Bangladeş doğumlu dansçı, Doğu’yla Batı, gelenekselle çağdaş arasındaki sınırları yıkan çalışmalarıyla tanınıyor. Aralarında Oscarlı oyuncu Juliette Binoche, balerin Sylvie Guillem ve pop yıldızı Kylie Minogue’un da bulunduğu isimlerle yaptığı çalışmalar, Khan’ın geniş kitleler tarafından tanınmasını sağladı. 22 nisan akşamı Muhsin Ertuğrul Sahnesi’nde izleme şansı bulduğumuz Gnosis, kelimenin tam anlamıyla insanın zihnine kazınan bir dans gösterisi. Dört bölümden oluşan eserin en önemli yönü, gelenekle çağdaşı buluşturan bir müzik ve dans köprüsü olması. Londra’da yaşayan Akram Khan, klasik Hint dansı konusunda da yetkin biri ve Gnosis‘te bu konudaki başarısını sergiliyor. Dört bölümden oluşan eser, aralarında Hindu epiği Mahabbarata’nın da olduğu çeşitli edebî kaynaklardan ilham alıyor. Mahabbarata’da, kör kocasıyla aynı kaderi paylaşmak istediği için gözlerini bir bağla kapatan bir kadının öyküsü anlatılıyor. Gnosis’in bu hikâyeden esinlenerek yaratılan dördüncü bölümünde Akram Khan’a aynı zamanda çok iyi bir davulcu olan Yoshie Sunahata eşlik etti. Salondaki herkesin bu bölümü soluklarını tutarak izlediğini söyleyebilirim. Zira uyum içinde dans eden Khan ve Sunahata, Hint efsanelerini yaşama döndüren büyülü sözler gibiydi. Eserde Khan’a eşlik eden müzisyenler de harikaydı. İlk üç bölümde Sunahata da davuluyla bu müzisyenlerin içinde yer aldı.
23 nisan akşamı Sacred Monsters’da ödüllü balerin Sylvie Guillem’le dans eden Akram Khan, dansın büyülü tohumlarını İstanbul’a saçtı. Dans Platform’un sonraki konuğu, Hollanda’nın en önemli dans topluluklarından De Stilte. Grubun gösterisi, 11-12 haziran tarihlerinde izlenebilecek.
ÖZLEM ERTAN
