Kültürkıyım: Sırada ÖKM Var!

Pinterest LinkedIn Tumblr +

Üniversite yönetimlerine hâkim olmaya başlayan kültür düşmanlığı sonunda Türkiye’nin en büyük ve en çok öğrenci barındıran üniversitelerinden birisi olan İstanbul Üniversitesi’nin rektörlüğüne de sıçradı. Zaten uzun yıllardır öğrencilerin bir arada bir şeyler yapmasından fena halde rahatsızlık duyulan ve bu anlamda yöneticiler değişse de sergiledikleri kısıtlayıcı tavırlar bir türlü değişmeyen bu köklü kurumda öğrencilerin kültürel anlamda soluk alacakları son saklı bahçe olan Öğrenci Kültür Merkezi’ne betonarme bina dikiliyor. ÖKM’de faaliyet gösteren kulüplerin faaliyetlerine son verileceği ve binasının uzaktan eğitim merkezi olarak kullanılacağı söyleniyor. Uyguladığı bu kültür düşmanı tavırlarla yakından eğitim faaliyetlerinde günümüz dünyasında genel kabul gören standart değerlerin bu denli uzağına düşen bir eğitim kurumunun yöneticilerine de ancak bu yakışırdı zaten.

Yıllardır ÖKM’nin İstanbul Üniversitesi için yetersiz olduğu, mutlaka fakültelerde açılacak yeni birimlere ihtiyaç duyulduğu söylenir durur. Ama bu ÖKM’nin miadını doldurduğu anlamına gelmiyordu. Tam tersine her fakültede bir kültür merkezi açılsa bile İstanbul Üniversitesi gibi şehre çok geniş yayılım gösteren ve uzak kampüslerden oluşan dağınık bir üniversite için öğrenci faaliyetlerinin koordine edileceği ve farklı öğrenci kulüplerinin iletişim halinde tutulacağı böylesi bir merkeze her zaman ihtiyaç vardı. Şimdi yönetim bırakın yeni yerler açmayı, var olan olanakları bile fazla bularak kendi eğitim anlayışının üniversiteyi meslek lisesi haline getirmek olduğunu açıkça beyan etmiş oldu.

Ancak tüm diğer okul yönetimlerinin olduğu gibi İstanbul Üniversitesi yöneticilerinin de unutmaması gerekir ki nihayetinde üniversite öğrencilerindir. Berbat birer kamu yöneticisi olarak yüzlerce yılık tarihe sahip bilim ve kültür kurumlarını, kendi dar ufkunuzun eseri olacak dershanelere dönüştürebilirsiniz. Ama öğrenciler bir üniversitenin üniversite olabilmesi için gerekli şartlar oluşana dek mücadele etmeyi sürdüreceklerdir.

Tüm gösteri sanatları kamuoyunu, idari kariyerlerini kültür ve sanatın toplum tabanında yayılmasına engel olmaya adamış bu basiretsiz kamu yöneticileri karşısında İstanbul Üniversitesi öğrencilerine destek vermeye çağırıyoruz.

Paylaş.

Yazarın bütün yazıları için: EDİTÖR

Yanıtla