Temsil, Eğitim, Koreografi, Forum, Paralel Etkinlikler başlıklı 5 ayrı platform halinde sunulan festival programında ayrıca deneysel çalışmaların yapılmasının hedeflendiği ve yabancı koreograflarla yerli toplulukların bir araya geldiği DansLab etkinlikleri yer alıyor. Basın mensuplarının sorularını yanıtlayan İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti Ajansı Sahne ve Gösteri Sanatları Yönetmeni Beyhan Murphy, etkinlikler için çalışmaların çok önceden başladığını, sene boyunca dünya çapında isimler ağırlanırken bir yandan festivalde Yerel Seçki başlığında yer alacak gösteriler için başvuru duyurusu yapıldığını, diğer yandan da koreograflara siparişler verildiğini belirtti. Koreografi Platformu başlığı altında yer alacak bu etkinlikler belirlenirken, koreografların değişik yaşlarda ve tecrübelerde olmasına dikkat ettiklerini belirtti. Bu festival haftasının ise uzun süredir devam eden bu hazırlıkların kamuoyuyla paylaşılması niteliği taşıdığını ekledi.
Festivalin, uluslararası DBM (bkz. http://mimesis-dergi.org/?p=11346) ve IETM’nin (bkz. http://mimesis-dergi.org/?p=11339) olağan toplantılarıyla eş zamanlı yürümesini de büyük bir avantaj olarak niteleyen Murphy, bu toplantılara katılacak temsilcilerin yeni koreografileri izleyecek olmalarından, buna ön ayak olmaktan da heyecan duyduklarını ilave etti. Bu etkinliğin Türkiye dans camiasında bir hareketlilik yarattığını, çok küçük yaşlardaki konservatuar bale öğrencilerinin bile eğitimlere katılmak üzere geldiğini belirtti.
Program Koordinatörü Arkın Zirek, farklı dans disiplinlerinden sanatçıların bir araya gelerek ortak üretim içine girebileceği faaliyetlerin programda yer almasının önemini vurguladı. Koreografi Platformu’nda “Şantiye” başlığında yer alan etkinliğin de bunun bir parçası olduğunu, “Şantiye” için konulan şartlardan birinin birlikte çalışan kişilerin tamamen farklı disiplinlerden gelmesi olduğunu belirtti. Bu başlık altında sunulacak çalışmaların izleyici için çeşitli sürprizler içerdiğini, mesela koreograf Aydın Teker ile aynı zamanda pehlivan olan bir katılımcının ortak ürünlerini göreceğimizi belirtti.
Zirek, farklı disiplinlerde çalışanların bırakın bir araya gelmeyi birbirlerinin ne yaptığından bile haberdar olmadığı, klasik ve modern dansın keskin çizgilerle birbirinden ayrıldığı bir ortamda insanların yaptıkları iş dışında yeni işlere de açık olmasını sağlamayı hedeflediklerini belirtti ve şunu ekledi: “Bir nevi çöpçatanlık yapıyoruz, sanatsal anlamda çöpçatanlık”. Farklı dans formasyonuna sahip dansçıların ve ürünlerinin aynı çatı altında toplanmasının düşünülemeyecek bir şey olduğunu, şimdiye kadar tüm bunları bir arada izleyeceğimiz bir platformun var olmadığını belirten Zirek “ancak 1 ay boyunca yurtdışında farklı ülkeleri gezerek görebileceğiniz şeyleri burada tek çatı altında yoğun bir programla sunabiliyoruz” diyerek devam etti. Farklı dans disiplinlerinin bir araya getirilmesinin önemini vurgularken dansçının, bedenin izin verdiği her şeye açık olması gerektiğini, dansçıların farklı teknikleri de görerek bedenlerinin olanaklarını sürekli yeniden keşfedebildiğini belirtti. Dünyanın her yerinde hakim olan bu anlayışa Türkiye’nin alışık olmadığını, festivalin bu anlamda bir adım olduğunu ekledi.
Beyhan Murphy ise şöyle devam etti: “Eğitim platformunda yer alan derslerin ücretsiz olması çok büyük avantaj. Türkiye’de yok ama Avrupa’da buna benzer pek çok festival yapılıyor, buralardaki eğitimlere katılabilmek için ciddi miktarda ödeme yapmak gerekiyor. Benzer bir imkanı İstanbul’da ücretsiz olarak sunabilmek bizim için çok önemli.”
Dans Platform yetkilileri 2010’dan sonra bu buluşmaların nasıl devam edebileceğinin henüz net olmadığını, ama devam etmesi gerektiğini belirtti. Beyhan Murphy, bu festivalin dans alanının alışılmışın dışında görünür olmasına sunduğu katkının önemini vurguladı.
Genel Koordinatör Şafak Uysal ise seneye yayılan etkinliklerin tümünde daha çok yabancı misafirlerin ağırlandığını, festival haftasında ise yerli üretimlere de yer verildiğini belirtti. Festival haftasının hedeflerinin bazılarını Türkiye’de dans alanında mevcut potansiyeli kışkırtmak, dansçılara şimdiye kadar yaptıkları işler dışındaki farklı üretimlere aşinalık kazandırmak, ve de üretimleri desteklemek olarak nitelendirdi.
Şafak Uysal, Dans Platform’un hedeflerinden birinin grup formasyonu edinmiş toplulukları yabancı koreograflarla bir araya getirerek ortak üretim içinde olmalarını sağlamak olduğunu belirtti. Yabancı eğitmen ve koreografların davet edilmesinin kaba tabirle bir yabancı hayranlığı olarak nitelenmemesi gerektiğini ifade ederek şunları ekledi: “Aslında Türkiye’de dans camiası oldukça küçük, içinde olanlar birbirini büyük ölçüde tanıyor. Birisi yeni bir iş geliştiriyorsa diğerleriyle ya paylaşmış ya da paylaşmaya hazır oluyor. Amacımız, yurtdışında yapılan farklı çalışmaları ve teknikleri buradaki dansçılara sunmak, bir metot paylaşımına gitmek ve bu şekilde dans camiasına bir katkı sunmak. Bu bağlamda bu akşam gösterilerini izleyeceğimiz Remdans Proje Topluluğu Slovenyalı bir eğitmenle çalıştı; İstanbul Dans Tiyatrosu ise Hollandalı bir sanatçı ile çok uzun vadeli bir projenin belli ayaklarını Dans Platform İstanbul sayesinde gerçekleştirmiş oldu. Amacımız yerli gruplar ile yabancı koreografların bir araya gelerek geçirdikleri süreç içinde ulaştıkları sonuçları seyirciyle paylaşmalarıydı; gösteri çıkmasını hedeflemiyorduk, önemli olan o deneyimin yaşanmasıydı.”
Uysal, şimdiye kadar yapılan festival türü etkinliklerde eğitim boyutunun hep gözardı edildiğini ifade ederek, festivaldeki eğitim platformunun önemini de vurguladı. Dans Platform’un Ekim ve Aralık aylarında da etkinliklerinin devam edeceğini belirten Uysal, festival haftasındaki platformlardan Forum Platformu’nun festivalden sonra da devam etmesini istediklerini beyan etti. Bu platformun dans camiasının tanımlanması, temel sorunların tartışılması ve paylaşımlarda bulunulması adına çok önemli olduğunu vurguladı. Beyhan Murphy ise forumun bir anlamda camia için “iç tartışma” olacağını belirtti.
Arkın Zirek eğitim ayağının sadece devam eden atölyelerle sınırlı olmadığını, İstanbul’da dans eğitimi veren okullarla yabancı eğitmenlerin de buluşturulduğunu belirtti. Bu bağlamda, 5 ayrı dans okulundaki öğrencilere 2 hafta boyunca çeşitli eğitmenler tarafından ders verileceğini ifade etti.
Basın metnini aşağıda yayınlıyoruz.
Sezin Gündoğan / Mimesis
İSTANBUL DAHA ÖNCE HİÇ BÖYLE DANS ETMEDİ!!!
İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti Ajansı Sahne ve Gösteri Sanatları Yönetmenliği tarafından tasarlanan uluslararası bir eğitim, üretim ve festival etkinliği “Dans Platform İstanbul”, Eylül ayında “festival” programıyla zirve yapıyor.
Nisan ayında çağdaş dans dünyasının iki ünlü ismini, Akram Khan ve Sylvie Guillem’i İstanbullularla buluşturan Dans Platform İstanbul’un, 15 – 22 Eylül tarihleri arasında sürecek Ana Festival Programı, 16 Eylül Perşembe günü CRR’de düzenlenen basın toplantısıyla kamuoyuna tanıtıldı.
Türkiye’de ilk defa 2000 ve 2002 yıllarında Devlet Opera ve Balesi Genel Müdürlüğü tarafından Beyhan Murphy’nin Yönetmenliğinde “Dans Platform Türkiye” adı altında Ankara’da başlayan Platform, bu yıl da İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti programı kapsamında “Dans Platform İstanbul” adı ile yeniden hayata geçiyor.
İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti Ajansı Sahne ve Gösteri Sanatları Yönetmeni Beyhan Murphy’nin ev sahipliğinde, 16 Eylül Perşembe günü CRR’de, düzenlenen basın toplantısıyla “Dans Platform İstanbul” festival programı kamuoyuna tanıtıldı.
Dünyaca Ünlü Sanatçılar, İstanbullu Sanatseverlerle Buluşuyor
Dans platform İstanbul projesinin çatısını oluşturan, Festival Haftası’nın, İstanbul’un dünya dans haritasındaki önemini vurgulayacağı, uluslararası bir alışveriş ortamında yeni koreografilerin yaratılmasına olanak sağlayacağı ve dans sanatının mevcut durumuna ilişkin tespitlerde bulunarak geleceğe yönelik yeni ve yaratıcı açılımlara ön ayak olacağını ifade eden İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti Ajansı Sahne ve Gösteri Sanatları Yönetmeni Beyhan Murphy “Daha önce 2000 ve 2002 yıllarında bir benzerini Ankara’da Devlet Opera ve Balesi çatısı altında yaptığımız “Dans Platform” İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti Ajansının merkez projesi olarak çok dolu bir programla sanat severlerle buluşuyor. Böyle bir fırsatın tüm dans camiası adına ne kadar önemli ve değerli olduğunu aldığımız geri dönüşlerle, özellikle atölyelere yapılan başvurularla görüp, çok mutlu olduk. Umarım herkes çok verimli ve keyifli bir festival haftası yaşar…” diye konuştu.
İstanbul Dans Ediyor!..
Dünyaca ünlü eğitmenler, Bruno Caverna, Elizabeth Corbett, Inaki Azpillaga, Lloyd Newson, Meg Stuart, Nigel Charnock, Slava Samodurov, Ted Stoffer, Vladimir Malakhov, Emio Greco’nun katılımıyla, 15 – 22 Eylül tarihleri arasında sürecek festival, çağdaş danstan, klasik baleye, kıdemli profesyonellerden yeni yetişmekte olan genç koreograflara, sanatçılardan kültür yöneticisi ve akademisyenlere, dünyaca ünlü dans sanatçıları İstanbul dans camiası ile tek bir çatı altında buluşuyor.
Temsil, koreografi, eğitim, forum ve paralel etkinlikler başlıkları altında bir hafta boyunca devam edecek programda, her başlık altında yepyeni yapımlar, uluslararası etkinlikler ve sürpriz buluşmalar İstanbullularla bir araya geliyor. Platform aynı zamanda Türkiye’de çok az uygulanan ‘sipariş’ usulü yeni koreografiler üretiyor.
Sekiz Gece, Sekiz Farklı Temsil
15-22 Eylül tarihleri arasında, sekiz geceyi kapsayan 8 farklı temsil platformunda yeni yerli yapımlar, çağdaş-modern dans ile klasik bale çatısı altında İstanbul seyircisi ile buluşuyor.
Dünyaca ünlü dans sanatçılarını İstanbul’da ağırlayarak yerli/yabancı sanat çevreleri ve dans izleyicileriyle buluşturan Platform ayrıca DansLAB başlığı altında Kültür Ataşelikleri ile işbirliğine girerek, yabancı koreografların yerli topluluklarla ortak üretim yapmalarını sağlıyor.
Temsil, koreografi, eğitim, forum ve paralel etkinlikler başlıkları altında toplam beş farklı platformdan oluşan “Dans Platform İstanbul” dansı bir yaşam tarzı haline getirmiş dans tutkunlarını bekliyor.
British Council, Institut Français d’Istanbul (Fransız Kültür), Hollanda Başkonsolosluğu, Euro-Fest Japan, Gobierno De Espana, Ministerio De Cultura, Istituto Italiano di Cultura (İtalyan Kültür) katkılarıyla, 10 yabancı eğitmen Türk dansçılarına deneyimlerini aktaracak.
Hollanda, Japonya, İngiltere, Fransa, İtalya ve Almanya’dan sanatçılar sahne alacaklar.
Sabah 10.30’da başlayıp akşam 22.00’a kadar sürecek ve saat başı aktivitelerin olacağı eğitim platformunda aynı zamanda gösteriler de sunulacak.
Festival Etkinlikleri Programı:
15 Eylül – 20.30 Koreografi Platformu-Yerel Seçki —Yeni Eserler / @ DT Üsküdar Tekel Sahnesi
16 Eylül – 20.30 Danslab / @Crr
İdt & Jack Gallagher/Bodies Anonymous
Remdans Proje Topluluğu & Matej Kejzar
17 Eylül – 20.30 Danslab & Koreografi Platformu—Vitrin—Yeni Eserler / @Crr
[Laboratuar] & Badco., Handan Ergiydiren, Alper Marangoz
18 Eylül – 21.00 Koreografi Platformu—Vitrin— Yeni Eserler / @Crr
Mihran Tomasyan, Alpaslan Karaduman, Esra Yurttut
19 Eylül – 20.30 Temsil Platformu: Uluslararası Bale Yıldızları/ @Crr
Drew Jacoby & Rubinald Pronk
Agnes Letestu & José Martinez (Ballet de l’ Opera National de Paris/Paris Opera Balesi),
Leanne Benjamin & Edward Watson (Royal Ballet/İngiliz Kraliyet Balesi),
Polina Semionova & Dmitry Semionov (Staatsballet Berlin /Berlin Opera Balesi) ,
Michele Jimenez & Josef Varga (Het Nationale Ballet/Hollanda Ulusal Balesi)
Sofia Rosolini & Marco Agostino (Corpo di Ballo del Teatro alla Scala/Scala Tiyatrosu Dans Topluluğu)
20 Eylül – 18.00 – 21.00 Temsil Platformu: Yabancı Karma/ @Crr
Hiroaki Umeda, Emio Greco | Pc
21 Eylül – 20.30 Temsil Platformu / @ Crr
Los Vivancos
22 Eylül – 20.30 Koreografi Platformu: Şantiye—Yeni Eserler & Kapanış / @Crr
