Ro Theatre Yangınlar Oyunuyla İstanbul’da

Pinterest LinkedIn Tumblr +

Lübnanlı yazar Wajdi Mouawad, Branden adlı oyununda, “Kökenlerimiz nereye dayanıyor, nereden geliyoruz, anne babalarımız kimler” sorularını irdeliyor. Branden’da, suskunluğa gömüldüğü uzun yılların ardından hayata veda eden Nawal Marwan, vasiyetinde Jeanne ve Simon adlı çocuklarından, ölü olduğunu sandıkları babaları ile varlığından haberdar dahi olmadıkları kardeşlerini aramalarını ister. Gönülsüzce çıkılan bu yolculuk, iki kardeşi Ortadoğu’ya, savaş halinde olan bir ülkeye götürür ve acımasız bir gerçeğin perdesi adım adım aralanır.
 
Branden günümüzün cehennemine giden bir yolculuk. Oyunda, şiddet ile şiddetin yeniden doğurduğu şiddetin, ölüm ve kıyımın bitmeyen kısır döngüsü işleniyor. Nawal, her şeye rağmen, nefret ve intikam zincirini kırmak için mücadele ediyor, bedeli susmak pahasına da olsa tercihi de hep aşktan yana.
 
Sevda, aklını başına topla! Kurban olan sensin, sen de önüne çıkan herkesi öldürür, cellât olursun, ardından sen de kurban olursun! Oysa şarkı söylemeyi de bilirsin sen, Sevda!
 
Branden’da tarih ile yaşam öyküleri arasındaki bağ ustaca kurulmuş. Savaş, oyunda intikam ve kısasın anlamsız kısır döngüsü olarak gösterilip her savaşın ebedi sorusu soruluyor: İnsan, insanlıktan çıkmış bir ortamda insan gibi davranmaya devam edebilir mi?
 
İkimiz aynı yerde doğmuşuz, aynı dili, aynı tarihi paylaşıyoruz, ve her doğum yeri, her dil, her tarih kendi halkından, her halk da hainlerinden ve kahramanlarından, cellâtlarından ve kurbanlarından, zaferlerinden ve yenilgilerinden sorumludur.
 
Branden, Wajdi Mouawad’ın yazdığı Het Bloed van de Beloften (‘Vaatlerin Kanı’) adlı dörtlemenin ikinci ve en etkileyici bölümü. “Kökenlerimiz nereye dayanıyor, nereden geliyoruz, anne babalarımız kimler” gibi sorular dört bölümün de ana temasını oluşturuyor. Dörtlemenin kahramanları kendilerinin ve anne babalarının geçmişlerini araştırırken dünyadaki yangın yerleri, savaş ve şiddetle karşı karşıya geliyorlar. Kahramanların, kendilerinin ve anne babalarının geçmişine doğru çıktığı bu yolculuk acılı, fakat kaçınılmazdır; zira Mouawad’ın dediği gibi, insanın kendi tarihini öğrenmesi gerekir.
 
Yöneten: Alize Zandwijk
Oynayanlar: Fania Sorel, Esther Scheldwacht, Nasrdin Dchar, Goele Derick, Yahya Gaier, Nastaran Razawi Khorasani, Oleg Fateev, Mahnaz Morrowatian
Çeviren: Tom Kleijn
Dramaturji: Liet Lenshoek
Mizansen: Thomas Rupert
Kostüm: Sabine Snijders
Işık Tasarımı: Marc Heinz
Müzik Tasarımı: Oleg Fateev

7 Kasım Pazar-Cemal Reşit Rey Konser Salonu (CRR)
Saat: 20.30
 
Ro Theater, Rotterdam Belediyesi ile Eğitim, Kültür ve Bilim Bakanlığı tarafından desteklenmektedir.
 
Ro Theater hakkında bilgi için: www.rotheater.nl

Paylaş.

Yorumlar kapatıldı.