Dolu Dolu 60 Yıl

Pinterest LinkedIn Tumblr +

Tiyatronun gelişmesini, yaygınlaşmasını ve geleceğe aktarılmasını sağlayan en önemli kuruluşlardan biri olan, 1949’dan bu yana perde açan Devlet Tiyatroları (DT), 2009-2010 sanat sezonuna denk gelen 60. yılında birçok projeye imza attı.

Sahne ışığı görmemiş 60 yerli oyunu seyirciyle buluşturan Devlet Tiyatroları, oyunların afişlerini de Türkiye’nin önde gelen ressam ve grafikerlerinin hünerli ellerine bıraktı. 500 bin çocuğu tiyatro ile tanıştıran proje de 60. yılın unutulmazları arasında yer aldı. Yurt dışında önemli festivallerde boy gösteren ve takdirle karşılanan Devlet Tiyatroları, 60. yılında hedeflediği başarılara ulaştı.

Devlet Tiyatroları Genel Müdürü Lemi Bilgin, 60. yılda iddialı projeleri hayata geçirdiklerini söyledi.

Öncelikle 60 hiç oynanmamış yerli oyunlarla perdelerini açmayı planladıklarını anlatan Bilgin, “Eminim 60. yıla yönelik projelerimi duyduğumda bana içlerinden gülenler oldu. Büyük hedeflere ulaşmak zannedildiği kadar zor değilmiş bunu gördük. 60 yeni yerli eser diye yola çıktığımızda, genç, hevesli, tecrübeli ya da başka alanlarda eserler vermiş tiyatroya bulaşmamış yazarlarımızın buna çok ilgi göstereceğini düşündüm. Hiç oynanmamış, sahne ışığına çıkmamış oyunlara dünya prömiyeri yaptık” dedi.

Proje ile yeni ve genç yazarların ortaya çıktığını belirten Bilgin, tecrübeli yazarların da yeni eserlerini sahneye koyduklarını, böylece Türk ve Dünya edebiyatına 60 yeni eser kazandırdıklarını kaydetti.

“TÜRK İNSANI TİYATROYU SEVİYOR”

Türkiye’de özellikle son yıllarda tiyatroya olan ilginin sanılanın aksine arttığını dile getiren Bilgin, “Türk insanı tiyatroya, canlı sanatlara çok yatkın. Her ne kadar evlerine kapanıp dizi izleyenler olsa da tiyatro salonlarımız boş kalmıyor. Özel tiyatrolara da ilgi yoğun. Tiyatroya özel bir ilgi, bağ var bunu biliyorum” diye konuştu.

Yabancı meslektaşlarıyla tiyatro birliklerinin genel kurullarında yaptıkları konuşmalara değinen Bilgin, Avrupa tiyatrosunun krizden çok etkilendiğini öğrendiklerini söyledi.

Kendilerine “Türkiye’deki durum nedir?” diye sorulduğunda, “Biz de sıkıntı yok olumlu yönde gelişme söz konusu” şeklinde cevap verdiğini anlatan Bilgin, bu cevaba çok şaşırdıklarını belirtti.

Avrupa’da kriz ortamında insanların çok fazla telaşa ve paniğe kapıldığını, Türk insanının ise daha cesur davrandığını kaydeden Bilgin, “Biz, ‘para gelip geçicidir, hayatta daha önemli değerler vardır’ diyoruz. Onun için krizde bizim seyircimiz Avrupa’ya oranla arttı” dedi.

60 OYUNA 60 RESSAM VE GRAFİKERDEN AFİŞ

Devlet Tiyatrolarının 60. yılında bir ilki daha hayata geçirdiklerini anlatan Bilgin, “60. yılımızda. 60 dünya prömiyerini yapıyoruz, bu oyunların afişlerini Türkiye’de yaşayan 60 ressam ve grafikere hazırlatalım. Rica edelim, dedim. Yine eminim bana içlerinden güldüler. Kimi aradıysak bize olumlu yanıt verdi. Büyük bir mutlulukla evet dediler, yaptılar, çizdiler teslim ettiler” diye konuştu.

Ressamların ve grafikerlerin hiçbir ücret almadan bu projeye destek verdiklerini dile getiren Bilgin, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Hem çok sevindim hem de hayıflandım. Bu 10 ya da 15. yılda olsaydı ben dünya ressamlarına da açılır, ciddi bir koleksiyona sahip olurdum. Şimdi Türkiye’deki önemli 60 ressam ve grafikerin bize teslim ettiği ciddi bir koleksiyonumuz var. Onlara hayalini kurduğum bu projeye hayata geçirmeme yardımcı oldukları için kurumum, kendim ve sanatseverler adına şükranlarımı sunuyorum.

Biz bu afişlerin hepsinin orijinallerini 27 Mart Dünya Tiyatrolar Günü etkinlikleri kapsamında İstanbul’da sergileyeceğiz. Ankara’da sergi açacağız. İlk 30 afişin yer aldığı bir kitap bastık. İkinci cilt de hazırlanıyor. Ayrıca bütün afişlerin yer aldığı kartpostallar yaptırdık. Bu ressamlar kolay kolay bir araya gelecek isimler değildi. Belki de şimdiye kadar bir sergide buluşmamışlardır. Devlet Tiyatroları için önemli bir kazanım ve koleksiyon oldu.”

“DÜNYANIN EN BÜYÜK TİYATRO ÖRGÜTLENMESİNE SAHİBİZ”

Devlet Tiyatrolarının 60. yılında uluslararası ilişkilerine de çok önem verdiğini anlatan Bilgin, yurt dışına düzenledikleri çok sayıda turne ile Türkiye’yi temsil ettiklerini bildirdi.

Güney Kore Ulusal Tiyatrosu’nun geçtiğimiz sezon 60. yılını kutladığını, birlikte ortak çalışmalar yaptıklarını kaydeden Bilgin, Seul’de Dünya Ulusal Tiyatroları’nın başkanlarını bir araya getirdiklerini ve sempozyum düzenlediklerini söyledi.

Devlet Tiyatrolarını anlattıklarını belirten Bilgin, “Bizi tanımayanlar çok şaşırdı. Tanıdıktan sonra da mutlaka bir ortaklık teklif ettiler” dedi.

Türkiye’nin geçtiğimiz sezon uluslararası festivallere ağırlık verdiğini, 30 değişik ülkeden 53 yabancı grubu ağırladığını dile getiren Bilgin, şunları kaydetti:

“Durum artık değişti, yurt dışından teklifler alıyoruz. Bu çok güzel bir şey ama bu sefer de yetişemiyoruz. Bütün masraflarınızı karşılıyoruz, yeter ki gelin katılın diyorlar. Bunu sağlayan nedenlerin başında güçlü bir tiyatro, oyuncu, rejisör ve alt yapımızın bulunması. Dünyanın en büyük tiyatro örgütlenmesine sahibiz.

Bunu toplantılarda anlattığımızda inanmıyorlar, sonra tekrar anlatıyoruz inanmış gibi yapıyorlar. Tek tek soruyorlar ama yine bir kuşkuları var. Siz Türkiye’ye geldikten sonra konuşuruz diyoruz. Atölyelerimizi, organizasyonu görünce biz sizin anlattıklarınıza inanmamıştık diyorlar. Yurt dışından yönetmen, teknik ekip çağırırdık, şimdi bizi istiyorlar. Ortak projeler yapmak istiyorlar.”

DT Genel Müdürü Bilgin, 60. yıla özel bir diğer projelerinin de 500 bin çocuğu tiyatro ile tanıştırmak olduğunu ifade ederek, çocuklara yönelik iki festival düzenlediklerini, bu alandaki çalışmalara çok önem verdiklerini sözlerine ekledi.

Hürriyet

Paylaş.

Yorumlar kapatıldı.