‘Şarkın en sevgili sultanı’ Selahaddin Eyyubi’nin hayatı, tiyatro sahnesine taşınıyor. İsveçli yazar ve yönetmen Deniz Hellberg’in ‘Selahaddin’ adlı oyunu Türkiye’de Devlet Tiyatrosu oyuncuları tarafından sahnelenecek.
Ridley Scott’un 2005 yapımı ‘Cennetin Krallığı’ filminin en can alıcı bölümü, Selahaddin Eyyubi’nin yerden haçı kaldırdığı sahnedir. Scott, İslam’ın hoşgörüsünü Selahaddin Eyyubi’nin (1138-1193) üzerinden anlatır. Mehmet Âkif Ersoy’un tabiriyle ‘Şarkın en sevgili sultanı’ Selahaddin’in hayatı, şimdi de İsveçli yazar ve yönetmen Deniz Hellberg tarafından tiyatro sahnesine taşınıyor. Kudüs’ü Haçlılardan alarak (2 Ekim 1187) 88 yıl süren işgale son veren Selahaddin Eyyubi, Hıristiyanların misilleme olarak düzenledikleri III. Haçlı Seferi’ni de etkisiz hale getirmişti. “Selahaddin” adlı oyunda Mısır, Suriye, Yemen, Filistin Sultanı ve Eyyubi hanedanının ilk hükümdarı Selahaddin Eyyubi’nin gücü ve entelektüel kişiliği öne çıkarılırken, tutkularının peşinde koşan İngiliz Kralı Richard the Lionheart’ın (1189-1199) kültürel eksikliğine de göndermeler yapılıyor. Oyun, bu iki güçlü kişilik ile Doğu ve Batı medeniyetlerinin çarpışmasından ortaya çıkan paradoksları anlatıyor. Önümüzdeki tiyatro sezonunda sahnelenecek olan “Selahaddin” için Devlet Tiyatroları (DT) ile anlaşma yapılmış. Uluslararası bir proje olan ve Norveç tarafından finanse edilen oyunun Türkiye ayağında DT oyuncuları görev alacak. Oslo, Stockholm, Filistin, ABD, İran ve Avrupa’nın çeşitli ülkelerindeki gösterilerde ise o ülkelerin oyuncuları görev alacak. Oyunla birlikte gerçekleştirilecek panel ve oturumlarla da Selahaddin Eyyubi anlatılacak.
2002 yılında ‘sufizm’ konusunda araştırma yapmak için Türkiye’ye gelen Deniz Hellberg, İstanbul’u anlattığı “Tanrının Şehri” ve Şehir Tiyatroları’nda sahnelenen “Baba” adlı oyunlarla adını duyurmuştu. TRT radyoları için piyesler yazan Hellberg İstanbul’a olan tutkusu ile de biliniyor. Babası Türk, annesi İsveçli olan yazar, Türk kültürünü tanıtmayı kendisine misyon edinmiş: “Burada Selahaddin Eyyubi’yi tanıyan insan sayısı yok denecek kadar az. Çok zengin bir kültürünüz var ama bilinmiyor. Türkiye, Kudüs ve Kahire’de bulundum. Burada herkesin İslam’ı bildiğini sanıyordum. Böyle olmadığını görünce şaşırdım. Amacım Batı ile Doğu’yu bütünleştirmek. Selahaddin’den öğreneceğimiz çok şey var. Haçlılara karşı Kürt, Arap, Yahudi ve Hıristiyanları bir araya getirmiş bir lider. Bütünleştirici bir özelliği var. Bu beni çok etkiledi. Bu oyunda da İslam’ın iyi tarafını öğrenecek seyirci.”
‘İsveç çok sıkıcı, burada hareket var’
İstanbul’u kendisine yurt edinen Deniz Hellberg’in tasavvuf ve sufizme ilgisi aileden geliyor. Ailesinde sufilerin olduğunu söyleyen Hellberg, “İstanbul benim için çok önemli. Çokkültürlü bir yapısı var. Bir de burada hareket var. İsveç çok sıkıcı. Gazeteci olarak da İsveç’e haberler geçiyorum. İsveç daha çok Kürt sorunu türünden haberlerle ilgileniyor. İsveç daha faşist bir ülke. Mevlânâ ve Yunus Emre okudum. Çok zengin bir kültür. Ben de İstanbulluyum.” diyor.
Yusuf Bülbül
