Çocuk Sevgisi Anaokulu Açtırdı

Pinterest LinkedIn Tumblr +

Hayat Bilgisi’nin Kopil’i, Yahşi Cazibe’nin Erdo’su Serhan Arslan felsefe öğrenimi görmüş bir oyuncu. Harry Potter’dan Garfield’a pek çok ünlü karakteri seslendiren Arslan 28 yaşında ama bir anaokulunun da sahibi.

Yahşi Cazibe dizisinin Erdo’su Serhan Arslan’ı, Türkiye bir reklam filmiyle tanıdı. Filmde Teoman konserine gitmek için meşakkatli yollardan geçen bir genci canlandıran Serhan Arslan ilk olarak Hayat Bilgisi dizisindeki ‘Kopil’ rolüyle gençlerin kalbini fethetmişti. Arslan, bu nedenle Hayat Bilgisi’nin ve dizinin yapımcısı Gani Müjde’nin oyunculuk geçmişinde dönüm noktası olduğunu her fırsatta vurguluyor. Yahşi Cazibe’deki Erdo karakteri için “Kopil’in biraz büyümüşü” benzetmesini yapan Arslan, halen TRT Okul kanalında gençlere yönelik bir de televizyon programı hazırlıyor. Arslan ile ilgili ilginç bir detay daha var: Çocukları çok seven 28 yaşındaki oyuncu bir anaokulunun da sahibi.

Fenerbahçe işinden etti

“Oyunculuk aşık olduğum kadın gibi. Ama bana çok fazla yüz vermeyen, arada yüzünü gösterip kaçıran bir kadın. Ona olan aşkımı kanıtlamam, onun peşinden koşmam lazım. Bazen güzel zamanlar geçiriyoruz, bazen de kaçıp gidiyor” diyen Arslan, sekiz yaşından itibaren yaşamının setler ve tiyatro sahneleri arasında geçtiğini anlatıyor: “O zamanlar Mazhar Fuat Özkan’ın albümlerini ezberleyip şarkılara kendimce oyunlar yaparak Pembe Panter’li gitarımla, teyzelere performans sergiliyordum. İlk kez sekiz yaşımda sahneye çıktım. Büyük oyunlarında çocuk rolleri oynadım. Yaşım küçüktü ama iş arkadaşlarım büyüklerdi.”

Oyunculuğa olan ilgisi çok küçük yaşlara kadar gitse de Arslan’ın gönlünde yatan aslan başkaymış: “Tiyatro hep vardı ama okul bana tiyatrodan uzaklaştığımda iyi geliyordu, tiyatro da okuldan uzaklaştığımda. Aslında bir yere ait olmama durumu da diyebiliriz. 16-17 yaşımda Ömer Hayyam rubaileriyle tanıştım, sonra diğer filozofları okumaya merak saldım ve üniversitede felsefe okumak istedim.”

Felsefe bölümünü bitirse de tiyatrodan hiç kopmamış. Genç oyuncu bir dönem şehir tiyatrolarında sözleşmeli olarak çalışmış. Fanatik bir Fenerbahçe taraftarı olan Arslan, sahnede takımının oynadığı maçın heyecanına kapılınca şehir tiyatrolarına veda etmek zorunda kalmış: “Maçı dinliyordum, o gün de maşallah Fenerbahçe’nin altı gol atacağı tutmuş. Sahnede o anda tuluat falan da yapmadım ama ellerimle bir şeyler göstereceğim sırada parmaklarımla altı yapmışım meğer. Böyle bir şey geldi başıma. Sonra geri alındım. Bu olay bana hayata ve tiyatroya nasıl bakmam gerektiğini öğretmiş oldu.”

Gelelim oyuncunun televizyon kariyerine… Arslan kendisine şöhreti getiren role ‘tesadüfen’ sahip olduğunu söylüyor: “Gani Müjde ile 2003’te tanıştım. Ofisine görüşmeye gittim. Kapıdan girdim ‘Vayyy Kopil!’ dedi. O anda ‘Kopil’ kimdir nedir, hiçbir fikrim yok. Sonra  yarım saat sohbet ettik ve ikinci gün Hayat Bilgisi’ne başladım.”

40 bin kişiyi geride bıraktı

Oyuncu, fiziksel özelliklerinin dizi cast’larında farklılık adına önemli olduğunu düşünüyor: “Boyumla ilgili hiç kompleks duymadım. Aksine kariyerimde önemli bir unsur. Babam benden kısa ama tanıdığım en özgüvenli insan. Onu bana öyle bir aşılamış ki hiç böyle dertlerim olmadı.”

Arslan, geçen yıl Berlin Film Festivali kapsamında Berlinale Talent Campus’e gönderdiği video karması çalışmalarıyla önemli bir de ödül kazanmış: “Elveda Rumeli’de oynadığım bölümlerden ve önceki işlerimden videolar karması hazırlayıp gönderdim. 40 bin kişi içerisinden seçildim. Türkiye’den seçilen ilk oyuncuyum. Sinema ve tiyatrodan çok katılımlı bir kampüste bulunmak hem eğitici hem ufuk açıcı oldu. Öncesinde Londra’da oyunculuk üzerine bir eğitim almıştım ancak Berlin benim için çok anlamlıydı.”

Seslendirme yapmayı seviyorum

Farklı kulvarlarda çeşitli deneyimler yaşamak Serhan Arslan’ın hayatının vazgeçilmezleri arasında. Oyuncu, seslendirme ve dublaj yapmayı kendisine keyif veren yan meslekleri olarak tanımlıyor.

Harry Potter, Garfield, Ninja Kaplumbağalar’ın Mikelanjelo’su Arslan’ın en severek seslendirdiği karakterler arasında.

Babam hep görüşümüzü alırdı

Çocukları çok sevdiğini söyleyen Serhan Arslan bir anaokulunun sahibi. “Çocukları bu denli derinden anlamak biraz ailemden kaynaklanıyor. Bizim evimizde hepimizin tek tek fikri alınırdı. Basit bir çaydanlık almak için dahi babam hepimizi toplar, bir çaydanlığa ihtiyacımız var, rengi, şekli nasıl olsun’ diye sorardı. Biz çok özenli ve sevgiyle büyütüldük. Şimdi benim bir anaokulum var, orada çocuklarla birlikteyim. Çocukları birey olarak kabul etmeli ve onların konuşmalarına saygı duyulmalı. Eğer çocuklar yaramazsa ben onlardan daha yaramaz olarak eğitici olduğuma inanıyorum. Yaptığım çocuk programlarında asla velileri içeri almam. Onların tüm özgürlükleriyle beraber olurum.”

Kübra Doğru / dogru.kubra@gmail.com

Star

Paylaş.

Yorumlar kapatıldı.