Michael Jackson, Mariah Carey ve Ricky Martin gibi dünyanın en ünlü şarkıcılarıyla çalışan ve sahnede müthiş performans sergileyen Todes dans grubu, gösteriler yapmak amacıyla Türkiye’ye geldi. Belek Rixos Premium’da bu hafta içi sahne alan grup gösterisini alkış yağmuru altında tamamladı.
Todes grubu break dans ve balenin karışımından oluşan müzikaller yapan bir dans topluluğu. Üyeleri Rus ve Letonyalı. Yılın 260 gününü yurtdışı turnelerde geçiriyor ve yüz binlerce izleyiciye ulaşıyorlar. Her yerde fanları var. İzleyenler onlar için ‘Dansın sihirbazları’ diyor. Ekim ayına kadar da Türkiye’de kalacaklar. Rixos zincirinin Belek, Bodrum, Tekirova ve Antalya Lara’daki otellerinde sırayla gösterilere çıkacaklar.
Dünyaca ünlü dansçılar, Türkiye’deki ilk gösterilerini bu hafta içi Belek Rixos Premium da yaptı. Grubun sorumlusu İgor Naumov, dünyaca ünlü buz pateni sanatçısı Alla Duhova tarafından 1986’da St. Petersburg’da kurulan Todes’in bugün dünyanın en ünlü şov yıldızlarına eşlik eden bir dans imparatorluğuna nasıl dönüştüğünü anlatıyor: “Duhova, Rusya’nın 1980’li yıllarda yetiştirdiği buz pateni yıldızlarından biriydi. Todes’i kurduktan sonra koreografisine kendi kişiliğini katarak, klasik dansla modern dansı artistik buz patenindeki tecrübesiyle birleştirdi ve eşsiz bir stil yarattı. Michael Jackson, Mariah Carey, Ricky Martin, Boyz II Men gibi dünyanın en ünlü sanatçılarıyla birlikte sahneye çıktık. Kurucumuz Duhova, Devlet Başkanı Vladimir Putin tarafından dört yıl önce Rusya’da yaratıcılıkta zirveye çıkmış 10 kadından biri seçildi. Ve büyük ödülü Putin’in elinden aldı.”
20 DANSÇIYLA GELDİLER
Todes, sevgi, kıskançlık, bekleyiş gibi insanların temel içgüdülerini hareketlendiren bir dans şekli. Dünyanın en ünlü müzikali Chicago kadar etkileyici, İspanyol Çingene flamenkosu kadar da enerjik. Renk ve ses şenliğiyle, çok güçlü bir dinamizm ve bıçak gibi bir dans tekniğini bünyesinde buluşturan grup bugün sadece bir dans grubu değil, aynı zamanda ‘Todes Gezegeni’ olarak adlandırılan büyük bir akımı ifade ediyor.
Dans grubunun Türkiye’ye gelen ekibinde 12 erkek 8 kadın yer alıyor.
Bunların yanı sıra sahnenin arkasında 25 kişilik bir teknik kadro var. Dansçıların kıyafetleri, ışıklar, amfiler ve müzik sistemlerinden oluşan teknik ekipmanlar iki TIR kamyonu ile turneye çıkıyor ve dünyayı dolaşıyor.
AŞK OLABİLİR AMA EVLİLİK YOK
Dansçılar arasında aşka izin var. Ancak evliliğe izin yok. Karı kocaların aynı ekip içinde yer almasına pek sıcak bakılmıyor. “Dileyen dilediğiyle flört edebilir ama evlilik başka bir şey. İşle aşkı da birbirine karıştırmıyor ekiptekiler. Belki kısa süreli aşklar yaşanabilir ama bunlar asla uzun vadeli hale gelmiyor. Çünkü dansçılarımız profesyonel.” diyor İgor Naumov, ekipteki yasaklar listesinin ilk sırasında uyuşturucu kullanmanın bulunduğunu gururla anlatırken: “Uyuşturucu kesinlikle ama kesinlikle yasak. İçki içebilirler. Ama bir kadeh… Daha fazlasını zaten ekipteki kimse içmek istemez. Çünkü fazlası dansçının hareketleri yapmasını engeller. Bu nedenle içki de bilinçli içiliyor. Ekipteki en büyük yasaklardan bir diğeri de dansçıların birbiriyle tartışması. Bir sorun varsa, gelir sorumlu kişiye derdini anlatır. Sorun yöneticiler tarafından çözülür. Ekip üyeleri arasında birbirlerine bağırmak da yasak. Çünkü iki kişinin arasındaki tartışma tüm ekibin moralini bozabilir, konsantrasyonunu düşürür.”
Yaşları 18-23 arasında değişmesine karşın dansçıların son derece bilinçli olduğunu ileri süren Naumov, ayda 20-25 gösteri yaptıklarını ve bir ay boyunca sadede 4-5 gün dinlenebildiklerini anlatıyor: “Her yıl gösterimizi tamamen değiştiriyoruz. Bu sayede dünyanın her tarafında ilgi görüyor ve ünlü şarkıcılara sahnede eşlik edebiliyoruz.”
GRUBUN SORUMLUSU İGOR NAUMOV
Zirvede kalmak için acımasız olmalıyız
Rusya’da Moskova ve St. Petersburg ile Letonya’nın başkenti Riga’da okullarımızın merkezleri var. Ayrıca Rusya’da bize dansçı temin eden 60 okul var. Bu okullardaki öğrenci sayısı 2 bin 500’ü buluyor. Buralardan gelen aday dansçıları sayısız sınavdan geçirdikten sonra kadromuza kabul ediyoruz. Bizde hataya kesinlikle yer yok. Hata yapan çıkarsa hemen yerine başkasını koyuyoruz. Çok sıkı bir disiplinle çalışmamız gerekli. Çünkü herkesin gözü üzerimizde. Zirvede kalmak için acımasız olmalıyız. Çalışmalarda yöneticiler bir dansçıda hafif bir göbek görürse hemen ilişiğini keserler. “Demek ki bu dansçı yeterince çalışmıyor ve ter dökmüyor” diye düşünülür. Göbek bizim işimizde kesinlik affedilmez bir şey. Bizim çocuklar günde altı saat idman yapar, geceleri bir buçuk saat sahnede kalır. Bu tempoda kilo almak mümkün mü?
Türk tatlılarıyla işimiz çok zor
İgor Naumov, Todes dansçıları için Antalya’nın zor bir turne olacağı görüşünde. Bunu hem Antalya’nın sıcağına hem de Türk yemeklerine bağlıyor: “Kaldığımız otelde metrelerce uzunlukta standlarda açık büfe yemek sunuluyor. Türk yemeklerini ilk kez iki gün önce tattık ve çok beğendik. Tatlılarınız mükemmel ama aynı zamanda bizim için büyük tehlike. O tatlıları biraz fazla kaçıran dansçı o gün sahnede istediği performansı asla veremez. Yaptığı bir hata da grubumuzun adının kötüye çıkmasına neden olur. Seyirci, mükemmel hareketleri değil de o tek bir hatayı aklında tutar. Bu nedenle tatlıyı da yasakladım ama çaktırmadan yiyenler çıkınca da pek bir şey diyemiyorum çünkü ben de yiyorum.
