Basın Emekçilerinin Basın Bayramını Kutluyoruz

Pinterest LinkedIn Tumblr +

[Bugün 24 Temmuz Basın Bayramı. Basında yer bulan ve sayıları gitgide artan onlarca sansür ve yasaklama haberlerinden kültür sanat alanı da fazlasıyla “nasiplenmiş” görünüyor. Barış ve Demokrasi Partisi’nin basın bayramı mesajını blogundan alıntılayarak yaynılıyoruz.]

Buruk da olsa basın emekçilerinin 24 Temmuz Basın Bayramını kutluyoruz! Türkiye basınında sansürün kaldırılışının yıl dönümü olarak kutlanan 24 Temmuz, Babıâli gazetecilerinin Sultan Abdülhamit’in baskılarına ve sansür girişimlerine karşı ortaya koyduğu direnişin sembolleştiği tarihsel bir gündür.

24 Temmuz 1908’de başlayan direniş aslında bugün de halen sürmektedir. Çünkü her ne kadar resmi olarak sansür kaldırılmış olsa da bugün Türkiye’de sansür fiili olarak halen sürdürülmektedir. Cumhuriyetten günümüze devlet ve hükümetler Abdülhamit’in sansürcü otoriter uygulamalarını asla terk etmemiştir.

İktidarlara ve devlet politikalarına muhalif olan basın yayın faaliyetleri sürekli baskı altında tutulmuştur.

Geride bıraktığımız bir asrı aşkın sürede Türkiye’de yüzlerce gazeteci katledildi, gazeteler kapatıldı, sansürlendi, toplatıldı, OHAL yönetimlerince Bölge’ye girişi yasaklandı. Gazeteciler-yazarlar fişlendi, andıçlandı, işsiz bırakıldı.

Çıkartılan Terörle Mücadele Yasası kapsamında yüzlerce gazeteci –yazar tutuklandı. Onlarca yıl ağır hapis cezalarıyla cezalandırıldılar.

Anadilde yayıncılık baskı altına alındı, Kürtçe gazete ve kitaplar, toplatıldı, yasaklandı. Kürt gazeteciler yüzlerce yıl hapis cezalarıyla yargılanıyor. Bugün dünya genelinde tutuklu bulunan 177 gazetecinin 100’ü gazetecilik faaliyetinden dolayı Türkiye’de tutukludur.

Muhalif basına yönelik bu baskılar aynı zamanda halkın doğru haber alma özgürlüğüne karşı da bir saldırıdır. Ülkemiz, iktidarın güdümündeki basın yayın organları eliyle her gün psikolojik savaşın ve kirli propagandanın yürütüldüğü, gerçeklerin saptırıldığı, Bölge’deki savaş gerçeğinin ve can kayıplarının Türkiye kamuoyundan gizlendiği, algıların çarpıtılmaya çalışıldığı, toplumsal belleklerle alay edildiği bir süreci yaşamaktadır.

Bu sis perdesini aralayan muhalif basın gerçekleri ortaya çıkarttığı için hükümetin ve onun kontrolündeki yargı ve güvenlik bürokrasisinin baskısı altındadır. Başbakan’ın gazetecileri hedef almadığı, tehdit etmediği neredeyse bir gün yoktur. Hergün gazetecilere karşı ağır hakaretler ve saldırılar yürütülmektedir. Hatta bu baskı politikasından uluslar arası basın da nasibini almaktadır.

Bütün bunlar da açıkça görülmektedir ki, bugün iktidarda olan AKP Hükümeti, geleneğini davraldığı Abdülhamit’in sansürcü-baskıcı-otoriter uygulamalarını aynen sürdürmektedir.

Ancak bütün bu ağır baskılar ve fiili sansür uygulamaları karşısında Babıali’nin geleneğini yaşatan özgür basın da onurlu direnişini bütün gücüyle sürdürmektedir.

Şundan eminiz ki özgür basın asla susmayacaktır, susturulamayacaktır. Demokrasiye, özgürlüklere, özgür basın geleneğine yürekten bağlı olan özgür ve cesur gazeteciler bu ülkenin gerçeklerini yazmaya, halkı bilgilendirmeye devam edecektir. Bu onurlu bayrak asla yere düşmeyecektir.

Gazetecilerin tutuklanmadığı, düşüncenin suç olmaktan çıktığı, özgür basının gerçekten özgürleştiği, özgür yayıncılığın önündeki tüm yasal ve fiili engellerin kalktığı bir ortamın mutlaka Türkiye’de gerçekleşeceği umudu ve beklentisiyle başta tutuklu gazeteciler olmak üzere bütün basın emekçilerinin 24 Temmuz Basın Bayramını kutluyor, mücadelelerini selamlıyoruz.

Devleti ve Hükümeti basın üzerindeki her türlü baskıcı, yasaklayıcı, engelleyici uygulamalarını sona erdirmeye, tutuklu gazetecileri derhal serbest bırakmaya çağırıyoruz.

Barış ve Demokrasi Partisi

Paylaş.

Yanıtla