Yeni Sezon, Yeni Projeler: Oyun Atölyesi…

Pinterest LinkedIn Tumblr +

Mimesis Haber / Oyun Atölyesi tiyatro sevenlerin vazgeçilmez mekanlarından biri. Mekan 1999’da kurulmuş ve halen Haluk Bilginer’in sanat yönetmenliğinde çalışmalarına devam etmekte. Anadolu yakasında Kadıköy’de bulunan mekanda gerek grup kendi oyunlarını seyirciyle buluşturmakta gerekse başka profosyonel gruplar da oyunlarını sergileme fırsatı bulmaktadır.

Oyun atölyesi, geçtiğimiz sene Haluk Bilginer, Zerrin Tekindor, Mert Fırat ve Emre Karayel gibi oyuncuların yer aldığı “Antonious ile Kleopatra” oyunuyla İngiltere’de “Globe to Globe” festivaline katılmıştır. Bu festivalde 37 farklı ülkeden 37 farklı Shakespeare oyunu sergilenmiş ve Oyun Atölyesi de bu oyunla Türkiye’yi temsil etmiştir. Antonious ve Kleopatra’nın yanı sıra Oyun Atölyesi’nin birçok oyunun yönetmenliğini üstlenen Kemal Aydoğan’la yeni sezon hakkında söyleştik.

Sezon öncesi yaptığınız hazırlık çalışmalarından bahseder misiniz? Yaz aylarında herhangi bir atölye ya da araştırma çalışması yapma fırsatınız oldu mu?

Antonius ile Kleopatra oyununu 26-27 Mayıs’ta Londra’da “Globe to Globe” festivali kapsamında oynadıktan sonra Türkiye’ye dönüşümüzde 20 Haziran’a kadar oyunu oynamayı sürdürdük. Sonrasında sadece tatil yapmak için zaman kaldı. Bu açıdan proje çalışmalarımıza yeni başladığımızı söyleyebiliriz.

Yeni sezonda yeni bir oyun çıkaracak mısınız?  Oyun  ve yazar hakkında kısa bir bilgi verir misiniz?

Yeni sezonda Matei Visniec’in “Frankfurt’ta Kız Arkadaşı Olan Bir Saksafoncu Tarafından Anlatılan PANDALARIN HİKAYESİ” adlı oyununu sahneleyeceğiz. Matei Visniec şair kimliğinin yanı sıra gazetecilik de yapıyor. Romanyalı. Ancak Romanya’daki politik baskılardan dolayı  politik sığınmacı olarak Fransa’da yaşıyor. Türkiye’de “Küçük Bir İş İçin İhtiyar Bir Palyaço Aranıyor” ve “Çehov Makinesi” oyunlarıyla tanınıyor.

Omid Darvishi Türkçeye çevirdi, ben yönetiyorum. Sahne tasarımını Bengi Günay, müziğini Tolga Çebi, ışık tasarımını İrfan Varlı yapıyor. İki kişilik oyunun rollerini Ebru Özkan ile Caner Cindoruk paylaşıyor.

İyi yazılmış bir oyun. Seyretmesi de zevkli olacak diye umuyoruz. Kadın ile erkeğin “ilişkisi” üzerine yoğunlaşıyor. Bir aydınlanma, özgürleşme anına yoğunlaşarak modern hayatın “gürültüsünden” uzaklaşıp “kendi farkındalığına” doğru çıkılan bir yolculuğu anlatıyor oyun. Bunu anlatırken de şiirsel bir dil ve üslup kullanıyor.

Repertuvarınızdaki oyunlar önümüzdeki sezon da seyirci karşısına çıkacak mı?

“Frankfurt’ta Kız Arkadaşı Olan Bir Saksafoncu Tarafından Anlatılan PANDALARIN HİKAYESİ”nin yanı sıra repertuarımızda olan Antonius ile Kleopatra ile Testosteron oynamaya devam edecek.

Oyun Atölyesi için önümüzdeki sezonun geçtiğimiz sezondan farkı ne olacak? Topluluğunuz adına beklentileriniz ve yapmayı düşündüğünüz değişiklikler nelerdir?

Oyun Atölyesi’nin tiyatro yapma ana hedefi olarak kendine koyduğu nitelikli oyunlar üretme ve bunu en çok sayıda seyirciyle paylaşma ilkesi yeni sezonda da aynen devam edecek. Bu hedefe varmak bir ömür alacak hatta bir ömür de buna yetmeyecek gibi görünüyor.

Eser Dilsöz / MİMESİS

Paylaş.

Yanıtla