Başkasını Oynamak İçin Önce Kendinle Karşılaş

Pinterest LinkedIn Tumblr +

[Eyüp Tatlıpınar’ın sanatçı Derya Alabora ile yaptığı röportajı Akşam Pazar ekinden alıntılayarak aktarıyoruz.] Oyuncu olmayı aklından geçirenlere bir haber; Derya Alabora önümüzdeki günlerde üç günlük bir atölye düzenleyecek. Kendisiyle görüşüp sorduk: İyi oyuncu olmak için ne yapmak gerekir? Oyuncular açısından, tiyatro sahneleriyle kamera önünün farkı nedir? Türkiye’deki izleyici ne tür karakterleri karşısında görmekten hoşlanıyor?

Hem tiyatro sahnelerinde hem kamera karşısında gösterdiği performansla, oyunculuğu herkesçe takdir edilen bir isim Derya Alabora. Konservatuar okuduğu yıllarda sinema oyuncusu olmak aklının ucundan geçmiyormuş; tanınmış bir oyuncu olacağı da… Fakat ‘dönüm noktası’ diyebileceğimiz o günleri hatırlamak güç değil; tiyatro sahnesinden sinemaya adım attığında, Zeki Demirkubuz’un ‘Masumiyet’ filminde oynadığında ödüllere değer bulunmuş ve ismini sık sık duyar olmuştuk. Malum; kendisinin de dediği gibi kamera önü, oyuncuları geniş kitlelerle buluşturmakta oldukça mahir…
Bir süredir oyunculuk atölyelerinde eğitmenlik de yapıyor Alabora. Bugün dizelerde rastladığımız Bergüzar Korel, Hakan Kürtaş, Berk Hakman gibi pek çok oyuncuya eğitim vermiş.
Alabora’yla görüşmemizin vesilesi, önümüzdeki günlerde yeni bir atölye düzenleyecek olması. Uniact Studio’nun ev sahipliğini yapacağı, ‘Kamera Önü Oyunculuğu’ başlığıyla 16-17-18 Kasım’da düzenlenecek workshop’ta, oyunculuk yeteneğinin doğru kullanılmasının yöntemlerini anlatacak Alabora. Bütün oyuncu adaylarına duyurulur! Kendisiyle oyunculuk üzerine gerçekleştirdiğimiz bu kısa söyleşiyi de benzer bir gözle okuyabilirsiniz.
Atölye hakkında ayrıntılı bilgi ise www.uniactstudio.com.tr adresinde…

‘KÜÇÜK’ VE ‘BÜYÜK’ OYNAMAK
n Tiyatro oyunculuğuyla kamera önü oyunculuğu arasında önemli farklar var mıdır?
Oyunculuk karakter yaratma sanatıdır. Yazdığımız hikayeleri karakterler aracılığıyla aktarırız. Sinemada kamera bizi çok yakından algıladığı için minicik bir göz hareketimiz bile kamera tarafından algılanır dolayısıyla kamera önünde daha ufak ve daha içsel oynamamız gerekir. Kendi inanmadığımız en ufak bir sahte duygu çok göze batar. Tiyatroda seyirciyle aramıza giren mesafe de, biraz daha büyük oynamamızı gerektirir.

– Tiyatro sahnesinde ‘biraz daha büyük oynamak’ kısmını biraz açıklayabilir misiniz?
Büyük oynamaktan oyunculuğun belli bir abartı içermesini kastediyorum. Bazen yönetmenler bu abartılı oyunculuğu tercih etmeyebilirler. Ama zaten iyi bir oyuncu nerede nasıl oynayacağını bilir. Dünya bu iki tür oyunculuğu da becerebilen örneklerle doludur; Al Pacino, Anthony Hopkins, Jodie Foster, Cate Blanchett, Kevin Spacey gibi…
– İyi bir oyuncu olarak gösteriliyorsunuz, ‘Bu iş benim için artık çok kolay’ diyor musunuz?
Bir sporcu gibi formda kalmanız gerekiyor. Her gün sesinizi, bedeninizi çalıştırmanız ve duygularınızla karşılaşmak için yeni egzersizler yapmanız gerekiyor. Bu durum benim için de geçerli.

– Kendinizi biraz daha değerlendirmenizi istesek; iyi oyunculuğunuzu neye borçlusunuz?
Oyunculuğa başlangıç için yetenek gerekli ama eğer kendimi geliştirmemiş olsaydım bugünkü performansımı yakalayamazdım. Gözlemlemek, çalışmak, okumak, duyarlı olmak mesleğimizin vazgeçilmez unsurları. Ben konservatuardan beri işimi çok ciddiye aldığım için mesleğimde önemli ilerlemeler kaydettiğimi düşünüyorum. Oyunculuk da hemen her meslekte olduğu gibi ilerlemesi hiç bitmeyecek bir alan.
– Bu işi öğretmek için kullandığınız belli bir yöntem var mıdır?
Ben Eric Morris yöntemiyle çalışmayı tercih ediyorum. Oyunculuk için gerekli olan, duygu dünyamızın içine girmek, kendimizle karşılaşmak, bedenimizi tanımak için bu yöntemin doğru olduğuna inanıyorum. Kendi duygularımızı tanımlamadan, kendimizle karşılaşmadan başka bir karaktere girebileceğimizi düşünmüyorum. Benzer biçimde, yaratabileceğimiz karakterin duygu dünyasına girmek için de o karakterle karşılaşmak gerekiyor. Eric Morris’in bulduğu egzersizlerin bu yolculuğu kolaylaştırdığını düşünüyorum.
– Ders verirken oyuncu adaylarında ne tür zorluklarla karşılaşırsınız?
Dediğim gibi; bizim meslekte en büyük zorluk kendi dünyamızla karşılaşmaktır. Oyuncu adaylarında da en fazla bu alanda sıkıntı görüyorum. İnsanlar genellikle yaptıkları yanlışları görmez ve kabul etmek istemezler. Oysa ki bu meslek eleştiriye dayalıdır.

Akşam

Paylaş.

Yorumlar kapatıldı.