Yeni Sezon, Yeni Projeler: Kent Oyuncuları…

Pinterest LinkedIn Tumblr +
Mimesis Haber / Yakın zaman önce tiyatromuzun duayenlerinden Müşfik Kenter’i kaybetmiştik. Kendisi uzun yıllar tiyatroya gönül vermiş ve kurucusu olduğu Kenter Tiyatrosu’nda çalışmalarını yürütmüştür. Üstadın ardından Kenter Tiyatrosu ile görüştük ve yeni sezon hakkında neler yaptıklarından konuştuk.
Sezon öncesi yaptığınız hazırlık çalışmalarından bahseder misiniz? Yaz aylarında herhangi bir atölye ya da araştırma çalışması yapma fırsatınız oldu mu?

Sezon öncesi hem topluluğumuzun adına yakışan, hem de  tiyatromuzun mevcut koşullarına, imkanlarına uygun bir oyun bulmak için araştırma yapıyoruz ve bol bol oyun okuyoruz. Eğer seçilen oyun Türkçe değilse ve çevirisi yoksa, önce bunu organize ediyoruz. Çeviri mevcutsa ve orijinal dilde yetkinsek çeviriyi orijinal metinle karşılaştırıyoruz. Dilin çeviri kokmaması, konuşma diline, ağıza uyması için üzerinde çalışıyoruz. Mesela bu sezon oynayacağımız oyunun çevirisi eski ve sorunlu bir çeviriydi, baştan çevirdik diyebiliriz. Tabi metin çeviri de olsa Türkçe de olsa, kağıt üzerindeki metnin sahneye uyarlanması için yine metinsel bir çalışma yapılıyor. Sonuçta tiyatronun kendisi de bir çeviri faaliyeti gibi. Yazılı veya değil, başka formattaki bir metnin anlamını performansa çevirerek seyirciye ulaştırmaya çalışıyoruz. Bunu en iyi şekilde yapmak için önce eldeki metnin iyi olması gerekiyor.

Yeni sezonda çıkaracağınız oyun hakkında ve yazar hakkında kısa bir bilgi verir misiniz?  Bu oyunu seçmedeki temel itkiniz ne oldu?

Yeni sezonda Donald Marguiles’in “Toplu Hikayeler” adlı iki kişilik bir oyununu çıkaracağız. Donald Marguiles Türkiye’de “Dostlarla Akşam Yemeği” adlı Pulitzer ödüllü oyunuyla biliniyor. “Toplu Hikayeler” 1996’dan beri Helen Mirren, Debra Messing, Uta Hagen ve Linda Lavin gibi dünyaca ünlü oyuncuların yer aldığı farklı prodüksiyonlarla ABD ve başka ülkelerde sergileniyor ve dünya çapında sürekli yeni prodüksiyonları planlanıyor. Oyun Türkiye’de ilk defa Kent Oyuncuları tarafından sahnelenecek. Kasım ayı başında prömiyerini yapacağımız “Toplu Hikayeler”i Kadriye Kenter yönetecek ve sahneyi Defne Halman’la paylaşacak.

Oyun ünlü ve saygıdeğer bir kısa öykü yazarı olan Ruth Steiner ve önce asistanı, daha sonra sıkı dostu, meslektaşı ve en nihayetinde rakibi olan öğrencisi Lisa Morrison’un hikayesi. Lisa kendine pek güveni olmayan bir yüksek lisans öğrencisinden başarılı bir yazar olmaya doğru giderken Ruth’un kanatları altında yazdığı ilk öykü kitabı edebi çevrelerde büyük beğeni toplar. Lisa’nın ikinci eseri bir romandır. Ama romanında Ruth’un yaşamından büyük kesitler kullandığı ortaya çıkınca zaten güç dinamikleri tamamen değişmiş olan ilişkileri sarsılır. “Toplu Hikayeler” iki edebiyat kadının profesyonel ve kişisel ilişkisinden yola çıkarak, usta-çırak ilişkisi ekseninde, deneyim aktarımı ve kültürel üretimin estetik ve etik bir sorgulamasına dönüşüyor. Oyunun asıl can alıcı özelliği bireylerin yaşam öykülerinden yola çıkarak hikaye anlatımının insanlık deneyimindeki merkezi yerini seyirciye hissettirmesi.

“Toplu Hikayeler” karşımıza Eric Lane ve Nina Shengold’un kadın oyunculara özel derlediği ikinci antoloji olan “Leading Women: Plays for Actresses” [Başroldeki Kadınlar: Aktristler için Oyunlar]’da çıktı. Bu seçkiye dahil olmasının sebebi antolojideki diğer oyunlar gibi tamamen kadın kasttan oluşması ve deneyimli kadın oyuncular için müthiş roller içermesi. Dünyada da Türkiye’de de tiyatro yazınında dişe dokunur kadın rollerindeki yetersizlik aşikar. 2009-2010 sezonundan beri Yıldız Kenter’in yönetip başrolünü oynadığı Kraliçe Lear da böylesi bir antolojide olmayı hakeden bir oyun. Kenter Tiyatrosu olarak 2009-2010 sezonundan beri kaliteli kadın oyunları sergilemek konusunda daha bilinçli bir kararlılık oluşturduk. “Toplu Hikayeler”i seçmemizdeki en büyük itkilerden biri buydu. Tabi ki çok iyi bir yazarın, çok güzel yazılmış bir metni olmasının da büyük etkisi var.

Peki repertuvarınızdaki oyunlar önümüzdeki sezon da seyirci karşısına çıkacak mı?

Repertuarımızdaki diğer oyunların bu sezon daha çok turnelerde ve festivallerde sergilenmesini planlıyoruz.

Kenter Tiyatrosu için önümüzdeki sezonun geçtiğimiz sezondan farkı ne olacak? Topluluğunuz adına beklentileriniz ve yapmayı düşündüğünüz değişiklikler nelerdir?

Bu sezonun geçen sezonlardan en büyük farkı dışarıdan çok fazla kiralama talebi gelmesi ve şimdiden bütün sezon boyunca her ayın üç haftasının bu şekilde sezonluk olarak farklı konuk tiyatrolara kiralanmış olması. Geçen yıllarda kiralama seçeneğini daha aza indirgemeye çalışıyorduk ve her hafta farklı bir oyun oynuyorduk. Bu yıl kendimize daha az gün ayırdık. Bu kalan günlerde de yeni oyunumuza ağırlık vermeyi düşünüyoruz. Babamızı kaybetmenin burukluğuyla biraz daha sade, daha sakin bir sezon planladık. Bu sezon güç toplama sezonu olacak.

İlerdeki sezonlarda sahnede dünya ve Türkiye tiyatro yazının en iyi örneklerini sergilemenin yanısıra kendi metinlerimizi oluşturma planları var.

Salonumuzdaki havalandırma sistemi yazın serinletmede etkisiz kaldığı için yazları bol kişinin katıldığı etkinlikler maalesef düzenleyemiyoruz. Yazları mekanı kullanmak için yapısal değişiklikleri bu yıl içinde gerçekleştirip yazın bazı atölye ve eğitim çalışmaları düzenlemek istiyoruz.

Bunun dışında Kenter Tiyatrosu’nda Kenter kalitesiyle çocuk oyunları sergilemek için çalışma halindeyiz. 2010-2011 sezonunda bir çocuk oyunumuz sergilendi. Önümüzdeki sezonlarda devamını getirmek istiyoruz.

Eser Dilsöz / MİMESİS

Paylaş.

Yanıtla