"Birlikte yaşardık" bir zamanlar, ya şimdi?

Pinterest LinkedIn Tumblr +

[Zehra Onat’ın Zaman Gazetesinde  yayınlanan haberini kısaltarak paylaşıyoruz.] Ne oldu da ‘birlikte yaşama’yı unutacak kadar etnik kökenler öne çıktı? Fırat Kültür Merkezi’nin (FKM) önceki akşam galasını yaptığı “Birlikte Yaşardık” adlı komedi oyunu, eskiden olduğu gibi şimdi de birlikte yaşasaydık ne olurdu diye soruyor. Aynı evde yaşamak ‘zorunda kalan’ Türk, Yahudi, Rum, Kürt ve Roman karakterler üzerinden, önyargılarımızı yerli yerinde esprilerle ‘iğneleyerek’ anlatıyor.

FKM’nin oyununda her şey, Muzaffer’in dolandırılmasıyla başlar. Muzaffer, kitapları bir türlü yayımlanmayan, dededen kalma konakta akıldan noksan ninesi Gülizar ve uşağı Kamil’le birlikte yaşayan bir yazardır. Kitapları yayımlanmadığı gibi elde avuçta ne varsa ‘tanınan’ bir yazar olma sevdasına har vurup harman savurur. Derken, Muzaffer’e Fransa’da bir üniversiteden davet gelir. Sesi telefonda yaşlıymış gibi gelen bir kadın, ki kendisi Muzaffer’e göre mutlaka bir profesör olmalıdır, kendisini Fransa’ya, ünlü yazarların bir yıl boyunca vereceği bir konferansa konuşmacı olarak davet eder ve bunun için de kendisinden banka hesabına on bin lira yatırmasını ister. Muzaffer’in tefeciyi başına sarması işte böyle gerçekleşir.

FKM Tiyatrosu, Gazeteciler ve Yazarlar Vakfı ile Kültürler Arası Diyalog Platformu’nun (KADİP) ortaklaşa sahneye koyduğu ‘Birlikte Yaşardık’, kırıp dökmeden yapılan özeleştirilerle konuya içeriden bir ayna tutuyor…

Oyunun en önemli başarısı, kurduğu samimi dilde saklı. Bu ‘netameli’ konuyu iki perde (120 dk) boyunca seyirlik bir komedide anlatabilmek de ayrı bir maharet. Murat Genç’in yazdığı ve Murat Gedik ile Ömer Okuyan’ın yönettiği oyunda, metnin ölçülü komedisinin yanında oyuncular da oldukça başarılı…

‘Birlikte Yaşardık’, FKM’nin Çemberlitaş’taki sahnesinde Nisan ayında seyirciyle buluşacak. (0212 517 46 97 / www.fkmtiyatrosu.com)

Zaman

Paylaş.

Yanıtla