Avrupa’nın birçok ülkesinde zorunlu derslerden olan tiyatro, Almanya’da geçtiğimiz yıl ilkokullar için hayata geçirildi. Almanya’da zorunlu tiyatro dersi veren ilk ve tek eyalet Hamburg oldu.
Resim ve müzik dersleri Türkiye’de olduğu gibi Almanya’daki okullarda da eğitimin önemli bir parçasıdır. Diğer bir sanat dalı olan tiyatro ise neredeyse hiçbir okulda ders olarak işlenmiyor. Tiyatro dersi, Almanya’da geçtiğimiz sene sadece ilkokullar için hayata geçirildi. Zorunlu tiyatro dersini uygulamaya koyan ilk ve tek eyalet ise Hamburg.
Hamburg’un Duventsedt İlkokulu’ndayız. Üçüncü sınıf öğrencileri ellerinde kartonlarla derslikte yürüyor. Kelime dansı adlı oyunun provasını yapan öğrenciler müziğe uygun adımlarla hareket etmeye çalışıyor. Öğrencilerden biri “Birinin ‘şunu yap, bunu yap’ demesi değil de, benim yaratıcı düşünebilmem hoşuma gidiyor. Sahneleri prova ederken çok eğleniyoruz ve burada çalıştığımız oyunları anne babalarımızın önünde oynamamız da çok güzel” şeklinde konuşuyor.
Öğretmenler memnun
Tiyatro dersinin zorunlu ders haline getirilmesine rağmen, çocuklar bu derste de eğlenebiliyorlar. Sınıf öğretmeni Johanna Vierbaum birinci sınıftan beri tiyatro oynayan çocukların motivasyonundan memnun.
Uzun yıllar boyunca tiyatro dersini normal ders planına alınması için çaba gösteren Vierbaum, tiyatronun çocuklar için önemini şöyle açıklıyor:
“Tiyatro sayesinde çocukların içindeki cevheri dışarı çıkarmak, sosyal bağlarını güçlendirmek ve bir sanat eseri çıkarmak mümkün. Özel yeteneği olan çocukları da kolaylıkla fark edebiliyoruz. Fakat diğer öğrencilere da görev verdiğimiz için, herkes bir şeyler yapma şansına kavuşmuş oluyor.”
Zorunlu tiyatro dersi uzun yıllardır Amerika Birleşik Devletleri, İngiltere ya da Avustralya gibi ülkelerde veriliyor. Eğitim bilimci Wolfgang Sting çocukların tiyatro sayesinde önemli beceriler kazandığını vurguluyor. Sting “Tiyatro dersinin zorunlu hale getirilmesiyle, öğrenciler çok doğal bir biçimde sanata yakınlaşmış oluyor. Nasıl ki okullarda okuma, yazma, eleştirel düşünme ya da anlatım becerisi öğretiliyorsa, aynı şekilde sahneleri okuyabilme, farklı durumları ifade edebilme gücünü geliştirme, toplum içinde konuşma ya da bir grupla kendini sahnelerle ifade etme becerisi de eğitim sistemine dâhil olmalıdır” açıklamasını yapıyor.
Eğitmen sıkıntısı çekiliyor
Tiyatroyla kazanılan beceriler önemli olmakla birlikte, bu dersi verebilecek kapasitedeki eğitmenlerin de bulunması gerekiyor. Tiyatro dersinin zorunlu hale getirilmesinden sonra, bu dersi vermek için Hamburg Eğitmen ve Okul Gelişimi Enstitüsüne 120’den fazla başvuru yapılmış. Fakat başvuru yapan öğretmenlerin yalnızca üçte ikisi okullara yerleştirilebilmiş. Üniversitelerin eğitim fakültelerinde de tiyatro eğitimi yok denecek kadar az. Almanya’da tiyatro dersi alınabilen sadece yedi üniversite var.
Wolfgang Sting Hamburg Üniversitesi tiyatro branşının yöneticiliğini yapıyor. Sting, ilkokul tiyatro derslerinin 3 farklı bölümden oluştuğunu belirtiyor:
“Üniversite öğrencileri bu bölümde bir ilk izlenim kazanma şansına sahip. Çoğunlukla tecrübeye dayalı bir eğitim metodu denebilir. Birçok şeyi deneyerek öğreniyorlar. Ama yine de birçok konuda eksiklerimiz var. Gerekli adımların atılıp, bu bölümün sağlam temeller üzerine oturtulması lâzım.”
©Deutsche Welle Türkçe
Janine Albrecht / Nalan Şipar
