İyi Niyetli TSK

Pinterest LinkedIn Tumblr +

cem-erciyesKültür Bakanlığı’nın sanat alanındaki işlevini üstlenecek yeni bir yapının yasa taslağı hazırlanmış vaziyette. “Türkiye Sanat Kurulu” olarak adlandırılan bu yeni yapılanma hakkında Radikal’de yayınlanan Cem Erciyes’in yazısını paylaşıyoruz.

Bakanlığın kuracağı ‘Türkiye Sanat Kurumu’ işe yarayabilir, yeter ki ‘niyet’ iyi olsun

“Kamu tarafından desteklenen ama bürokrasinin baskısına maruz kalmayan, gerçekten özgür tiyatrolara nasıl sahip olabiliriz? Bunun yolu, bağımsız bir sanat fonu kurmaktan geçiyor. Bütçesi kamu tarafından oluşturulan, sivil toplum ve sanatçıların yönettiği bir tür ‘sanat konseyi’.”

Tam da geçen sene bu vakitler yazdığım bir yazıdan alıntıladım bu üç cümleyi. Nereden icap etti? Dün Radikal’de yayımlanan Hacer Boyacıoğlu’nun ‘Sanat için kurul mu?’ başlıklı haberi konuyu tekrar gündeme getirdi.

Hacer Boyacıoğlu, Kültür Bakanlığı’nda hazırlanan yeni bir yasa taslağına ulaşmış. Bu yasa, bakanlığa bağlı en büyük kurumlardan ikisini, yani Devlet Tiyatroları (DT) ve Devlet Opera ve Balesi’ni kapatıyor. Özellikle işin bu yanı dikkat çekiyor ve yine büyük tartışmalara neden olacak, bu belli. Ama aslında en az DT kadar önemli bir başka şey hedefleniyor ki onu ıskalamamak lazım: Kültür Bakanlığı’nın tüm işlevini hatta daha fazlasını üstlenecek bir ‘Türkiye Sanat Kurulu’ oluşturuluyor.

Geçen seneki yazımda (28 Nisan 2012) Mustafa İsen’in KülDes adını verdiği çalışmasından da söz etmiştim. Şimdi bakanlığın hazırladığı taslak bu çalışmayı da çağrıştırmakla beraber daha çok Batı’daki sanat konseylerine benzer bir uygulama. Adına Türkiye Sanat Kurulu (TSK) denilecek 11 kişilik karar vericiler ekibini Kültür Bakanı’nın önerisiyle bakanlar kurulu atayacak. Çoğu sanatçılardan oluşacak bu kurul elindeki büyük kaynağı tüm kültür alanında talep edenlere dağıtacak. Bu kurulun kimlerden oluşacağı, nasıl atanacakları, ne kadar bağımsız olacakları detaylarıyla tartışılması gereken en önemli meselelerden biri. Diğeri ise gelirleri. Kaynağın önemli ölçüde Milli Piyango İdaresi’nden sağlanacak olması, İngiltere’deki sistemin örnek alındığını gösteren bir ipucu. (Söylemeden edemeyeceğim, bizim piyango gelirlerinden aslan payını yıllardır Türk Silahlı Kuvvetleri alırdı, şimdi bir başka TSK devreye giriyor…)

Sanat Kurulu başvuran her tür sanatsal ve kültürel projeyi, etkinliği destekleyebilecek. Desteğin oranı yüzde 50’yi geçmeyecek. Yasa tasarısı, yerel yönetimlere de kültür sanat için bütçe ayırma zorunluluğu getiriyor. Bu çok önemli. Böylece, hem belediyeler elini cebine atacak hem de sanat üretiminin yerel dinamikleri hesaba katması gerekecek.

TSK sayesinde bugüne kadar devletin en ilgisiz ve etkisiz kaldığı plastik sanatlar gibi önemli bir alanın da kamu desteğinden yararlanabileceğini düşünebiliriz.

* * *

Merkezi politikaları değil sivil toplumu ve kültürün kendi dinamiklerini temel alan böylesi bir sistem günümüzün kültür anlayışına çok daha uygun. O nedenle tasarıya olumlu bakmak mümkün. Yeter ki ‘niyet’ iyi olsun.

Evet, bu süreçte en kritik nokta ‘niyet’ meselesi. Mesela Devlet Tiyatroları söz konusu olduğunda niyet bu kurumu ve muhalif çalışanlarını cezalandırmak mı, yoksa tiyatro sanatını ve yaratıcılığı desteklemek mi? Eğer amaç ikincisi ise bine yakın sanatçısı, altmışa yakın sahnesi, milyonlarca izleyicisi olan bu kurumun kapatılmasından değil dönüştürülmesinden söz ederiz. Her bir DT sahnesini özgür, enerjik, yeni bir tiyatro kurumuna dönüştürme fırsatını kullanmak da mümkün, tüm malzemesini depolara, bütün sanatçılarını evlerine ya da dizi setlerine yollayıp kurumu tarumar etmek de…

Ya da Türkiye’nin bütün kültürlerini, sanatla ilgilenen her bir bireyini ve kurumunu adilce desteklemek, cesaretlendirmek de mümkün, sistemi sadece belli bir dünya görüşünün lehine işletmek de…

Bakanlık kaynakları söz konusu yasanın, üç farklı taslaktan biri olduğunu söylüyor. Kamuoyuna sızan bu taslak da süreç içinde değişip geliştirilebilir. Eleştirilen unsurları ayıklanabilir. O nedenle şimdilik iyimser olalım ve daha demokratik daha özgürlükçü daha katılımcı bir kültür ortamı için önemli bir adım atılacağı beklentimizi koruyalım.

Radikal

Paylaş.

Yorumlar kapatıldı.