Boğaziçi Gösteri Sanatları Topluluğu'ndan Gezi Direnişi Açıklaması

Pinterest LinkedIn Tumblr +
logoMimesis Haber/İstanbulluların şehir içindeki son yeşil alanlardan birini koruma mücadelesiyle başlayan ve son birkaç günde kitlesel bir sivil itaatsizliğe dönüşen “Gezi Parkı direnişi”, elbette bir sürecin sonucuydu. Halkın bir kesimi, AKP Hükümeti’nin istifasını isteyen eylemlerle, otoriter politikalara “artık yeter!” dedi.
AKP Hükümeti’nin son yıllardaki sınır tanımaz otoriterliği, geniş kesimler yoksullaşırken küçük bir azınlığı rant politikalarıyla zengin etme arayışı, bunu yaparken “vahşi kapitalizm” uygulamalarıyla kentsel yaşam alanlarını ve doğayı hızla tahrip etmeye yönelmesi, kürtaj yasakları, farklı inançları ve kültürleri açıkça ötekileştirmesi, tek tip toplum yaratmaya dönük toplum mühendisliği projeleri, taleplerini dillendirmeye çalışan farklı kesimlerin ifade ve gösteri hakkını yok sayması, “ben çoğunluğu temsil ediyorum, o halde her şeye muktedirim” söylemi, Türkiye tarihinde görülmemiş yaygın bir sivil itaatsizliğe yol açtı.
Başbakan Erdoğan’ın, yer yer aktif bir direnişe dönüşen yaygın sivil itaatsizliğe verdiği yanıt iki biçime büründü: “Birkaç çapulcuya soracak değilim, Taksim’e cami de yapacağım” ve “toplumun yüzde ellisini zor tutuyoruz, istersek meydanlara toplarız” ifadeleri, hükümetin dayatmacı ve tehditkâr politikalarında ısrarcı olacağını, demokrasiyi içselleştirmekten ne kadar uzak olduğunu ortaya koyuyor. İkinci türden yanıt ise, özellikle Beşiktaş ve Ankara’da polis şiddetinin tırmandırılması ve yoğun insan hakları ihlalleri biçiminde karşımıza çıktı. Ankara Tabip Odası Başkanı’nın verdiği bilgilere göre, üç gösterici yoğun bakımda tedavi altında yaşam mücadelesi veriyor. Ankara’da doktorların yaralıları tedavi ettiği Mülkiyeliler Birliği, AVM gibi yerler, savaş hukukuyla bile bağdaşmayacak şekilde polis saldırısına uğradı ve doktorlarla yaralılar gözaltına alındı.
Boğaziçi Gösteri Sanatları Topluluğu olarak, Başbakan’ı ve Hükümet’i, anti-demokratik, dayatmacı tutumunu terk etmeye ve insan hakları ihlallerine son vermeye çağırıyoruz. Gözaltına alınan herkesin serbest bırakılmasını, tedavi hakkının hiçbir koşul altında kısıtlanmamasını, eylemcilerin ifade ve gösteri hakkına saygı gösterilmesini, polis şiddetine son verilmesini, Topçu Kışlası/AVM projesinden hemen vazgeçilmesini, ağır yaralanmalarda sorumluluğu bulunan bütün yetkililerin hemen istifa etmesini ve halkın haber alma hakkını engelleyen fiili sansürün kaldırılmasını talep ediyoruz.
Boğaziçi Gösteri Sanatları olarak elimizden geldiğince eylem yapan halk kesimlerine destek olacağımızı, sanat faaliyetlerimizle direnişe katkıda bulunacağımızı kamuoyuyla paylaşıyoruz.
Paylaş.

Yanıtla