Bugün Maslak – Sarıyer – Yeniköy – Emirgan ahalisi Yeniköy Parkı’nda toplanıyor diye haber geldi, ben de Yeniköy’de katılayım dedim. Önce parkın girişinde anneler ve çocukları şeklinde bir grup tencere – tava çalıyordu. Sonra ortamda kendi yaşıtım 5-6 genç gördüm, onların yanına gittim, forum olacak mı öğrenmek için. Onlar da şaşkındı ne yapsak diye. Sonra gidip o grubu çağırdılar parka, geçip içeride oturalım diye. O grup önce oturma eylemi yapıyoruz sandı, sonra “forum yapma niyetimiz var” dedik. Ortam kalabalıklaştı bir anda. Meğerse herkes kenarda köşede bekliyormuş katılmak için. Oturunca yere bayraklar serildi, bir süre bayrağımızı yere sermeyelim tartışması oldu… Neyse çabuk bitti Allahtan.
Taksim Dayanışma’dan Cihan diye bir arkadaş gelmiş, söz alıp moderasyon ve not tutmak için geldiğini söyledi. Biraz ortamı toparladı. Daha sonra moderasyonu bir başkası devraldı. Ağırlıklı olarak kadınlar vardı. Yaş grubu çok dağınıktı, ailecek gelenler, gençler, akademisyenler, yaşlı amcalar vs. Yarım saatte ancak toparlandı ortam. Tartışmadan kesitler şöyle:
– Cihan kendini tanıttıktan sonra yaşlı bir amca, gel sana özel bir şey söyleyeceğim deyip çocuğu kenara çekti. Biz de gittik, diyor ki “faşist çok burada, çoluk çocuğa, kadınımıza kızımıza saldırırlarsa onları kim koruyacak”. Cihan adamı forum ortamına çekti, çekincelerini iletti. Kadınlar da “biz mağdur değiliz, kendimizi koruruz” gibi bir tepki verdiler. Amca da oturdu foruma katıldı.
– Bir kadın “buradayız çünkü dayatmalardan bıktık” dedi. Bir diğeri Ankara’dan geldim, bir parktan diğerine gidiyorum, anneyim, çocuklarıma dokunmasınlar dedi.
– Çok eski bir “Yeniköylü” burada sinagog, kilise, cami bir arada büyüdük. Gayrimüslim komşularımız çok. Yeniköy bu geleneğin en sağlam olduğu semtlerden biri. Bizi bölmelerine izin vermeyelim dedi.
– Bu noktada bir adam, polisin akaretlerdeki çatışma esnasında kendisine “Ermenisiniz siz” diye saldırdığını söyledi.
– Bu aşamada bir kadın moderatörlüğü ele aldı. Söz vermeye ve 2 dakika sonra konuşmaları sonlandırmaya başladı.
– Bir akademisyen söz aldı, “ben burada Taksim Dayanışması’nın temsiliyetini anlamıyorum. Böyle büyük çatılara gerek yok, siyasi olmakla politik olmak aynı şey değil” dedi. Ona çeşitli tepkiler geldi.
– Bir kadın Yeniköy Parkı’na camii yapılacağını söyledi. Hakikaten varmış öyle bir şey, ben de yeni öğrendim. “Yerel örgütlenmeler yaratıyorsak, bunu da konuşalım. Kim ister burada camii? Ben ıhlamur ağalarının kesilmesini istemiyorum, bir dolu camii var” dedi. Aynı kadın Taksim Dayanışması’na çağrı yapan kadınmış, Yeniköy’de de toplanalım diye. Camii inşaatı için bir şeyler yapalım, imza toplayalım gibi öneriler sundu. Toplanıyormuş zaten, adresler verildi.
– 10 yaşlarında bir çocuk söz aldı: “yurdumuzu kurtaran kahramanlara gaz sıkıldı diye buradayım ben” dedi.
– Başbakanın “ayrıştırma” mentalitesini beslemeyelim dendi. Buna herkes katıldı.
– Bir kadın söz alıp asker kızı olduğunu, balkonuna bayrak astığında tepki aldığını söyledi. Markette insanlar birbirlerini tehdit ediyormuş. Tencere-tava çalan bir teyzeyi polis şu şekil uyarmış “şimdi komşun olarak uyarıyorum, yarın farklı olur.”
– Facebook’ta Yeniköy sayfası varmış, üye olun, oradan haberleşelim dendi.
– Bir kız söz aldı, konuşması “elhamdülillah Müslümanı, çok şükür Türküm” diye başladı, “kahrolsun emperyalizm” diye bitti. Ben arada kaybolmuşum, takip edemedim.
– Süreçte yabancı basına çevirmenlik hizmeti vermiş bir kız söz aldı. Denk gelip bir gün Bağcılar Belediyesine gittiklerini, o sırada belediyenin düzenlediği bir foruma denk geldiğini anlattı. Belediye insanların sorunlarını tek tek dinliyormuş, belediye başkanı bizatihi sorunların çözüleceğini taahhüt ediyormuş vs. AKP’nin yoksul semtlerde müthiş bir belediyecilik anlayışı var, o kesimin tavırlarını anlamak gerek. O yüzden insanlar bize marjinal olarak bakıyorlar, o yüzden” Erdoğan dünya başkanı” diyorlar dedi. “Yapıları işletelim. Eğer camii yapılmasını istemiyorsak belediye ile görüşelim” dedi.” Bir de onları ötekileştirmeyelim, diyalog kurmamız lazım” dedi.
– Biri söz alıp asker kızıyım diyen kadına hitaben “keşke herkes istediği bayrağı taşısa, kimse laf etmese” dedi. BDP / Apo bayraklarına ithafta bulundu. Kalabalık bayağı ulusalcı idi ama tartışma öyle bir noktaya evrilmişti ki kimse tepki göstermedi, destekledi hatta.
– Koç Üniversitesi’nden bir akademisyen “bu forumlar çok önemli, bizi kendi kendimize yerelde örgütlenmeye sevk etti” dedi. “Yapıcı öneriler getirmeye çalışalım mesela açık kütüphane yapalım parka” dedi. Ayrıca cumartesi günü gezide karanfil bırakma eylemi olacağını duyurdu.
– Yoğunluklu olarak başbakanın %50 provokasyonuna gelmeyelim, karşı tarafla diyalog kuralım. AKP’liler bizim derdimizi anlasın, biz onları anlayalım. Yapay bölünmeler yaratmayalım denildi.
Sonra ben ayrıldım artık forumdan. O sırada ortamda yaklaşık 100 kişi falan vardı.
Şale Türkeli (19.03.2013)
