Zalım Ağa

 Zalım Ağa
(Bir Tahta Bacaklı Palyaço, Üç Oyuncu- Müzisyen Palyaço)
Şarkı
Her öykünün kötü bir adamı var…
Her filmin kötü bir karakteri…
Zalım o, Zalım o…
Adı Zalım, kendi zalim…
En güçlü o…
En büyük o…
En iyi bilen o…
En iyi konuşan o…
En gür sese sahip olan o…
En yakışıklı o…
Zalım o, Zalım o…
 
 (Palyaçolar konuşurken tahta bacak uygun pozlar takınır ve sesler çıkarır.)
Palyaço 1: O ülkede bu ülkede…
Palyoça 2: Bu ülkede o ülkede…
Palyaço 3: Şu ülkede, bu ülkede…
P1: Bir Ağa yaşardı…
P2: Adı Zalım…
P3: Kendi zalim…
P1: Zalım Ağa
P2: Aşıklar mı var, ayırmak onun işi…
P3: Yoksullar mı var, sömürmek onun işi…
P1: Ziyafet mi var, semirmek onun işi…
P2: Adı Zalım…
P3: Kendi zalim…
Şarkı
Her öykünün kötü bir adamı var…
Her filmin kötü bir karakteri…
Zalım o, Zalım o…
Adı Zalım, kendi zalim…
En güçlü o…
En büyük o…
E n iyi bilen o…
En iyi konuşan o…
En gür sese sahip olan o…
En yakışıklı o…
Zalım o, Zalım o…
 
Zalım Ağa: Hööyytttt, karnım acıktı benim…
(Palyaçolar panik içinde etrafta dolaşıp yiyecek ararlar. İzleyicilere sorarlar. Onlardan yardım isterler. Onları da işin içine katarak Ağa’yı beslerler. Karnı şişer, şişer, şişer….)
Zalım Ağa: Heöytttt, osuruğum geldi benim…
(Gürültülü bir osuruk sesi duyulur. Karnı küçülür. Palyaçolar etrafa uçuşur. İzleyicilerin arasına savrulurlar.)
Zalım Ağa: Heeeöytttt, canım sıkıldı benim…
(Palyaçolar çalıp oynayarak onu eğlendirmeye çalışırlar. İzleyicileri de oynamaya teşvik ederler…)
Zalım Ağa: Heeöyttt, canım hala sıkkın benim…
(Palyaçolar komiklik yapmaya, onu güldürmeye çalışırlar. İzleyiciyi de teşvik ederler.)
Zalım Ağa: Heeoooyyttt, canım sıkılıyor, gezmek istiyorum ben…  Bana bir köprü yapın…
Palyaçolar: Neeee?
Zalım Ağa: Bir köprü… Bu ülkeden o ülkeye… Şu ülkeden bu ülkeye… O ülkeden bu ülkeye gitmek istiyorum ben… Bir köprü…
Palyaçolar: Ama nasıl?
Zalım Ağa: Kesin şu ağaçları, bir köprü yapın.
(Palyaçolar ellerine birer balta alarak, ağaçlara yönelirler. İzleyicileri müdahale etmeye zorlamaya çalışırlar. İzleyicileri göstererek başarısız olduklarını ima ederler.)
Zalım Ağa:  Kesin şunları…  Size kesmeyi emrediyorum.  Kesin!
(Palyaçolar tekrar ağaçlara yönelirler. İzleyiciler tekrar müdahale ederler.)
Zalım Ağa: Heeeoooooyttttt!
(Dev adımlarla ağır ağır palyaçolara doğru ilerler. Palyaçolar tir tir titrer. İzleyicilerin arkasına saklanmaya çalışırlar. Zalım Ağa iyice yaklaşır)
Zalım Ağa: Siz benim kim olduğumu biliyor musunuz leyn!
Palyaçolar: (Titreyerek) Zalım o, Zalım o… Adı Zalım, kendi zalim… En güçlü o… En büyük o… E n iyi bilen o… En iyi konuşan o… En gür sese sahip olan o… En yakışıklı o… Zalım o, Zalım o…
(Palyaçolar koşup korkuyla Ağa’nın ayaklarına kapanırlar. Af dilerken aşamalı olarak donarlar. Yavaş yavaş ayağa kalkarak Ağa’nın pantolonunu indirirler. Tahta bacaklar ortaya çıkar. Birbirlerine ve izleyicilere bakarlar. Sonra baltalarla onun bacaklarını kesmeye başlarlar. Ağa tahta bacakları kaybedince boyu kısalır ve bir cüce olduğu ortaya çıkar. Onunla alay edip kovarlar.)
 
Şarkı
Her öykünün kötü bir adamı var…
Her filmin kötü bir karakteri…
Zalım o, Zalım o…
Adı Zalım, kendi zalim…
En güçlü o…
En büyük o…
E n iyi bilen o…
En iyi konuşan o…
En gür sese sahip olan o…
En yakışıklı o…
Zalım o, Zalım o…
Tahta bacaklı bir cüce o…
 
Her öykünün bir finali var…
Her filmin iyi biten bir sonu…
Pantalonu indirince belli olur her iktidarın sonu.
 
 
 
               
FIRAT GÜLLÜ