Siyasi görüşü nedeniyle 7 yıl kaldığı cezaevlerinde mahkum çocuklarının dramıyla tanışan Trugay Tanülkü, hayatını onlara adadı.
1981’den bu yana mahkum çocuklarının barınma ve eğitim ihtiyaçlarını karşılayan Tanülkü, 101 çocuğun maddi manevi sorumluluğunu üstlendi.
Türk sinema ve televizyon dünyasının son dönemlerdeki en karakteristik oyuncularından Turgay Tanülkü, hayatını mahkum çocuklarına adadı. 11 cezaevinde tiyatro dersleri veren ünlü tiyatro oyuncusu Tanülkü, Adalet Bakanlığı ile Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın desteklediği son projesi “Son Kuşlar” oyunuyla Türkiye’deki bütün cezaevlerine tiyatro turnesi düzenleyecek.
Film sahnelerindeki başarısını büyük ölçüde gerçek hayatı tanımasına borçlu olduğunu belirten Tanülkü, “Hayat, bir oyun sahnesi gibi. Gerçeği ne kadar iyi kavrarsanız, kameranın kaydettiği de o kadar gerçek olur. Mahkum çocuklarının hapishanelerde solup gitmemesi için kendimi adıyorum. Hapishane gülleri solmasın diye onlar için gücüm yettiğince gerçek hayatta mücadele edeceğim” dedi.
Tanülkü, siyasi görüşü nedeniyle girdiği ve 7 yıl kaldığı cezaevinde mahkumların çocuklarının dramına yakından tanık oldu. Daha sonraları ideallerinden değil de, tanımadığı kişilerin peşinden gittiğine pişman olduğunu kaydeden Turgay Tanülkü, acı dolu yılların ruhunda bıraktığı tortuyu kazımak yerine, aynı acıları başkasının çekmemesi için yola koyulmuş. 1981 yılından itibaren mahkum çocuklarının barınma ihtiyaçlarını ve eğitimlerini karşılamak için çaba harcayan Tanülkü, öz çocuğu olmamasına rağmen 101 çocuğun maddi manevi sorumluluğunu üstlendi. Artık o çocuklar Turgay Tanülkü’ye “baba” diyor.
Uşak’ta dar gelirli bir ailenin çocuğu olarak dünyaya gelen Turgay Tanülkü, “Yoksulluk yüzünden ezik büyüdüm. Yerde bulduğum bir diş kalmış ayvayı yıkayıp yedim ama insan onuru ve sevgisini de Uşak’ta öğrendim. Uşak bana zalime uşak olmamayı öğretti. Ailem ve büyüklerim bana adam olmayı ve dik durmayı öğretti” diye konuştu.
Tanülkü, 17 yaşında cezaevine girdi. Ulucanlar ve Sinop cezaevlerinde kaldığı 7 yıl boyunca gerçek hayatla yüzleştiğini, özgürlüklerin dört duvar arasında sıkıştığı anlarda özlemlerini, insanların her türlü halini tiyatro aracılığıyla oyuna dönüştürdüğünü anlatan Tanülkü, “Zamanla koğuşlararası turneye başlamıştım. Beni başarılı bulan yönetim özel izinle Ankara Devlet Konservatuvar’ına gönderiyordu. 1978 yılında çıkınca Devlet Tiyatroları Genel Müdürlüğü’nde oyuncu olarak göreve başladım. Tabii ki, günlük hayatta gözden uzak cezaevlerinde yaşananlar benim hep içimde kaldığı için, bu alanı insanların görebileceği hale getirmeyi görev saydım. Tiyatro oyunculuğundan kazandığım kısıtlı parayla mahkum çocuklarına destek olmaya çalıştım” dedi.
Cezaevine girdiğinde annesinin karnında olan bebeklerin 6 yaşına kadar annesiyle birlikte cezaevinde kalıp dışarı çıktıktan sonra yalnızlığa ve dışlanmışlığa teslim olmasını yakından bilen Turgay Tanülkü, şöyle konuştu: “Bu çocuklar, toplumun gerçeği. Öyle kesin bir gerçeği ki, bunlar bir süre sonra ailelerinin kaderini paylaşıyor ve cezaevine suçlu olarak dönüyor. Ben bunu sahip olduğum tek olanak tiyatroyla önlemeye giriştim. Ailesi cezaevinde olan çocuklara ev açıp bakım ve eğitim masraflarını karşılıyorum. İzmir, Aydın, Manisa, İstanbul gibi illerde çocuklarım var. Mühendis, muhasebeci, işletmeci… 40’lı yaşlarda çocuğum var. 2 binin üzerinde çocuk ‘baba’ diyor. Eşimin de desteğiyle yakından ilgilendiğim, bizzat okuttuğum 101 çocuğum var. Yani gerçek baba gibi sorumluluklarını üstlendiğim çocuklar..”
Sultan’dan destek
Ünlü oyuncu Turgay Tanülkü, her etkinliğinde yanında olan Sultan ile 2001 yılında babası Buca Cezaevi’nde mahkumken tanıştı. Tanülkü, bu mahkumun 12 yaşındaki kızı Sultan’ı da manevi çocukları arasına kattığını söyledi. O gün Sultan’ın, “Ben savcı olacağım” sözlerinin kulağından hiç gitmediğini belirten Turgay Tanülkü, “Sultan, Dokuz Eylül Üniversitesi Hukuk Fakültesi’ni bitirdi. Savcılık sınavlarına hazırlanıyor. Mahkum kadınlarla ve çocuklarla iletişim kurmama yardım ediyor” dedi.
Eşme’de eğitim merkezi yapılıyor
Eşme ilçesinde bir eğitim merkezi projesi hazırlayan Tanülkü, sanat, tarım, elektronik üzerine atölyeler ve küçük evler kuracaklarını, kimsesiz, dağ köylerinde çobanlık yapan çocukların, mahkum çocukların, burada eğitim görüp hayata hazırlanmalarını sağlayacaklarını söyledi. Yeleğen Belediye Başkanı ile 500 kişilik çok amaçlı bir salon yaptıklarını kaydeden Tanülkü, “Ben çocuğun eline ekmek vermek yerine kalem vermeyi tercih ediyorum. Okusun, kendi ekmeğini kendi kazansın. Memleketimin çocuklarına faydalı bir şey bırakmak istiyorum” dedi.
