Shakespeare: İlk Büyük Girişimci Yazar

Pinterest LinkedIn Tumblr +

Mimesis Çeviri / Oxford Üniversiteli araştırmacı, William Shakespeare’in ilk büyük girişimci yazar olduğunu ve mali başarısının ona sanatsal bağımsızlık imkânı sağladığını iddia ediyor.

BBC, 8 Mayıs 2013, Çeviri: İlker Yasin Keskin

_67454685_007671891-1Shakespeare’in serveti tiyatro kumpanyasından hisse satın alması yoluyla oluşmuştur ve bu, yazdıklarının nasıl kullanıldığı üzerinde ona daha fazla kontrol imkânı sağlamıştır. 

Dr. Bart van Es, Shakespeare’in yazarlık kariyerindeki dönüm noktasının bir tiyatro kumpanyasında hissedar haline geldiğinde gerçekleştiğini söylüyor.

Bu, Shakespeare’in kendi oyunları üzerinde diğer yazarlara göre daha fazla kontrole sahip olması demekti.

Dr. van Es “Bu durum Shakespeare’i oyun yazarlarını kullanan simsarların dünyasından ayrıştırdı.” diyor.

1594’de, Shakespeare Lord Chamberlain’ın Adamları kumpanyasından hisse satın aldı, ki bunu Dr. van Es “cesur bir karar” olarak tanımlıyor.

Oxford dil ve edebiyat fakültesinden Dr. van Es, bir Elizabethyen dönem yazarının bir tiyatro kumpanyasının mülkiyetinden hisse almasının eşi görülmemiş bir adım olduğunu ve bunun edebi çağdaşlarıyla karşılaştırıldığında Shakespeare’i “benzersiz bir konuma” yerleştirdiğini iddia ediyor.

Bu adım Shakespeare’i çok daha zenginleştirdi. Aynı zamanda ona kendi yazarlığı üzerinde daha fazla özgürlük imkanı sağladı ve yenilik yapmasına olanak verdi.

Kumpanya Adamı

Bu noktaya kadar Shakespeare, yazarlığını biraz oyunculukla destekleyen, servet sahiplerinin himayesine bağımlı olan ve eserinin başkalarınca yeniden yazımını ve uyarlanmasını onaylamak zorunda kalan bir “geleneksel oyun yazarı” olma yolundaydı diyor Dr. van Es.

Dr. van Es, tiyatro grubunun sekizde bir hissesini satın almak için Shakespeare’in muhtemelen borç aldığını fakat mali zamanlamasının dramatik zamanlaması kadar başarılı olduğunu söylüyor.

Elizabethyen tiyatro son derece karlı çıktı ve Shakespeare de bundan kar payı alabildi. “St Catherine’s College”‘in bir akademik üyesi olan Dr. van Es, böyle anlarda “servetler kazınılır” diyor.

_67471061_vanesBart Van Es Shakespeare’in Elizabethyen dönem yazarları arasında benzersiz bir konuma sahip olduğunu söylüyor.

Artık Shakespeare, açlıktan kıvranan bir yazar karikatürünü temsil etmiyor, mülk satın alabiliyor ve başkalarına borç para verebiliyordu.

Araştırması “Shakespeare in Company” [Kumpanyadaki Shakespeare] adlı bir kitap olarak basılan Dr. van Es, “bu durum yazarlığının yörüngesini değiştirdi”, diyor.

O kendi edebi sesini ve temalarını geliştirmek için mali güvenceye sahipti ve zengin hamilerin kaprislerini karşılamak üzere taviz vermek için sıraya girmek zorunda değildi artık.

Bir tiyatro grubuyla olan bu yakın ilişkisi, ona belirli favori aktörler için karakterler geliştirmesine olanak verdi. Böylece oyunlarının nasıl sahneleneceği üzerinde daha fazla sanatsal kontrolü oldu.

Dr. van Es, “Shakespeare derin ve özgün karakter yaratma konusunda ilk büyük oyun yazarı olarak bilinir ve ben bunu kumpanyasının önemli aktörleriyle ilişkisi sayesinde geliştirdiğini düşünüyorum.” diyor.

Ayrıca Dr. van Es şunu da belirtiyor, Elizabethyen çağdan günümüze kalan el yazması oyun metinleri, metinler üzerinde ne kadar oynandığını gösteriyor.

Bu durumu bir Hollywood filminin orijinal metinden çok farklı olabilmesine benzetiyor ve Shakespeare’in prodüksiyon sürecini denetleyebilme konusunda olağan dışı olduğunu söylüyor.

Onun tiyatrodaki mali hissesi, kibar aristokrat seyircisini etkilemesinin yanı sıra, halkın salona geri gelmesini sağlamak için oyunlarının herkesçe sevilmesini garantilemek zorunda oluşu anlamına da gelirdi.

“Geniş bir seyirci kitlesi için yazıyordu. Bir de saraydakiler için.” diyor Dr. van Es. Sonuç diyor;  onun oyunlarını da tanımlayan “ayak takımı-üst tabaka melezliğiydi”.

Dr. van Es, oyun yazarının hem sahnelerdeki hem de yönetim kurulundaki kariyerine yönelik bu yeni yaklaşımın Shakespeare’in çağdaşlarından ne kadar farklı olduğunu da gösterdiğini söylüyor.

“Kazançları ve hâkimiyeti konusunda Shakespeare gibisi yok” diyor.

Paylaş.

Yanıtla