İktidarlar ve Gergedanları

Pinterest LinkedIn Tumblr +

vecdisayar[Vecdi Sayar’ın Taraf gazetesinde yayınlanan İstanbul Tiyatro Festivali hakkındaki yazısının bir ksımını paylaşıyoruz.] İstanbul’da 19. Tiyatro Festivali de geride kaldı. Cannes ve ardından Erbil’deki film festivalleri nedeniyle pek az oyun izleyebildim bu yıl. İzleyebildiklerim arasında öne çıkan iki yapıta değinmek istiyorum. Metin, yönetim, sahne tasarımı ve oyunculukları ile bütüncül bir başarı çizgisine ulaşmış; yaşadığımız günlere ışık tutabilecek nitelikte oyunlardı bunlar.

İstanbul Devlet Tiyatrosu’nun sahnelediği “Hamlet Makinesi”, ünlü Alman yazar Heiner Müller’in, Shakespeare’in “Hamlet”inden yola çıkarak yazdığı çok önemli bir oyun. Adaletsizliğe başkaldırı temasını işleyen Müller, oyunun özünü çağdaş bir perspektiften yansıtıyordu. Yönetmen Ayşe Emel Mesçi de günümüz Türkiye’sine göndermelerle zenginleştirerek sahnelemişti oyunu. İktidarın zulmüne karşı çıkan onurlu bir insan olarak yorumlanan Hamlet’in çığlığı çağlar ötesinden günümüze, Gezi Direnişi’ne ulaşıyordu.

Tiyatro sanatının, iktidarlarca sevilmemesi boşuna değil. Her dönemde, güçlünün karşısında haklının yanında olmuş, buyurganların şiddetine karşı evrensel insanlık değerlerini savunmuştur. Ülkemizde de, 100 yıllık bir geçmişi olan tiyatro, her zaman seyircisini aydınlatmayı görev bilmiş, seyircisiyle güçlü bağlar kurmuştur. Oyuncu açısından çok zengin olan tiyatromuzda –ne yazık ki– özgün işler çıkaran, başarılarını sınırlarımız ötesine taşıyan yönetmenlerimizin sayısı fazla değil. Kadınların, bunlar arasında önemli bir yeri var.

Müge Gürman‘dan Ayşe Emel Mesçi’ye uzanan bu çizginin en önemli isimlerinden biri Şahika Tekand’dır. 25 yıl önce kurduğu Stüdyo Oyuncuları’nda birbirinden güzel işler ortaya koyan bir yönetmen ve oyuncudur Tekand. Kendine özgü bir biçem (stil) yaratabilen nadir yönetmenlerimizden biridir.

Yazının tamamına ulaşmak için tıklayınız.

Taraf

Paylaş.

Yanıtla