Sumru Yavrucuk’tan Muhteşem Bir ‘Shirley Valentine’ Yorumu! 

Pinterest LinkedIn Tumblr +

Yaşam Kaya

Lewis Gilbert’in yönettiği 1989 yılı yapımı ‘Shirley Valentine’ filmi sinemada ilk kez izleyenlerle buluştuğunda modern kadının yaşamına dair büyük sansasyon yaratmıştı. Bir İngiliz kadının yalnız hayatını çarpıcı karelerle anlatan filmde aslında kadına dair birçok konu masaya yatırıldı. Filmin senaryosunu yazan Willy Russell o yıllardan günümüz kadın profilini öylesine keskin ifadelerle çizmiş ki, içinde bulunduğumuz çağda da pekala aynı sorunları görmek mümkün. Filmde anlatılan konuya baktığımız zaman yalnız dünyasının içine hapsolan ‘Shirley’i bir metafor olarak algılamamız lazım. Tebdil-i Mekân Prodüksiyon Tiyatrosu’nun çalışmalarıyla Sumru Yavrucuk’un tiyatroda hayat verdiği ‘Shirley’, tiyatrodan sinemaya aktarılan çarpıcı metinlerden birisi. Russell 1986 yılında kaleme aldığı konuyu tiyatro sahneleri için yazmış, ama kadının yalnızlığına dair yakaladığı evrensellikle sinema yönetmenlerinin dikkatlerini çekmişti. Evren Ercan’ın çevirisinde izleyeninin karşısına geçen oyun, Sumru Yavrucuk’un muhteşem ‘karakter oyuncusu’ özelliği ve yönetimsel başarısıyla ilk gösterimlerden itibaren sahnelerde fırtınalar estirmeye başladı.

Oyununun konusuna bakacak olursak eğer; 42 yaşında kendi olağan dünyasının içine hapsolan ‘Shirley Valentine’ kocasından yeteri kadar ilgi görmemekte, adeta yemek pişiren, evi temizleyip süpüren bir robota benzemektedir. Cinselliğini yaşamakta problem yaşayan orta yaştaki İngiliz kadın için yaşam belli noktalarda tıkanmış, yaşanılan ruhsal gerilimle beraber her şey büyük bir çaresizliğe gömülmüştür. ‘Shirley’ yalnızlığını evin içindeki duvarlarla sohbet ederek aşmak ister. Kendi kendisine çaresizce konuşur. Karşısında kocasını, kızını hayal eder, onlara içinde biriktirdiği tüm nefreti kusar. Hayalle gerçek arasında gidip gelirken arkadaşının daveti ile Türkiye’de bir tatil yapmanın planı içine girer. ‘Shirley, Bodrum’a gidecek, az da olsa bulunduğu ortamın dışına çıkacak, belki de hayatında ilk kez özgür kalarak rahat bir nefes alacaktır. Evden çıkıp tatile gittiğinde arkadaşıyla kararlaştırdıkları planları uygulayamaz, birbirinden farklı iki kadını Bodrum’da sürprizler beklemektedir.

Oyunun yazarı Willy Russell ‘Shirley’i Yunan adalarına tatil gönderirken, Evren Ercan çevirisinde konuyu Bodrum’da sonlandırmış. Sahnede 1989 yılında yazılan metni modern dünyaya uyarlama söz konusu. Mesela cep telefonlarının kullanımı, günümüz kadın profilinin alışveriş tutkusu, güncel olayların isimlerle konuda yer alması yerinde bir karar. Yönetmen Sumru Yavrucuk oyunu sahneleme aşamasında Yunan adaları yerine Bodrum’u tercih edip, ‘Shirley’ ile tipik Türk erkeği Adem’i buluşturması komediyi zirveye çıkarıyor. Zaten yazının girişinde söylediğimiz gibi ‘Shirley’ oyunda çok yönlü metafor. Siz hangi kültürdeki kadını anlatacaksınız olayları o ülkenin şartlarına göre yorumlayabilirsiniz. Yönetmenin bunu tercih etmiş olması gösterinin kalitesini kat be kat arttırmış.

Sumru Yavrucuk, Sahnedeki tek karakter ‘Shirley Valentine’i öylesine muhteşem canlandırıyor ki, insan olaylara bakarken konudaki her duyguyu rahatlıkla yakalayabiliyor. Yalnız, çaresiz, mutsuz bir kadını komediyle anlatmak, seyirciyi güldürdüğünüz noktada derin düşüncelere sokmak herkesin yapabileceği bir iş değil. İki perde boyunca temposundan ödün vermeyen oyuncu var karşımızda. Gösteride dikkat edilmesi gereken nokta, usta oyuncunun tek başına bütün karakterleri yüksek temponun içinde canlandırması. Bana kalırsa 2015-2016 tiyatro sezonunda Sumru Yavrucuk’un bu performansı çok konuşulacak. Oyunun üçüncü gösterimine denk gelmeme rağmen, sanki defalarca kez oynanmış gibi olaylar boyunca hiç hata yapmayan tek kişilik dev kadroyu sahnede izledik. Oyunu yönetip oynamak zor uğraştır, çünkü ne kadar çok projenin içinde yer alırsanız o denli hatalarınızı göremezsiniz. Sumru Yavrucuk’un hem yönetmen hem de oyuncu olarak ortaya koyduğu yenilikçi yaklaşım ‘Shirley’i sezonun dikkat çekici gösterilerden birisine dönüştürüyor.

Kocasıyla, ailesiyle yabancılaşmış bir kadının yalnızlığını anlatan ‘Shirley’, içinde yaşadığımız modern toplum eleştirisine kadar geniş açılardan bakış açıları sunuyor seyirciye. Muhteşem gösteriyi mutlaka ajandanıza not edin, pişman olmayacaksınız!

Lifeartsanat.com

 

Paylaş.

Yazarın bütün yazıları için: Yaşam Kaya

Yanıtla