Muhalefet Adına Neyi Yapmayalım?

Pinterest LinkedIn Tumblr +

Türkiye’de seçimler sonrasında yeni bir döneme girildi. Haziran seçimleri sonrasında, demokrasi güçlerinin başarısını bastırmak için 90’lı yılların otoriter devlet geleneği tekrar devreye girdi. Barış isteyen demokrasi güçlerine karşı çok yönlü bir savaş başlatıldı. Halka karşı uygulanan planlı terör saldırıları ve ana akım medyadaki ekonomik ve siyasi istikrarsızlık söylemleri sayesinde, korku toplumu yaratıldı. Böylesi bir atmosferde, iktidar partisi yüzde elli oranında oy alarak hükümeti kurabilecek çoğunluğu elde etmiş oldu. Fakat asıl kazananın iktidar partisi değil de Türk-İslam siyaseti olduğunun altını çizmek gerekiyor.

Seçim sonuçları karşısındaki tepkilerden en dikkat çekenleri ise şöyle toparlanabilir: Sanatçıların da içinde olduğu bir kesimin, “bu ülkeyi terk etmek lazım, artık bu ülkede yaşanmaz” şeklinde söylem geliştirdiği, bir kesimin de “hatalarımızdan ders çıkararak, muhalefeti yeniden güçlendirmeliyiz” şeklinde düşündüğü söylenebilir. Tabii Paris’teki son saldırıların dünyada artık sorunlardan uzak bir “adanın” bulunmadığını göstermesini de belirtmek gerekiyor.

Peki, bu tartışmaların kültür sanat alanında yansımaları nasıl olacak?  Kültür ve sanat alanında Türk-İslam otoriterliği sansürcü, cinsiyetçi, neo-liberal saldırgan politikalarını acaba ne ölçüde artıracak?  Acaba yeni dönemde, “kişiye ve salt iktidar partisine karşı” konumlanan muhalefet anlayışı kırılıp, Türkiye’deki büyük resmi gören yeni bir muhalefet şekillenebilecek mi? Acaba sanatçılar yaşanan hak kayıplarına karşı samimi ve halkçı bir bakış açısıyla bir araya gelebilecek mi? Oluşan yeni muhalefet biçimleri uzun erimli, taban çalışmasına dayanan ve entelektüel-işçilik yapılan bir formda mı olacak, yoksa dostlar alışverişte görsün şeklinde mi?

Ya da bu soruları yapılan yanlışlardan yola çıkarak soralım. Muhalefet adına neyi yapmayalım? Neyi yapmaktan vazgeçelim! Neyi yapmadığımızda daha başarılı olabileceğimizi hayal edelim.

İşte bu sorulara verilecek yanıtlar muhalefetin Türk İslam saldırısını nasıl göğüsleyeceğini yahut bu saldırıdan ne kadar zarar göreceğini belirleyecek.

Paylaş.

Yazarın bütün yazıları için: EDİTÖR

Yanıtla