Kibritçi Kız’ın Anımsattıkları

Pinterest LinkedIn Tumblr +

KibritCiKizMuzikaliAfis2015

İnsanoğlu sürekli evreni, dünyayı ve kendini tanımaya, bilmeye çalışıyor. Yansız davranmasına pek olanak yok. Ancak, çoğunluğu oluşturan grubun normal sayılmasının, insanoğluna vurulan en büyük pranga olduğunu keşfettiğinden bu yana, edebiyata -sanata sarıldı. Çocuklar için üretmek ise kendini iyi hissettiriyor insana. ‘Güven‘  işin temeli. Bir insanın kendine güvenmesi, çocukluğunda çevresine duyduğu güvenle başlamaz mı?

Kibritçi Kız Müzikali de, ‘günaydın pencereler, günaydın bacalar…., günaydın sanatın gücüne inananlar….., günaydın komşular; günaydın dostlar, yeni güne umutla başlayanlar….. hepinize kolaylıklar, diye selamlıyor bizi: Sanat Meydanı’nın serçeleriyle açılan sahneden içimize oluk oluk akıyor neşe.a

‘Ne olursa olsun, umudumuz yitmesin, günümüz aydın olsun, neşemiz hiç bitmesin’, diyen serçeler, şarkılarına devam ediyor. Kibritçi Kız’ın yaşadıklarına tanıklık edip anlatacaklarını söylüyorlar.

Salon çocuk dolu ve hepimizin yüzünde gülümseme…

Sanat meydanındaki esnaflar birbirlerini selamlıyor müzikle. İşte Kuklacı Abla yaptığı kuklayı o kadar sevmiş o kadar sevmiş ki adına Sanço koyduğu kuklası canlanıvermiş; ‘Aklım başımda, kalbim yerinde’ diye şarkı söylüyor.

‘Bir şarkı söyler gibi yaşamak’, sözlerini içime çektim oyun boyunca; müziklerini yapan ve piyanoyu çalan Dr. Nedim Yıldız’a gönlümün alkışlarını sundum.

Okuldan arta kalan zamanlarında ailesine destek olmak için çalışan Kibritçi Kız’ın ‘güzel kokan, çakar çakmaz hemen yanan’,  kibritlerini satın alan Sanat Meydanı esnafı, izleyici çocukları âdeta büyüledi. Sahnenin her karesinde görsel şölen sunan oyuncular, kostümleri, şarkıları ve performanslarıyla gönül köprüsü oldu hepimize.

Öyle ki, bağlamayla Gezgin Türküsü söylenirken biraz ileride oturan çocuğun, annesine ‘’bu dükkânlar niye boş? Dükkâncılar birazdan mı gelecek”, diyen sabırsız seslenişini duydum.

Hokus Pokus Bölümü’nde Sermet Erkin’i izlemek çocukluğuma taşıdı beni; bunun için teşekkürler…

İnsan zekâsının oyunu olan illüzyonla tanıştırıyor çocukları, değerli sanatçı Sermet Erkin; sihir olmadığını, özellikle üstüne basa basa söylüyor. Sopadan Danimarka bayrağını çıkararak veda ettiği sahne, yıkılıyor minik ellerin alkışlarından… Teşekkürler Andersen’e. Yine yaptı  yapacağını!..

Ve Danimarka’nın o soğuk kış günlerinde yeni yıla giriyoruz: Kar yağıyor… Gelen geçenin acelesi var… Kimi randevusuna,  kimi yemeğe yetişmek ister…

Küçük Kibritçi Kız, azimle kibrit satmak arzusundadır ki aklına koyduğu çam ağacını satın alacak, evdekileri sevindirecek. Fakat heyhat!..

Rüzgâr yapışıyor ellerine, parmakları soğuktan şişiyor, akordeon sesi, Kibritçi Kız’ın sesi, gittikçe cılızlaşıyor, meydan üşüyor, ses üşüyor…; kaldırımın kenarında büzüşüp uykuya dalan minik Kibritçi Kız’ın rüyası alıp götürüyor bizi. Teşekkürler Hasan Erkek, teşekkürler Zorlu Çocuk Tiyatrosu, teşekkürler çalışma ekibi ve teknik ekip…

Rüyası, sadece kendi hayallerine ait değildi küçük kızın. Kırmızı pabuçları ve kabarık kırmızı elbisesiyle kendi hayallerini tüm sevdiklerinin düşleriyle çoğaltıyordu.

6 dakika bize  düş gördürdü Kibritçi Kız Müzikâli:

Yeni yıl coşkusunu gönül havuzumuza akıttı;

Kukla Sanço, kıpırdayan bir ete dönüşüp canlandı;

Patron eğitildi, babayı işe aldı;

Kibritçi Kız kendini okuluna verdi, büyük bir müzisyen oldu.

Çünkü hala sokaklarda hâlâ mendil-kalem satan çocuklar var: “Hangisi güzel değil ki? Hangisi içten değil ki? Yoksulluğu yenmek ellerimizde… Çocukları korumak ellerinizde…”

Teşekkürler Hasan Erkek, teşekkürler Zorlu Çocuk Tiyatrosu,  teşekkürler yapımcı Mehmet Zorlu Vakfı; teşekkürler koreograf Prof. Aydın Teker,  teşekkürler sahne ve ışık tasarımı için Nurullah Tuncer, teşekkürler hayran bırakan kostümler için Şirin Dağtekin Yenen,  teşekkürler pedagog Doç. Dr. Serap Erdoğan,  proje danışmanı Bayhan Büyükyıldız, dönem makyajı için Derya Ergün, gönüllerini veren yönetmen yardımcıları, oyuncular, sahne amiri Anıl Çıggın, fotoğraf sanatçısı Derya Kılıç ve yapım sorumlusu-dramatist Zeynep Erkek’e teşekkürler.

ESRA ALKAN 2016 NİSAN

Paylaş.

Yanıtla