Rolleri İçin İşaret Dili Eğitimi Almışlar

Pinterest LinkedIn Tumblr +

kabileler[İlker Gezici’nin Sabah’ta yayımlanan yazısının bir bölümünü okuyucularımızla paylaşıyoruz.]

İletişimsizlik, aile ve aşk üçgeni etrafında şekillenen ‘Kabileler’ adlı oyunda; ‘Billy’nin, kendisi gibi sağır ve dilsiz bir kadına aşık olmasıyla hayatının nasıl değiştiği anlatılıyor. Altı ayda hazırlanan ‘Kabileler’in başrol oyuncuları, işaret dili eğitimi de almış.

20 Ocak’ta perdelerini açmasına rağmen kısa zamanda adından çok söz ettiren ‘Kabileler’ adlı oyunu nihayet izleme imkanı bulabildim. Kurulduğu yıldan beri her sezon iddialı oyunlar sahneye koyan İkincikat Tiyatro’nun 2016 model oyunu ‘Kabileler’; 2010’da Nina Raine’in yazdığı ve İngiltere, Amerika ve birçok ülkede büyük yankı uyandıran ödüllü oyun ‘Tribes’tan uyarlanmış. Eseri dilimize, aynı zamanda oyunda da rol alan Haydar Köyel çevirmiş. Sami Berat Marçalı’nın yönettiği oyunda; İbrahim Halaçoğlu, Ayşe Lebriz Berkem, Gülce Oral, Barış Gönenen ve Tuğçe Altuğ rol alıyor. Özellikle oyunda sağır ve dilsiz ‘Billy’ karakterine hayat veren Barış Gönenen’in performansı herkesin dilinde. Hakikaten söylendiği kadar da var; Gönenen, bu zor rolün altından hakkıyla kalkıyor ve rolü fırsata çeviriyor. Nevi şahsına münhasır beş kişilik bir ailenin gündelik yaşamına tanık olduğumuz oyun; bir şeyler söylemek ya da haklı olduğumuzu ispat etmek için konuşmak zorunda olmadığımızı hatırlatırken, aile bireyleri arasındaki iletişimsizliğe vurgu yapıyor. ‘Billy’ sağır ama dudak okumayı biliyor. Böylelikle işaret diline ihtiyaç duymadan her denileni kavrama yeteneğine sahip. Kitaplarla dolu bir kütüphanesi var. ‘Billy’, her üyesinin piyano çalabildiği, akşam yemeklerinde opera muhabbetlerinin yapıldığı entelektüel ailesinin içinde, sessizce varlığını sürdürmeye çalışıyor. Ne kitap yazan annesinin, ne de kendisiyle birlikte iki kardeşini sürekli eleştiren babasının umrunda. Bir tek abisi ‘Daniel’ (İbrahim Halaçoğlu) onu kaybetmemek için mücadele ediyor. Gülce Oral’ın canlandırdığı, opera şarkıcısı olma hayali kuran ‘Ruth’ da oyunun renkli karakterlerinden.

MARIA CALLAS ARYALARI

Oyunda herkes kendi derdinde ve gerçekten büyük bir kakafoni var. Kimsenin kimseyi dinlemediği, aslında herkesin sağır gibi olduğu bir ortam var. ‘Billy’nin bu zor yaşamı sağır bir ailede doğmuş, kendisi de yavaş yavaş sağırlaşmakta olan ‘Sylvia’ ile tanışmasıyla değişiyor. ‘Slyvia’ rolünü de Tuğçe Altuğ başarıyla canlandırıyor. ‘Slyvia’, ‘Billy’ye ailesinin öğretmediği işaret dilini öğretiyor. Onların işaret diliyle ne konuştukları üst yazıyla veriliyor. ‘Billy’nin, ‘Slyvia’yı eve getirmesi ve evde değişen masa düzeni, ikisinin kendi aralarında oluşturdukları dil ve yaşadıkları aşk, ‘Billy’nin ailesini rahatsız ediyor. Çünkü bu kez onlar ‘Billy’ ile iletişime geçemiyorlar. Oyundaki büyük masa, aile içindeki iletişimsizliği çok iyi yansıtıyor. Maria Callas aryaları ise oyuna ayrı bir renk katıyor.

Devamı için tıklayınız.

Sabah

Paylaş.

Yorumlar kapatıldı.