Füsun Demirel’den Dario Fo’ya: İtalya’dan Konuşmak Kolay:)

Pinterest LinkedIn Tumblr +

fusundemirelÖzlem Akarsu Çelik’in gazeteduvar.com.tr’de yayınlanan Füsun Demirel ile röportajını yayınlıyoruz.

Devlet Tiyatroları’nın oyunlarını oynamama kararına “İkinci bir Nobel kazanmış gibiyim” sözleriyle tepki gösteren İtalyan yazar Dario Fo’ya, oyunlarını çeviren 30 yıllık arkadaşı Füsun Demirel’den esprili bir yanıt geldi. Demirel, “İtalya’da konuşmak kolay! Ben kendimi o kadar özgür hissetmiyorum”dedi.

Devlet Tiyatroları (DT)’nın sadece yerli oyunları sahneleme kararıyla yasaklılar listesine giren Nobel edebiyat ödüllü İtalyan yazar Dario Fo, “Onur duyuyorum. Bu benim için ikinci bir Nobel ödülü kazanmak gibi” yorumunu yaptı. İngiliz Times gazetesine konuşan Fo’nun açıklamasını, İtalyanca’dan yaptığı çevirilerle ünlü yazarın Türkiye’de tanınmasını sağlayan oyuncu, çevirmen Füsun Demirel’e sorduk. “Tam da Dario Fo’ya yakışır bir cevap, çok hoşuma gitti” diyen Demirel, sözlerine gülerek şöyle devam etti, “Dario Fo için İtalya’da konuşmak kolay ama ben onun kadar özgür hissetmiyorum kendimi.”

‘SÖYLENECEK ÇOK SÖZ VAR DA…’
Mart ayında Cumhuriyet gazetesine verdiği röportajda, “Oynamak istediğiniz bir rol kaldı mı?” sorusuna, “Çok var. Mesela o dağlardaki gerilla kızları oynamayı çok istedim” diyen ve sosyal medyada adeta linç edilen sanatçı, oyuncusu olduğu dizinin kadrosundan atv yönetimince çıkartılmıştı. Sanatçı, geçen sezon, Aşk Dersleri adlı oyunla bir kez daha gündeme geldi. Füsun Demirel’in, Dario Fo ve Franca Rame’nin oyunu, “Seks? Eh, hayır demem!”den uyarladığı “Aşk Dersleri” mayıs ayında İskenderun Kaymakamlığı’nın emriyle polis tarafından kayda alınmıştı.

Duvar’ın soruları ve sanatçı Füsun Demirel’in verdiği yanıtlar şöyle:

Dario Fo’nun son açıklamasını nasıl buldunuz? 
Dario Fo için İtalya’dan konuşmak kolay (gülüyor). Ben kendimi onun kadar özgür hissetmiyorum.
 
Dario Fo’dan Devlet Tiyatroları’na tepki

DT’nin yabancı yazarların oyunlarını sahnelemeyeceği tartışmasını siz nasıl değerlendiriyorsunuz?

Bu meselenin doğruluğundan yüzde yüz emin olamadık aslında. Sanıyorum başlangıç sezonu yerli yazarlarla yapılacak. Ancak çok uzun zaman yerli yazarlarla gidilebileceğini düşünmüyorum. Mutlaka telif, yabancı eserlerle devam ederler diye iyi niyet besliyorum.
 
Dario Fo ile arkadaş olduğunuzu biliyoruz. Soruyor mu Türkiye’de neler olup bittiğini?
En son benim yaşadığım olay nedeniyle uzun uzun konuştuk. Çok üzüldü. Bana bunun bir barbarlık olduğunu ifade etmişti. Bir İtalyan aydını olarak nasıl bir katkıda bulunacağını sormuştu. Türkiye ile her zaman yakından ilgilendiler. 1997 yılında Nobel Edebiyat Ödülü’nü alırken Sivas’ta yakılarak öldürülen aydınlarımızı anmıştı konuşmasında. Ressamdır Dario Fo aynı zamanda. Sivas’ı resmetmişti zaten. Yaşadığımız tüm süreçleri 30 yıldır onunla paylaştık.

Fo’yu Türkiye’de tiyatro izleyicisi sizin oyunlarınızla tanıdı. Nasıldı gördüğü ilgi?
30 yıla yakındır Dario Fo çeviriyorum. Devlet Tiyatroları en çok Fo eseri oynayan kurum oldu bugüne kadar. ‘Bir Anarşist’in Kaza Sonucu Ölümü’ 90’lı yıllarda 7 yıl boyunca oynadı.

Dario Fo kendi oyunlarının Devlet Tiyatroları’nda gördüğü ilginin nedenini merak ediyor muydu?
Eskiden, “Devlet Tiyatroları’nda benim oyunum bu kadar çok nasıl oynanıyor” diye şaşırırdı. “Allah Allah sizin devlet ne zaman sosyalist oldu?” dedi bir kez bana. Ben de açıklıyordum. Devletin sosyalist olmadığını ancak Devlet Tiyatroları’nda demokrat, aydın insanların var olduğunu, oyunlarının bu yüzden oynandığını söylüyordum. Ben böyle söyleyince mutlu oluyordu, umutlanıyordu. Sadece Fo eserleri için değil pek çok eser için aslında üzüntüyle karşıladım bu kararı çünkü kurum tiyatroları, bilet ücretleri çok düşük olduğu için en fazla seyirciye ulaşan tiyatrolardır. Bu bu oyunların ne kadar çok seyirciye ulaşırsa o kadar iyidir düşüncesiyle kurumlarda oynanmasını hep tasvip ettik.
Şehir Tiyatroları’nda işten atılan 20 oyuncudan 11’i geri çağrıldı

‘Devlet Tiyatroları Genel Müdürü’nün imzasıyla yapılan açıklamada, “Milli manevi duyguları pekiştirmek için hümanist vatan milliyetçisi sanatçılar olarak…sadece yerli oyunlarla sahnelerimizi açıyoruz”denildi.  ‘Hümanist vatan milliyetçisi sanatçı’ ne demek? 
Bu ülkede kişilerin neyi neye göre açıkladıkları konusunda artık mantığımı kullanamıyorum. Kim vatansever, kim vatan haini, kim hümanist kim değil?.. Bir kavram karmaşası yaşanıyor zaten. Böyle bir açıklama yapmışlar, bunu gerekçelendirmek durumunda kalmışlar. Aslında ciddiye de almıyorum bu açıklamaları. Aslında söylenecek çok şey var ama ben Dario Fo gibi özgür hissetmiyorum kendimi.

Geçen sezon oynadığınız ‘Aşk Dersleri’, İskenderun’da polis tarafından kayda alınmıştı. Bu sezon da böyle olaylarla karşılaşacağınızdan yana endişeli misiniz? 
Son olarak haziranda oynamıştım. Ekim’de başlayacağız tekrar. Başladıktan sonra hep birlikte göreceğiz, bakalım ne olacak!
Paylaş.

Yorumlar kapatıldı.