Yılmaz Gruda Çivi Kabare Tiyatrosu’nu Kurdu

Pinterest LinkedIn Tumblr +

Ekin Türkantos’un HT Pazar’da yayınlanan Yılmaz Gruda söyleşisini paylaşıyoruz.

88 yaşındaki Yılmaz Gruda, 73 yıllık oyunculuk serüvenini bu yıl kurduğu ‘Çivi Kabare Tiyatrosu’ ile taçlandırdı. Kabare kültürünü yeniden var etmek üzere kolları sıvayan Gruda, “Biz Bize Benzeriz” adıyla oyunlaştırdığı skeçlerini hazırladı, galası yapıldı ve yeni sezonda izleyiciyle buluşmaya hazır. Aynı zamanda Beylikdüzü Belediyesi Tiyatrosu’nu yöneten usta sanatçı, genç oyuncularla birlikte çağımızın en büyük sorunlarını sahneye taşıdı. Projenin en önemli bir başka özelliği de üç kuşak Gruda’ları aynı projede buluşturması. Oyunu yazan ve sahneye koyan Yılmaz Gruda, genel sanat yönetmeni Elvan Gruda ve oyuncu Emre Gruda…

Çivi Kabare Tiyatrosu’nu kurdunuz ve yeni sezona oyununuz ‘Biz Bize Benzeriz’ bile hazır.

Güzel bir çalışma içindeyiz, çok mutluyum. 70 yıldır bu işin içindeyim. 100’ü aşkın piyes koydum, 100’ü aşkın oyunda, 50’ye yakın dizide oynadım. Bunların arasında en idealim olan geleneksel Türk tiyatrosu, ortaoyunu, meddah ki ilk kez 1958’de sergiledim. Yeniden ortaoyununu getirdim. Birçok ilki gerçekleştirdim. En çok sevdiğim yazarlardan biri olan Çehov’un 9 oyununu, 18 öyküsünü tercüme ettim, uyguladım. 70 yıl içinde en sevdiğim, gelenekselin yanı sıra kabare tiyatrosu. Bunu Haldun Taner memlekete getirdiğinde, bu çerçeve içinde dönüp duruyordum. Bir araya geldik, Devekuşu Kabare’ye ‘Biz Bize Benzeriz’ ile kendi metnim, rejisörlüğümle girdim. Birtakım şartlar nedeniyle Haldun ile yollar ayrıldı. Ama hep içimde ukde kaldı. Ankara’da Çuvaldız Kabare’yi kurdum. Mütemadiyen bu kabareyi ihya etmek, yeniden sahnelemek vardı. Bana göre içine bir iki tane dramatik çizgi koyduğunuzda Türk tiyatro tavrı ortaya çıkar. Halkımızın da çok sevdiği, o seyirlik oyunların yer aldığı bu tür çerçevede Türk tiyatrosu yeniden yaratılabilir. Bunca yıl sonra kabareyi yeniden sahneleyelim, var edelim dedim. Eksik olmasın Kerem Alışık ki babasıyla, amcası Attila İlhan ile oynadık, keza annesi Çolpan’la da bir hayli oyunda bir arada olduk. Kerem maddi, manevi yardımlarda bulundu. Kabare bir konuda memleketin zaaflarını vurgulamak. Ama nutuk çekerek değil, ima ederek. Bunu ‘Biz Bize Benzeriz’ başlığı altında ülkemizdeki 10 tane problemin altını çiziyoruz.

‘MEMLEKETİ İYİ TANIMAK, GAZETELERİ İYİ OKUMAK LAZIM’

Hangi konular olacak?

Son zamanlarda adeta bir uzvumuz haline gelen cep telefonu, futbol, evlilik programlarının yerine gelen polis hafiyeleri… Her türlü sorunsalı ele alan 10 tane skeç yazdım. Kabare, Batı’dan gelme, Fransa’da ve 1900’lerde Almanya’da görülmüş. Bir adam oyun sahneye koymuş, kimse gelip gitmiyor. Bir araştırıyor ki insanlar barda. Adam durumu çakıyor, ikisini birleştiriyor. Aynı şeyi Haldun getirdi. Biz kabareyi ortaoyunu ile birleştirdik. 10 tane oyuncumuz var, onlara da müthiş yaratıcılık getiren bir yapı. Çivi Kabare Tiyatrosu, çalgılı, şarkılı, danslı…

Sizce kabare tiyatrosu Türkiye’de neden ele alınmadı?

Buna bir background lazım. Psikoloji, sosyoloji, memleketi iyi tanımak, gazeteleri iyi okumak ve birikim lazım. Sadece politik değil bilimsel disiplinlerle donanmış olmayı da gerektiriyor. Mutlaka müziği bilmek lazım, klasiği, rock’ı… Tiyatronun varlığı da biraz muhalefettir. Çünkü senin zaaflarını gösterir. Şu veya bu biçimde bir ayna. Hesap sorar, tiyatro bunun için var. Şimdi çok fazla tiyatro var, merdiven altında var, tavan arasında var. Tiyatroyla bir şey yapmak istiyorlar, güzel fikir. Neyi söyleyeceğinizi biliyorsunuz ama nasıl söyleyeceğiniz önemli. Maalesef bu konudaki birikimler az. O bakımdan bir türlü tekrarlanamadı.

Söyleşinin devamı için tıklayın

Habertürk

Paylaş.

Yanıtla