Ödenmeyecek Ödemiyoruz!

Pinterest LinkedIn Tumblr +

“Ama dikkat edin, yavaş yavaş önce dizlerimizin üstünde durup, sonra ayaklarımızın üstüne kalkabiliriz. Ve sizi uyarırız: Ayaklarımızın üstüne kalkınca da sonuç almasını biliriz!” O akşam İstanbul Haldun Taner Sahnesi günü bu sözlerle kapattı. Sahnedekilerin hepsi SES Aksaray Şubesi’ne üye sağlık emekçileriydi. İtalyan Yazar Dario Fo’nun Ödenmeyecek, Ödemiyoruz adlı oyununu sahnelediler. Oyunculardan Barış Sönmez’in “Sendikalara inanıyorum ama kendimiz yönetimdeyken… Onların mücadelemizi yeraltına gömdüğü, emeğimizi ucuza sattığı bir sendika istemiyorum” derkenki yüz ifadesi, sadece oynamıyorlar, aynı zamanda yaşıyorlar duygusu uyandırıyordu.

SES Aksaray Şubesi üyelerinin aylar süren çabası sonucu hazırladıkları oyun, cuma günü Hayat Televizyonu izleyicileri için sahnelendi. Yönetmenliğini Ümit Aygül’ün yaptığı, ‘Ödenmeyecek Ödemiyoruz’ adlı oyun, izleyenleri bir taraftan kahkahalara boğarken bir taraftan da düşündürdü.

Varoşlarda, açlık içinde yaşam mücadelesi veren; reklam dünyasının çılgın tüketiciliğine karşı durmaya çalışan, fabrikada patronun sınırsız sömürüsüne karşı sendika mücadelesinin önemini anlatan, yeri geldiğinde sağlık sistemindeki sıkıntıları vurgulayan bir oyun Ödemeyecek Ödemiyoruz.

SAĞLIK EMEKÇİLERİ OYNUYOR

SES Tiyatro Topluluğu bir araya gelerek -belki de günümüzde hâlâ aynı sıkıntıların yaşandığından yola çıkarak- bu oyunu izleyenlerle buluşturdu. Emek veren bütün oyuncular, yukarıda anlatılanları izleyenlere yaşatırken, gözümüze gözümüze sokmuyor. Yani oyun kör bir propaganda içinde değil. İzleyici, bir sahnede ‘Evet ya haklılar, aynı sorunu biz de yaşıyoruz’ diyebiliyor, ikinci sahnede ise kahkahalara boğuluyor.

Günümüzde tiyatro yapmak zor. Hele tiyatro yapmak isteyenler sağlık emekçileriyse bu daha da zor. Yoğun mesailer, gün içindeki koşuşturma, gece nöbetleri derken, sağlıkçıların çoğu zaman evlerine gidecek takati bile kalmıyor. SES Aksaray Şubesi Tiyatro Topluluğu’nun, yoğun sendikal çalışmaları da bunlara eklenince, küçük bir oyun bile çıkarmak bir mucizeye dönüşebiliyor.

Tiyatro sahnesinde dağıtılan broşürde, provaların, kimi zaman yönetim kurulu toplantısıyla çakıştığı için sessizce yapıldığı yazıyor. Oyunu sergileyecek sahne bile bulamamaktan bahsediyorlar. İşte bütün bu zorluklar, yoğun emek, çaba birleşince güzel bir oyun ortaya çıkmış. İlk gösterim olduğu için eksiklikler yok değil. Ancak ilerleyen zamanlarda bu eksikliklerin de giderilebileceği, oynayan kişilerin azmi gözlemlenince görülüyor. Oyuncular da böyle düşünmüş olmalılar ki, oyun arasında oyununa yönelik eleştiriler-beğeniler konusunda anket dağıttılar.

OYUNA GELİNCE

Oyunun yönetmeni Ümit Aygül, oyunun konusunu “İtalyan yazar, büyük usta Dario Fo, 1970’li yıllarda Torino’da grev yapan işçilerin durumuna, sendikaların kayıtsız kalması üzerine yazdığı bu oyunda, bir taraftan acımasız kapitalizmi sorgularken bir taraftan da sendikaları aymaz işçileri ve halkı sorgulamakta” diye özetliyor.

Oyun, 1970’lerin İtalya’sı üzerinden günümüzde de yaşanan sıkıntıları tatlı bir dille anlatıyor. Fabrikalardaki çalışma koşulları, bu koşullara karşı grev yapan işçilerin sıkıntıları, büyük plazaların içindeki alışveriş çılgınlığı, ekonomik kriz, erkek egemen sitemdeki kadının yeri…

Ödenmeyecek Ödemiyoruz, çıkış yolu olarak da birlikteliği ortaya koyuyor. “İnanın tek ciddi reform, halkın düşünmeye başlamasıdır” repliğinde olduğu gibi: “Kendileri adına hesaplaşmalarıdır. Halkın yetkinleşmeye başlamasına güven verecek, sabırla, sorumluluk duygusuyla, hoşgörüyle, otokontrol ve oto disipline…bu pislikten hepsi temizlenecek…” Oyun, kurtuluşun insanların aydınlanmasıyla, bilinçlenmesiyle olacağını savunuyor.

İLK GÖSTERİM HAYAT İZLEYİCİSİNE…

Oyun ortaya çıkana kadar, kostümlerden dekora, oyuncuların provalarından diksiyon derslerine, maddi olanak yaratmaktan prova yapılacak alanlara kadar kolektif bir çalışma ortaya koyulmuş ve ilk oyun Hayat Televizyonu izleyicileriyle paylaşılmış. Belki de onları ilk olarak Hayat Televizyonu izleyicilerinin karşısına çıkaran, televizyonun çıkış aşamasıyla oyunun çıkış aşamasının benzerliğidir. (İstanbul/EVRENSEL)

Çağrı Sarı

Evrensel

Paylaş.

Yorumlar kapatıldı.