Hilmi Zafer Şahin, İstanbul Şehir Tiyatroları’nın yeni Genel Sanat Yönetmeni. Şehir Tiyatroları’nda yeni oluşturulan edebi kurula belediyeden iki üyenin alınacak olması sanatçıların tepkisine neden olmuşken, o böyle bir ortamda görevi devraldı. Dolayısı ile gözler ona çevirildi. Kimdi Hilmi Zafer Şahin, tiyatrocular meydanlara çıkmışken o neden bu görevi kabul etmişti. ‘Görev bana tevdi edildiğinde hiç tereddüt etmeden kabul ettim, kafamda oluşan yüzlerce soru işareti ise, belediyecilerle, edebi kurul ile ilgili değil, Şehir Tiyatroları için yapılabileceklerle ilgiliydi’ diyor. Görevinin zorluğu konusunda, “Genel Sanat Yönetmeni olduğumda tüm arkadaşlarım bana ‘ateşten gömlek giydin’ dediler. Herkes kurumun dışından birinin atanacağını sanıyordu. Ama benim atanmam içlerine su serpti. Yalnız yönetmelikle ilgili endişeleri devam ediyor. Arkadaşlarımın protestolarını tartışır durumda olmam asla. Herkes kendi görüşünü istediği mecrada dile getirmekte özgürdür. Bu tiyatronun içinde kalarak da olur, yürüyüş yaparak da. Ben ise onlara ‘Çalışacağız ve göreceğiz, önyargıya kapılmamalı’ diyorum. Yaşamadan, görmeden tanımlamalarda bulunmak istemiyorum. Gündelik pratik içerisinde bunları göreceğiz. Oyun oynama çabasında bir yerde tekliyor muyuz, teklemiyor muyuz? Bunu göreceğiz. Önümüzdeki yıl bu pratiğin gözlendiği en önemli yıl olacak’ şeklinde konuşuyor. Hilmi Zafer Şahin, az ve öz konuşan biri. Sancılı bir süreçten geçildiğinin farkında fakat bu sürecin işleyip işlemeyeceğini ‘Çalışacağız ve hep birlikte göreceğiz. Sonuçta dondurulmuş, değiştirilemez bir yönetmelik olacak diye bir şey yok. Yönetim Kurulu üyeleri aklı selimle oturur konuşur. Birşeyler işlemeyecek gibi olursa düzeltme yoluna gidilir’ diyor. Söylediği bir şey daha var Şahin’in “Şehir Tiyatroları milletin malıdır. 98 yıllık dev bir kurumdur ve bu kurumun salıncağında, gölgesinde toplumun tüm kesimlerine yer vardır. Bu sahne hepimize yeter.” Şahin’e göre yönetimsel sorunlar zamanla ve teknik çalışmalarla aşılabilir ama aslolan, seçilen oyunlarla toplumun tüm kesimlerini kucaklayabilmekte.
Nazım da bizim Necip Fazıl da…
Şahin, “‘Tiyatro tüm seyirci için yapılır ve oyunlar seçilirken bunu falanca kesime oynayalım, şunu filanca kesime oynayalım gibi bir yaklaşım içinde olamayız” diyor ve ekliyor “Solcuları memnun etmek için Nazım Hikmet’in oyunu varsa, karşısına bir de Necip Fazıl koyalım, sağcılar da memnun olsun gibi bir yaklaşımı doğru bulmam. Sanat bölücü değil, bütünleştiricidir. Her iki yazarımız da bu toplumun içinden çıkmış olan insanlar. Bunları ülkemizin bir bütün değeri olarak düşünmeliyiz.” Çiçeği burnunda Genel Sanat Yönetmeni Şahin sözlerine şöyle devam ediyor: “Büyükşehir’in sanatçılara ‘Siz tiyatro yapmayın’ dediği falan yok. Tam tersine ‘yapın’ diyor. Yeni yeni salonlar kazandırıyor Şehir Tiyatroları’na. Biz sanatçılar olarak, sansüre ve müdahaleye her zaman karşı olduk ve olmaya devam edeceğiz. Ancak bu sahne, dramatik değer taşıyan bütün metinlere kucak açacak kadar geniştir. Zaten bunu yapmak kurumsal görevimiz. Şimdi önyargıları bir tarafa bırakıp çalışma zamanı. Yeni yönetmeliğin işleyip işlemediğini birlikte yol alarak göreceğiz.”
24 yıldır Şehir Tiyatroları’nın içinde
HİLMİ Zafer Şahin 1958 Antalya doğumlu. 1982’de İzmir 9 Eylül Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Tiyatro Bölümü’nden mezun oldu. 18 Nisan 1988’de girdiği Şehir Tiyatroları’nda 24 yıl sonra, yine bir Nisan ayında, en tepedeki isim oldu. Tiyatronun pek çok biriminde görev aldı. Tiyatro Araştırmaları Laboratuvarı’nda araştırmacı-dramaturg olarak çalıştı. Genel Sanat Yönetmeni yardımcılığı, Yönetim Kurulu üyeliği yaptı.
Bedir Acar
