[Agos Gazetesi’nden Lusyen Kopar’ın Karşı Sanat Tiyatro ekibinden Ertürk Erkek’le yaptığı söyleşiyi takipçilerimizle paylaşıyoruz]“displaced” oyunu, göçmenlerin, Rusya-Norveç arasında bulunan Storskog sınırından, iki kişinin bisiklet kullanarak geçmesini temel alan disiplinlerarası bir yerleştirme performansı. Göç meselesinden hareketle üretilen bu eserde yol, sınır, bağ, geçmiş, gelecek, umut, keder gibi kavramlar ele alınıyor ve William Saroyan’ın “İnsanın ülkesi neresidir?” sorusuna dikkat çekiliyor.
Ertürk Erkek’in yönettiği ”displaced” oyunu, William Saroyan’ın “İnsanlık Komedisi” kitabında yer alan bir pasajdan hareketle oluşturulmuş bir eser. Oyun, Ezgi Adanç ve Ertürk Erkek’in performansıyla sahneleniyor. 2023’te ekibin evimiz dediği Karşı Sanat’ta sergilenmeye başlayan “displaced”, birçok festivalde, şenlikte, kentte oynandı. Ankara’dan Eskişehir’e, Çanakkale’ye, Münih’e, Yerevan’a izleyici karşısına çıktı. Önümüzdeki sezon için çalışan ekipten Ertürk Erkek’le konuştuk.
Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi’nden mezuniyet tezinizden konuşarak başlayalım. Bize tezinizin konusunu ve neden bu tezi seçtiğinizi anlatabilir misiniz?
Barev! Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi GSE Modern Dans Bölümü’nde dersleri tamamladıktan sonra araya uzunca bir süre girdi ve sonrasında göç temalı bir çalışma yapmak istediğimi danışmanım Ozan Ömer Akgül ile paylaştım. Böylelikle “Dramaturji ve Dans Bağlamında Göç Kavramının Araştırılması” başlıklı bir tez sürecine girmiş oldum.
Sanırım 2016’da karşılaştığım, göçmenlerin bisiklet kullanarak, Rusya-Norveç arasında bulunan Storskog sınırını geçmesini anlatan bir televizyon haberinden hareketle söz konusu tez/eser sürecine başladım.
“displaced” oyununda performans ve William Saroyan nasıl birbirine bağlandı?
Bu süreçte yaptığımız literatür taramasıyla vardığımız en önemli yerlerden biri William Saroyan oldu. Hem göç kavramını kendi eşsiz üslubuyla ele alması (Saroyanesk), hem de bisiklet ile yaşamı ve eserlerinde kurduğu bağ, Saroyan ile bizi yaklaştırmaya yaradı. “İnsanlık Komedisi” eserinde sorduğu “İnsanın ülkesi neresidir?” ile başlayan değerli sorulardan oluşan bir bölümü eserimize dahil etmeye karar verdik. Bu kısım aynı zamanda “Saroyan Ülkesi” adlı belgeselde de kullanıldı. Ancak bunu da hem kendi üslubumuzla hem de Saroyan’ın üslubuyla yapmak heyecan vericiydi.
Ermenice ve İngilizce seslendirilen oyunda, hiç bilmediğiniz bir dilde performans sergilemek nasıl bir duygu?
Tara Demircioğlu’nun Ermenice ve Yeğya Akgün’ün İngilizce seslendirmesi bize oyun boyunca eşlik ediyor. Bolca prova yaptığımız için deneyimimiz gelişti ve dilin ses boyutunda bizi ve sahneyi sardığını hissediyoruz genel olarak.(Söyleşinin devamını okumak için tıklayınız…)