Mikhail Baryshnikov, Willem Dafoe ile Tekrar Sahnede

Pinterest LinkedIn Tumblr +

Mimesis Çeviri / Mikhail Baryshnikov dünyanın en iyi bale dansçılarından biriydi. Bu sefer, Amerikalı yıldız Willem Dafoe ile birlikte absürd bir Rus romanından uyarlanan bir oyunla tekrar sahnede.

BBC News, 4 Temmuz 2013, Çeviri: Mesadet Sözmen

_68526480_theoldwomanrehearsals01creditluciejansch

Willem Dafoe (sol) ve Baryshnikov  The Old Woman’da

Mikhail Baryshnikov’u yaşınıza ve ilginize bağlı olarak, Nureyev ve Nijinsky ile aynı ayarda,  sahneye çıkan gelmiş geçmiş en muhteşem varlıklardan biri; ya da Sex and the City’nin Rus karakteri olarak hatırlayabilirsiniz.

Her halükarda onu, Manchester Palace Theatre’daki The Old Woman (Yaşlı Kadın) oyununda olduğu şekliyle -hayalet gibi beyaz bir yüz, ağız ve gözler siyahla belirginleştirilmiş ve saçı kalıp halinde boynuz gibi öne çıkıntılı- görmemişsinizdir. Tek rolde hem palyaço hem bir karikatür hem de bir gulyabani.

The Old Woman oyunu, kısa öykü yazarı Rus Daniil Kharms’ın bir öyküsünden adapte edildi. Öykü, bir yazar tarafından eve aldıktan hemen sonra ölen bir kadın hakkında.

Kharms 1942’ de 36 yaşında akıl hastalıkları hapishane-hastanesinde öldü.

Baryshnikov,  “Onun kısacık paragraflardan kısa hikayelere kadar çeşitli yazıları var- birçoğu çok soyut, çok garip ve müstehcen” diyor.

_68527461_ap

Baryshnikov SSCB’den 1974’te kaçtı

Sahnede, danslı kısımlar var ve bu kısımların hepsi Baryshnikov ile görünüşü onun gibi dönüştürülmüş Willem Dafoe tarafından paylaşılıyor.

Baryshnikov için The Old Woman, klasik bale, modern dans, Broadway, filmler ve New York temalı televizyon komedileri ile gelişen kariyerinin en son basamağı.

65 yaşındaki aktörün dediğine göre Manchester Uluslararası Festival’ine katılan The Old Woman kariyerinin en zor ve en zorlayıcı rolü.

İşin zorluğu yönetmen Robert Wilson’ın talepleriyle birlikte artmış. Wilson en çok besteci Philip Glass ile birlikte yarattığı Einstein on the Beach operasıyla tanınıyor ve avangart tiyatronun öncülerinden.

 “Oyuncu birçok yönetmenin nasıl çalıştığını ve kendinden neler beklediğini bilir.” diyor Baryshnikov.

 “Bob ile her gün ayrı bir maceraydı” diyerek bezmiş bir şekilde ağır Rus aksanıyla  açıklıyor. Sovyet Rusya’dan kaçalı 40 yıl olmasına rağmen aktörün İngilizcesi bozuk olmasa da hala aksanlı.

Yorucu Süreç

 “Sizden hayatınız boyunca hayalini bile kurmadığınız şeyler yapmanızı istiyor.”

 “Bu oyunda biraz şarkı söylüyorum ama daha önce sahnede hiç şarkı söylememiştim. Birçok kere reddetmeme rağmen benden koreografi yapmamı istedi. Önceden biraz bir şeyler yapmıştım, ama ben koreograf değilim.”

İlk başta oyunu İngilizce hazırlıyorduk elbette, sonra kendisi “Bence iki dilde de oynamalısın, hem Rusça hem İngilizce. Rusça bir cümleden İngilizce bir cümleye geçmelisin.”

 “Prova sürecimiz çoktan yarılanmıştı, bir gün,  bunu kafiyeli bir hale getir sonrasında şarkı olarak söyle ve bunu da mesela yarın yapalım.’

 “Yani.. Merhabaa.” diye ekledi alaycı bir biçimde.

Wilson mükemmeliyetçiliğiyle biliniyor. “Yorucu bir süreçti ve 7/24 peşinizi bırakmıyordu,” diyor Baryshnikov. “ Benim için bütün gün dans etmekten daha yorucuydu.”

Baryshnikov 70’lerde bale seyircisinin gözdesi oldu ve kaçışının ardından New York’a yerleşti. Aşık rollerini oynamaktan memnun değildi (ve pek de önemsemiyordu), daha deneysel koreografları benimsedi ve sanat yönetmeni olarak sahne arkasına geçti.

1977’de sinemada boy gösterdi ve The Turning Point ile en iyi yardımcı erkek oyuncu dalında Oscar’a  aday oldu. 1989’da Metamorphosis ile ilk defa Broadway’e çıktı ve Tony Ödülü adaylığı kazandı.

_68531037_2779829

Baryshnikov Sex and the City dizisinde Aleksandr Petrovsky isimli bir sanatçıyı oynadı

İnsanlar sokakta onu durdurduğunda en çok ne ile tanıdıklarını sordum. “Sex and the City, tabi ki de” cevabını verdi.

Ünlü TV dizisinde Carrie Bradshaw’ın hoş, güleryüzlü Rus erkek arkadaşı Aleksandr Petrovsky’i canlandırmıştı.

 “Elbette, bu komik. Peru’dan İsrail’e her seferinde Trovsky miydi? Trotsky? Petrotsky? Petrovsky? Evet, bu doğru. Benim ismimi bu zannediyorlar.” Bu anı canlandırıyor ve kahkahalarının arasında zorlukla konuşabiliyor.

 “İnsanları bunların gerçekliği yansıttığını düşünüyorlar, bilirsiniz. İnsanların televizyona bağlılıklarının üzücü bir göstergesi bu.  İnsanlar kendileri gerçek, ciddi bir hayat yaşamıyor. Başkalarının hayatlarını yaşıyor. Olan bu. Televizyonun tasarlanma amacı bu.

 “Ben de suçluyum. Mad Men isimli programı biliyor musunuz? Ben bayılıyorum. Olağanüstü bir program.”

The Old Woman Chekhov ve Bunin oyunlarından sonra Baryshnikov’un yer aldığı Rus hikaye adaptasyonlarının üçüncüsü. Kendisi aynı zamandan 2005’ten beri Baryshnikov Sanat Merkezi’ni yönetiyor.

Klasik baleyi özlüyor mu? “Hayır,” diye cevaplıyor hemen. Kendi kendine gülerek ilgisiz bir şekilde “Hayır,” diye tekrarlıyor. “Asla”.

_68527465_theoldwomanrehearsals03creditluciejansch

Tiyatro yönetmeni Robert Wilson çarpıcı görsel stiliyle tanınır

 “Nadiren giderim. Çocuklarım küçükken, onları balenin klasik mirasını ve geleneğini görmeleri için Uyuyan Güzel ve Kuğu Gölü balelerine götürürdüm. Ama o üç saat, o üç saat asla geri gelmeyecek.”

Kendisi onları oynarken zevk almıyor muydu? “Oldukça. Giselle’de dans etmeyi çok seviyordum ve… Klasik repertuvar benim için çok uygun değildi çünkü ben sadece küçük bir kısmındaydım, mükemmel partneri bulmak zordu.”

 “Çok yeterli bir partner değildim. Çok güçlü değildim. Natalia Makarove, Gelsey Kirkland ve az sayıda diğerleri gibi insanlar… mükemmel uyum olduğunda oldukça zevkli ve eğlenceliydi.”

Ama “Benim arayışım kendiliğinden ilerleyen bir süreçle başka bir yöne evrildi.”

Paylaş.

Yanıtla