18 gündür yoğun bakımda bulunan yönetmen, senarist, oyuncu, yazar ve siyasetçi Sırrı Süreyya Önder, 3 Mayıs Cumartesi günü hayatını kaybetti. DEM Parti İstanbul milletvekili ve TBMM Başkanvekili olup İmralı heyetinde de yer alan Önder’in cenazesi bugün AKM’de yapılan törenin ardından Levent’te kılınacak cenaze namazını takiben Zincirlikuyu Mezarlığı’na defnedilecek.
Sırrı Süreyya Önder, kendi anlatımıyla 1962’de kentteki birkaç sosyalist aileden birinin çocuğu olarak Adıyaman’da dünyaya geldi. Sekiz yaşındayken kaybettiği babası, Türkiye İşçi Partisi (TİP) Adıyaman örgütünün kurucularındandı. Dayısı ise Nurculuk hareketinin kurucusu Said-i Nursi’nin “talebesiydi”. Çevresindeki hemen hemen herkesin ana dilinin Kürtçe olduğu Adıyaman’da, Türkmen bir ailenin mensubuydu. Gençliğinde devrimci, sosyalist gruplar içinde yer aldı. 1978 yılında Adıyaman Lisesi’nde öğrenciyken Maraş Katliamı’nı protesto için düzenlenen bir gösteriye katıldığı için tutuklandı.
Liseyi bitirdikten sonra Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi’ni kazanıp başkentin yolunu tuttu. 12 Eylül 1980 darbesinden sonra siyasi çalışmalarından dolayı gözaltına alındı, işkence gördü ve Mamak Cezaevi’ne gönderildi. Yedi yıl hapis yattı.
Babasını kaybettikten sonra kentin tek fotoğrafçısında çırak olarak çalışmaya başlaması, fotoğrafçılık ve dolaylı olarak sinemaya adım atmasını sağlamıştı. Cezaevi süreci sonrası bir yandan farklı işlerde çalışırken bir yandan da sinema ve yazarlığa ilgisini sürdürdü.
Bu dönemde edebi metinler kaleme aldı. Barış Pirhasan’ın senaryo kursuna katıldıktan sonra senaryo yazarlığına yoğunlaştı. 2006’da “Beynelmilel” filminin senaryosunu yazdı. Filmin yönetmenlerinden de biriydi. Bunu 2008’deki “O… Çocukları” filminin senaryosu izledi. “Emret Komutanım”, “Sis ve Gece”, “Ada: Zombilerin Düğünü”, “F Tipi Film”, “Ejder Kapanı”, “Mar”, “Düğün Dernek” ve “Yeraltı” gibi filmlerde senarist, yönetmen, senaryo danışmanı ve oyuncu olarak yer aldı.
2010’da Birgün ve ardından Radikal gazetesinde köşe yazıları yazdı. Ülke TV’de yayımlanan “Meksika Sınırı” programında konuk ve Kanal 24’teki “Kafa Dengi” programında programcı olarak performansı, muhafazakâr çevrelerde de dikkat çekmesi açısından önemli oldu.
2011 yılı genel seçimlerinde Emek, Özgürlük ve Demokrasi Bloku’nun bağımsız adayı olarak İstanbul milletvekili seçildi. 2013’te, HDP’nin eş genel başkan yardımcısı oldu. 2013’teki Gezi Parkı eylemlerinde parktan ağaç sökme uygulamasına ilk karşı çıkan ve iş makinelerinin önünde duran milletvekiliydi.
Türkiye’de 2013-2015 arasındaki “Çözüm Süreci” olarak adlandırılan dönemin en önemli isimlerden biriydi. İmralı Cezaevi’ne ve Kandil’e giden ekipler içinde yer aldı. 6 Aralık 2018’de “terör propagandası yapmak” suçlamasıyla tutuklandı, 4 Ekim 2019’da serbest bırakıldı. Ardından tekrar milletvekili seçilen Önder, DEM Parti İstanbul Milletvekili olarak TBMM Başkanvekililiği yapıyordu. Önder ayrıca mevcut durumda PKK lideri Abdullah Öcalan ve hükümet ile görüşmeler yürüten İmralı heyetinde yer alıyordu.