KIRMIZI (İlkgençlik Oyunu)

Pinterest LinkedIn Tumblr +

1 (10)İlköğretim 5-6-7-8. sınıflar için yazılmış eğlenceli, çocukların yaratıcılığına fırsat tanıyan kalabalık kadrolu bir ilk gençlik oyunudur. Oyun ilk gençlerin aile içinde karşılaştıkları sıkıntılar üzerine kurulmuştur. Episodik yapıda gelişmektedir oyun.

Çocukların çocuklara oynanması için yazılmıştır. Yetişkinlerin oynamaları halinde farklı düzenlemeler yapmak gerekmektedir.

Oyunu sahnelemeyi düşünen öğretmenler ya da tiyatrocular önce tiyatro grubunu drama yöntemiyle rollere ısındırmalıdır. Roller öğretmen ya da tiyatronun yönetmeni tarafından gruba verilmemeli çocuklar kimin hangi rolü oynayacağına, her rolü her çocuk denedikten sonra karar vermelidirler. Kırmızı rolü her episodda başka bir oyuncu tarafından oynanabilir, benim tercihim bu yönde olmuştur. Her episod arasında aynı şarkı tekrar eder, bu şarkı canlı söylenir ve danslıdır. Oyuncuların bir kısmı bu arada sahne düzenlemesini yapar ve yeni episoda geçis sağlanır. Oyunda duraksamaya gerek yoktur.

Bu oyun daha önce sahnelenmiş ve tiyatro kulübünde ki öğrencilerin sayısı kadar rol belirlenerek oyun yazılmıştır. Metinde rol kişileri azaltılabilir ya da çeşitli yöntemlerle çoğaltılabilir. Oyun metni konuşma dilinde yazılmış olup oyunculara bu biçimde dağıtılması önerilir.

Oynanması halinde yazarla irtibata geçilmelidir. Oyun çocuk oyuncuların amatör gösterimleri için telifsiz oynanabilir.

Yazan: Ceren Okur  (Lachayim@hotmail.com 530 145 7805)

 

 

KIRMIZI

1. SAHNE
 
1. Oyuncu   : Sen burada mıydın? Ben de ilk gelen olucam sanmıştım
9. Oyuncu   : (Cevap vermez, dizlerini kafasının arasına gömer)
1. Oyuncu   : Hey neyin var senin noldu?
9. Oyuncu   : (Ağlamaya başlar)
1. Oyuncu   : (Arkadaşına  sarılır) Nolur kendine gel biraz, cevap versene bana… Sınav mı kötü geçti onun için mi ağlıyorsun?
9. Oyuncu   : Ne sınavı ya, bütün sınavlar kötü geçse ne yazar
1. Oyuncu   : E sorun ne o zaman, ya çatlatmasana meraktan
9. Oyuncu   : Annem… Her zaman ki gibi sorun yine annem
1. Oyuncu   : Hiç değişmicek di mi.. hadi sil gözlerini , kaldır başını, hadi canım…
9. Oyuncu   : Annemden nefret ediyorum
1. Oyuncu   : (bi bardak su getirir) Hadi iç şunu birazdan burada olurlar… Toparlan biraz
9. Oyuncu   : Prova filan umrumda değil.. Düşünebiliyor musun bu gün okula geldi
1. Oyuncu   : Napıcakmış okulda?
9. Oyuncu   : Ne bilim ben yine beni şikâyet edicek herhalde
1. Oyuncu   : Niye şikâyet etsin ki seni?
9. Oyuncu   : Napsam suç, yaptığım hiç bi şeyi beğenmiyor ki! Ben her şeyi yanlış yapıyorum ona göre
1. Oyuncu   : Ohooo boş ver bunları.. bende önemli bi şey var sandım.. Bütün anneler böyledir zaten
9. Oyuncu   : Sen benim annemi bilmezsin sabah yine kıyameti koparttı
1. Oyuncu   : Ne yaptın da sinirlendirdin anneni o kadar
9. Oyuncu   : Hiççç
1. Oyuncu   : Hadi toparlan artık birazdan prova başlıcak burada olurlar, seni böyle görmesinler
9. Oyuncu   : Prova filan yapıcak hal kalmadı ki bende kim bilir neler konuşuyor şimdi öğretmenlerimle
1. Oyuncu   : Sınavın nasıl geçti peki?
9. Oyuncu   : Ne bilim bi şeyler yaptım işte
1. Oyuncu   : Benimki de bayağı kötüydü… Doğru düzgün çalışmadım ki dün gece okudum biraz ama sınava girince hiç bi şey kalmadı aklımda
9. Oyuncu   : Dört alırım heralde ama yine de beğenmicek
1. Oyuncu   : Kim beğenmicek?
9. Oyuncu   : Kim olucak annem, kesin kâğıdımı görmek ister neyi anlamamışım diye… işin yoksa uğraş dur
1. Oyuncu   : Bak geliyorlar işte .. Hadi toparlan
9. Oyuncu   : Tamam sen kimseye bi şey söyleme
 
2. SAHNE
 
(Oyuncular salondan içer girerler, aralarında sınav hakkında konuşmaktadırlar, dağınık şekilde sahneye yerleşirler)
 
1. Oyuncu   : Hadi toparlanın çalışmamız gerekiyor
2. Oyuncu   : Ne çalışıcaz ki daha ortada bi oyun bile yok
3. Oyuncu   : Eylülden beri boş yere toplanıyoruz
4. Oyuncu   : Hep yinetmenin hatası sözde metin yazıcak hani nerde… Ortada metin olmayınca neyi çalışıcaz ki?
5. Oyuncu   : İki hafta kaldı ya gösteri tarihine
6. Oyuncu   : Üstelik festivalde de oynıcaz bu oyunu
7. Oyuncu   : Afişler bile hazır, hatta havuz başında kokteyl bile düzenlemişler
8. Oyuncu   : Oh ne güzel bi de ortada oyun olsa tam olucak her şey
1. Oyuncu   : E ne oynıcaz?
4. Oyuncu   : Arı Maya’yı oynıyalım
3. Oyuncu   : A tabi tabi … şimdi ben Arı Maya olucam bakın bana
5. Oyuncu   : Bende çiçek olim
6. Oyuncu   : Bende arkadaşı olayım beraber mutlu mutlu uçalım
3. Oyuncu   : Bekle beni arkadaşım geliyorum
6. Oyuncu   : Aaaa bir çiçek
3. Oyuncu   : Evet bu bir çiçek
6. Oyuncu   : Hadi fotosentez yapalım o zaman
1. Oyuncu   : Hah hahahah fen dersinden niye iki aldığın anlaşılıyor
2. Oyuncu   : Bırakın dalga geçmeyi.. Ben diyorum ki şöyle klasik bi eser oynıyalım… festivale yakışır bi oyun olsun… mesela mesela….. Romeo ve Juliet! Sen geç bakalım karşıma
8. Oyuncu   : Bi dakika kim Romeo kim Juliet
5. Oyuncu   : Alp Juliet Mertkan’da Romeo olsun
2. Oyuncu   : Ah Juliet
6. Oyuncu   : Ah Romeo
2. Oyuncu   : Nayır nolamaz imkânsız bir aşk bu
6. Oyuncu   : Zalim kaderi yenmeliyiz kavuşmalıyız birbirimize
2. Oyuncu   : Koş bana Juliet
6. Oyuncu   : Koş bana Romeo
2. Oyuncu   : Ya alp ya… Bu ne biçim surat, doğru düzgün oynasana
6. Oyuncu   : Oğlum sen profesyonel oyuncu görmemişsin
3. Oyuncu   : Bi imza alalım lütfen lütfen
5. Oyuncu   : Bana da bana da
8. Oyuncu   : Bi imza almazsam çatlarım valla
2. Oyuncu   : Üf ya üf maskara olduk sayende
4. Oyuncu   : Tabi olmaz bi kere Juliet kız… Ben oynıyayım da görün
10. Oyuncu : (salon kapısından gelir) Ah pardon provaya mı başlamıştınız.. bende geç kaldım.. Burcu annen okuldaymış rehberlikten seni çağırıyorlar
9. Oyuncu   : Napıcam ben şimdi ya
1. Oyuncu   : Hadi git şimdi sen yetişirsin nasıl olsa
9. Oyuncu   : Tamam o zaman ben gidiyorum.. Uzun sürmez nasılsa
1. Oyuncu   : (10. oyuncuya) Hadi gel sende başladık neyi bekliyosun orda
2. Oyuncu   : Tamam hadi bakalım Juliet ve Romeo hazır olun… Ben yönetiyorum
4. Oyuncu   : Ah Romeo aşkımıza karşı çıkıyorlar
6. Oyuncu   : Ah Juliet aşkımıza kim karışırmış.. Koş bana sevgilim
4. Oyuncu   : Romeo ben seni çok seviyorum.. Sensiz yaşıyamam
6. Oyuncu   : Ben yaşarım valla ortalık güzel kız dolu baksana
4. Oyuncu   : Yok ya yok bunda ciddiyet yok
2. Oyuncu   : Rezil ettin oyunu ne anlarsın sen klasik oynamaktan… Sizinle klasik oyun oynanmaz
5. Oyuncu   : Napıcaz şimdi
8. Oyuncu   : E şey.. ben aslında Tele Tubbies’leri çok sevmişimdir onu oynasak
2. Oyuncu   : Ne sen ciddi misin?
6. Oyuncu   : Hep söylüyorum ya çoluk çocuk dolu bu kulüp valla
 
(4 oyuncu sahnenin ortasına gelip Tele Tubbies dansı yapar )
 
Hepsi           : Sarılalım sıkı sıkı (birbirlerine sarılırlar)
1. Oyuncu   : Oh ne güzel.. Zaten bütün dönemi eğlenerek geçirdik
10. Oyuncu : Doğru valla festivalde de bunları oynarız artık
3. Oyuncu   : Rezil oluruz valla gelenlere düşünsenize ortaya çıkmışız herkes bir birine bakıyor her kafadan bi ses…
1. Oyuncu   : (sandığın içini açar) Burada oyun malzemeleri var…. Bunlar Kırmızı Başlıklı Kız oyununun malzemeleri (birkaç oyuncu malzemelerle ilgilenirler)
2. Oyuncu   : Yok artık Kırmızı Başlıklı Kız mı oynıcaz
3. Oyuncu   : Karizmam yerle bir olur valla
6. Oyuncu   : Okula adımımı atmam bi daha
4. Oyuncu   : Saçmalamayın ya olur mu öyle şey
5. Oyuncu   : Valla 1. sınıfların bile maskarası oluruz
7. Oyuncu   : İşin ucunda festival var düşünmesi bile korkunç
1. Oyuncu   : Durun bi dakika… Malzeme hazır… Bu yönetmenin de bize metin vereceği filan yok
6. Oyuncu   : Hayır ya saçmalamayın
1. Oyuncu   : Daha iyi bi fikri olan var mı?  (gürültü) İyi o zaman olur işte
6. Oyuncu   : Olmaz!
1. Oyuncu   : Olur
Hepsi           : Olur olur bal gibi olur olur olur bal gibi olur
9. Oyuncu   : Ohoooben eğlenceyi kaçırmışım ha
1. Oyuncu   : Noldu rehberlikte, iyi misin
9. Oyuncu   : İyiyim iyiyim biraz konuştuk hepsi o
4. Oyuncu   : Başlıyalım o zaman
1. Oyuncu   : Ben Kırmızı Başlıklı Kız olucam
3. Oyuncu   : Anneyi de ben oynim… Şunları giyelim biz
2. Oyuncu   : Mustafa abi ışıkları ayarlar mısın provaya başlıyoruz
 

  1. 2.    SAHNE

 
5. Oyuncu   : Bir varmış bir yokmuş Kırmızı Başlıklı Kız ve annesi şirin bir köyde yaşarlarmış
Anne           : Kırmızı… Kırmızı… kızım.. Uyandın mı canım
Kırmızı       : Uyandım anneciğim… Elimi yüzümü yıkadım, üstümü başımı değiştirdim bile
Anne           : Aferin benim kızıma
Kırmızı       : Kahvaltımızı yapalım mı anneciğim
Anne           : Yapalım kızım ben hazırladım zaten kahvaltıyı
Kırmızı       : Seni çok seviyorum anneciğim ne kadar iyisin
Anne                     : Seninle gurur duyuyorum yavrum sen çok iyi bir çocuksun… Hadi kahvaltıya oturalım
Kırmızı       : Anneciğim ne güzel bir kahvaltı bu böyle… Süt, peynir, reçel, terayağ, bal ve taze sıkılmış meyve suyu… Ben ne kadar şanslı bir çocuğum bunları yiyemiyen ne kadar çok çocuk var değil mi?
Anne                     : Benim anlayışlı, akıllı, duyarlı kızım. Kırmızı kahvaltın bitince büyükannene gider misin onun için kurabiye yaptım
Kırmızı       : Ne kadar düşüncelisin anneciğim elbette götürürüm
Anne                     : Gel sana kırmızı başlıklı pelerinini giydireyim… ah ne kadar yakıştı kızıma…
Kırmızı       : Canım annem
Anne                     : Canım kızım… Hadi kurabiyeleri götür… Sakın yolda oyalanma karşına kurt çıkarsa sakın kurtla konuşma
Kırmızı       : Tamam anneciğim hoşça kal
Anne           : Hoşçakal kızım…
2. Oyuncu   : Kes…
8. Oyuncu   : (Alkışlar) çok güzeldi
4. Oyuncu   : Bu ne ya
8. Oyuncu   : Eee şey bana iyi gibi geldi
5. Oyuncu   : Bi kere çok yapmacık
4. Oyuncu   : Böyle oyun olmaz ki
3. Oyuncu   : Ne yani sizin evinizde böyle mi oluyor
6. Oyuncu   : Çok gıcık bi şey bu
9. Oyuncu   : Bu sahne böyle oynanmaz, hangimiz böyle bi şey yapıyor ki
3. Oyuncu   : Annesinin sözünden çıkmayan tatlı kız (hepsi dalga geçerler)
4. Oyuncu   : Böyle olmaz zaten, çıkarın kostümlerinizi
2. Oyuncu   : Tamam tekrar başlıyoruz.. Herkes yerlerine… Işık… Oyun
Anne           : Kırmızı kırmızı saat kaç oldu hadi kalk artık
Kırmızı       : Rahat bırak ya beni uyucam ben
Anne                     : Gecenin kaçına kadar hatırla sevgiliyi izlemesen şimdi uyucam demezdin.. hadi bakalım küçük hanım kalkma vakti
Kırmızı       : Anne çık odamdan ya uyucam
Anne                     : Şu odanın haline bak… ay bu ne muz kabuğu… Giysiler, of kırmızı of bıktım valla senin odanı toplamaktan
Kırmızı       : Anne dışarı çıksana uyucam demedim mi ben
Anne                     : Aaaaa bak bilgisayarda açık kalmış, boş yere elektrik parası ödeyip duruyoruz burada kızım bu ne sorumsuzluk
Kırmızı       : Ben müzik dinliyerek uyumayı seviyorum… Çıksana ya odamdan burası benim odam
Anne           : Burası bizim evimiz
Kırmızı       : Burası benim odam
Anne                     : Çabuk giyin kahvaltıya gel.. Bu ne bu aaaaa bu reçel kavanozuda nerden çıktı kızım böcekler üşüşecek
Kırmızı       : Öfffff
Anne           : Çabuk ol Semra teyzende gelicek böyle görmesin ortalığı
2. Oyuncu   : Kes! Semra teyze mi o da nerden çıktı masalda öyle biri yok ki
Anne                     : Ne bilim ağzımdan öyle çıktı işte, annemim komşusu her sabah bize kahvaltıya gelir
2. Oyuncu   : Tamam biri Semra teyze olsun madem
5. Oyuncu   : Ben olurum, nerde benim kahvem bakim (gülüşürler)
2. Oyuncu   : Tamam 3-2-1 Oyun!
Komşu        : Canancığım kahveler hazır mı canım
Anne                     : Hoş geldin canım sen otur masaya ben de geliyorum, kahveleri alayım
6. Oyuncu   : Kahveler burada
Anne           : Ah Selmacım neler çekiyorum görüyorsun di mi
Semra         : Ay hiç sorma şekerim, aynısından bi tane de bizim evde var
Kırmızı       : Sanki saksıda çiçeğiz biz, aynısından bi tane de onda varmış
Anne                     : Ya bak saat kaç oldu hala yataktan kalkıcak kahvaltıya oturacak küçük hanım
Semra         : Bende odasına girip temizlik yapıcam ama önce çarşıya çıkmam lazım
Anne           : Niye ?
Semra         : Niyesi var mı canım o odaya girebilmek için önce gaz maskesi almak lazım
Anne                     : Semracım hani şu karşı apartmanda oturan Hatice hanımın çocuğu var ya
Semra         : Ya ne efendi ne aklı başında çocuk di mi
Anne           : Öyle… Annesinin bi dediğini iki etmiyor çocukcağız
Semra         : Çocuk dediğin öyle olur zaten bunlardaki isyankârlık ne böyle
Anne           : Biliyor musun hiç sokağa çıkıp boş yere vakit geçirmezmiş
Semra         : Odasına bilgisayar bile istememiş
Anne           : Derslerini çalışıyormuş odasına kapanıp
Semra         : Onu internet kafede de gören olmamış valla inanabiliyor musun, valla örnek çocuk
Anne           : Nasıl yetiştirmiş ki bu çocuğu Hatice Hanım
Semra         : E birazda çocuğun içinde olucak canım… Bizimkilere hiç benzemiyor
Anne           : Çalışkan
Semra         : Efendi
Anne           : Terbiyeli
Semra         : Saygılı
Anne           : Aklıbaşında
Semra         : Düzenli
Kırmızı       : Yaaaaaa anneeeeee koşun koşun pencereden dışarı bakın
Semra         : Ay bu Hatice hanımın çocuğu diil mi
Anne           : Evet evet o…  o elindeki ne öyle
Semra-Anne: Aaaaaa sigara!
 

  1. 3.    Sahne

 
3. Oyuncu   : Komşunun tavuğu komşuya kaz görünür
8. Oyuncu   : Bu kadarla bitse iyi daha neler var neler
6. Oyuncu   : Bilmez miyiz kardeş
5. Oyuncu   : E hadi o zaman
6. Oyuncu   : Bizim evde giyinme faslı
2. Oyuncu   : Herkes yerlerine ışığı ayarlayın.. ortalığı toparlayın.. 3–2–1 oyun!
Anne           : Kızım kızım e sütün soğudu hala üstünü giyinemedin mi?
Kırmızı       : Anne giyecek hiç bi şeyim kalmamış benim… Bunların hiç biri giyilmez
Anne           : Kızım bayramlık aldığımız kıyafetler var onları giysene
Kırmızı       : (göbeği açık giyer) geldim işte
Anne                     : Aaaaa  bu havada bunlar giyilir mi hiç üşütüceksin göbeğin açıkta kalmış olmaz bu git değiştir
Kırmızı       : Ben üşümüyorum ki anne
Anne                     : Kızım ben senin ne zaman üşüyüp üşümiyeceğini bilmez miyim hadi bakalım
Kırmızı       : (Uyumsuz renkte tişörtler ve saçma şeyler giyer-pantolon üstüne etek ve gömlek üstüne tişört) tamam hazırım
Anne                     : A üstüme iyilik sağlık sen beni el âleme rezil mi ediceksin böyle giyinilir mi hiç çabuk üstünü değiştir
Kırmızı       : Ama ben böyle seviyorum anne
Anne           : Olmaz çabuk değiştir
Kırmızı       : (içeri gider ve başına bigudi takıp sabahlık giyer)
Anne                     : Nerden buluyor bu fikirleri bilmiyorum ki şöyle eteğini giyse üstüne gömleğini giyse hanım hanımcık dolansa ya .. Onca kıyafet alıyoruz ama eve gelince beğenmiyor giymiyor… Ha bi de siyah modası çıktı son zamanlarda ne o öyle öcü gibi giyiniyorlar insan karanlıkta görse korkar valla sanki biz onun kıyafetinden kısıyoruz… bi etek almaya çalışırız boyunu ayarlıyamayız nerdeyse etek görünmicek kısalığından, pantolon almaya çalışırız düzgün diye beğenmez … nerde orası burası yırtık pırtık kot varsa onları giyer hayır ben anlamıyorum ki neden yırtılmışına para veriyoruz evdekileri yırtıp giyelim o zaman…
7. Oyuncu   : zincirde takıyorlar aman unutma
Anne                     : İyi hatırlattın… Babası ona ne güzel küpe kolye takımı aldı ama takan kim… biz o kadar özene bezene onu donatalım küçük hanım tutsun zincir dolasın her yerine… hadi diyelim bileğine koluna taktın ne demeye beline bacağına ayağına takarsın ki zinciri… Köle ruhu mu var bu çocukta nedir
Kırmızı       : Geldim işte beğendin mi (saçına bigudi takar, üstünde sabahlık vardır)
Anne           : Bu ne böyle üstüne giyecek başka bi şey bulamadın mı
Kırmızı       : E ben sana demedim mi giyecek bi şeyim yok diye!
 

  1. 4.    SAHNE

 
3. Oyuncu   : Onlar üşüdüğü zaman üşücez onlar terlediği zaman terlicez
4. Oyuncu   : Koşmak yok terlersin
2. Oyuncu   : Zıplamak yok çarparsın
5. Oyuncu   : Tırmanmak yok düşersin
7. Oyuncu   : Uçmak yok, eee şey   (gülerler)
8. Oyuncu   : Bununla bitse iyi daha kahvaltı faslı var
7. Oyuncu   : Bizim evde kahvaltıyı oynıyalım o zaman
2. Oyuncu   : Tamamdır… Işıklar… Hazır… Oyun!
Anne           : Kırmızı hadi yavrum kahvaltı hazır
Kırmızı       : Anne ben kahvaltı yapmıcam
Anne           : Olur mu hiç kızım kahvaltı günün en önemli yemeğidir
Kırmızı       : Annecim yemicem nolur ısrar etme
Anne                     : Niye kızım yoksa ateşin mi çıktı, ay sen hasta oldun yat bakim yatağın içine üstünü iyice bir örtelim
Kırmızı       : Benim bi şeyim yok anne
Anne                     : A sus bakim anneler her şeyi bilirler… Kesin hastasın sen… İnsan yataktan kalkınca tok olur muymuş hiç… Nerde bu nerde hah buradaymış
Kırmızı       : Anne… Anne (ağzına dereceyi sokar annesi)
Anne                     : Ben sana bakarım… şu buz torbasını da başına koyalım… Şimdi oldu… Kahvaltını buraya mı istersin
Kırmızı       : (homurdanır)
Anne                     : Ha anladım tavuk suyuna çorba istiyorsun.. Hemen yaparım nasıl akıl edemedim ben bunu
Kırmızı       : Anne ben hasta değilim, tavuk suyuna da çorba istemiyorum! Karnım da aç değil!
Anne                     : Bakalım şu dereceye bir hımm 36 derece… Bozulmuş olmalı bi bakim alnına… Normal görünüyor ateşin
Kırmızı       : Çünkü ateşim yok!
Anne                     : Hıh şimdilik yok ama böyle davranırsan yakında hasta olucaksın.. hadi bakalım çık yataktan doğru kahvaltıya… Her işin başı nedir kızım
Kırmızı       : Kahvaltı
Anne           : Aferin benim kızıma… Şimdi önündekileri bitir
Kırmızı       : Yine mi bunlar
Anne                     : Halis çam balı, ben bunu nerelerden getirttim biliyor musun bak yemezsen hasta olursun sonra… nerdeymiş benim kızımın çam balı.. hadi ham yap bakim
Kırmızı       : Ben tost istiyorum anne bari tost yap
Anne                     : Tost mu yatılı okul mu burası ne tostu sırf ekmek tost dediğin hem sağlıklı değil tost, ekmek yiyip karın doyuracaksın hiç sağlıklı değil öyle beslenirsen hasta olursun bak ben kızıma naptım … Lop lop yumurta tam üç dakika pişirilmiş hımmm aç bakim ağzını aç bakim
Kırmızı       : Bari yumurtayı sucuklu omlet yapsaydın
Anne                     : Ne omlet mi? Hem de sucuklu… Tavada kızarmış kaç tane yumurta olmaz o sucuklarında neden yapıldığını biliyor muyuz içinde at eti mi var eşek eti mi var hem onca baharat… hiç sağlıklı değil hiç… maazallah hasta olursun yavrum… Bak mis gibi lop yumurta aç bakim ağzını hoppp uçak geliyor
Kırmızı       : Ben lop yumurta istemiyorum anne sosis istiyorum
Anne                     : Ne sosisi kızım… onlar nasıl yapılıyor biliyor muyuz içine tonla katkı maddesi konuluyor insan hastalanır valla öyle şeyler yerse..
Kırmızı       : Ketçaplı mayonezli sosis istiyorum ben!
Anne                     : Ay bi de ketçap mayonez çıktı… onlar hiç doğal değil içinde ne var hiç belli değil.. kavanoza koyuyorlar içine katkı maddelerini basıyorlar onların içinde e 118 var e 128 var e 155 var e320 var e333 bile var …insan anında ölür valla o kadar kimyasaldan bununla bitse yine iyi onların içinde kolestrol var, kansorejen var, kollojen var, kolmayan jel var maazallah kızım insan hasta olur
3. Oyuncu   : Simitçieeeeee simitçieeeee ıscak ıscak simiyyyytttttttttttt
Kırmızı       : Bari bi simit alsak anne bak onda kanserojen yoktur
Anne                     : Açıkta satılan bi şey alınır mı kızım, kimin eli değdi biliyor muyuz, belki satıcı hapşırdı, belki alıcı aksırdı, toz geldi duman bastı, bakteri üşüştü üstüne, bakalım fırıncının tırnakları temiz miydi hem, sokakta bin türlü pislik hepsi simitlerin üstünde aman kızım alınmaz, yenmez maazallah hasta olursun… bak ben sana naptım aç bakim ağzını
Kırmızı       : Bu ne anne
Anne           : Yağsız tuzsuz haşlanmış brokoli, çok sağlıklı
Kırmızı       : Ay annecim bana bi şeyler oluyor….(bayılır)
Anne                     : Bak hasta olucaksın dedim oldun hep bu kantindeki hamburgerler yüzünden
 
6. SAHNE
 
 
2. Oyuncu   : Işıkları açın tamam…iyi hoş da arkadaşlar bu kırmızı hala evden çıkamadı
4. Oyuncu   : Çıkamaz tabi daha neler var neler
3. Oyuncu   : Var var ama bizde oyunu yetiştirmek zorundayız
5. Oyuncu   : Evet ya dakika tutan var mı? Bu yıl festivalde oyun süresini yarım saate indirmişler
2. Oyuncu   : İtiraz edelim yarım saatte oyun mu olurmuş
1. Oyuncu   : Böyle konuşmaya devam ederseniz bize bir saatte yetmez
2. Oyuncu   : Doğru valla hadi toparlanın kurabiyeleri verin artık şu kızın eline nereye gidiyorsa gitsin evden bi çıksın ama artık
8. Oyuncu   : O iş o kadar kolay mı … bakalım kurabiyeler hazır mı
9. Oyuncu   : Bu tam bana göre bak bu sefer ben anne olucam
2. Oyuncu   : Hadi o zaman yerleşin… ışıklar… Oyun!
Anne           : Şu kurabiyeleri yapimde büyükannene götür kızım
Kırmızı       : Tamam anne ben odamdayım ders çalışıyorum sen bitirince haber ver bana
Anne                     : Aman kızım derslerini dikkatli çalış bak oks var bu yıl .. ay sen bu dağınıkla dikkatsizlikle o sınavda napıcaksın bilmiyorum.. sen çalış ben sonra sorucam sana çalıştığın yerden
Kırmızı       : Tamam anne
Anne                     : Bakalım şu kurabiye tarifine… yağ süt yumurta… Kırmızı dolaptan bana yumurtaları çıkarıver
Kırmızı       : Tamam anne geliyorum
Anne                     : Ayy ayyyy (bi tanesi masanın üstüne düşer kırılır) kazayla oldu anne
Anne                     : E zaten hiç bilerek yapmazsın amma sakarsın kırmızı .. biraz dikkat etsen yaptığın işe baksan hiç bi şey olmıcak .. hadi sen git odana çalış ama dikkatli çalış … napıcam ben kızla hiç bilmiyorum aklı bi karış havada..Aaaaa evde şeker kalmamış şekersiz kurabiye olmaz ki… kırmızı.. kızım bi şeker alıp da geliver hadi
Kırmızı       : Tamam anne, başka eksik bi şey var mı
Anne                     : Yok kızım (Kırmızı çıkar) ay ay ay kabartma tozu da kalmamış bu vanilyaymış .. tüh nolucak şimdi… belki pencereden yakalarım onu … kırmızı bi de kabartma tozu alıver kızım… ay ben bu çocuğun dağınıklığıyla napıcam bilmiyorum güya ders çalışıyor şu defterin haline bak bakkal hesabı gibi güya matematik defteri .. yok yok bu kızı psikoloğa mı götürsek napsak .. bu böyle giderse sınavları da veremez … ay o zaman naparız biz .. nolucak bu çocuğun geleceği böyle
Kırmızı       : Geldim anne (torbayı annesine verir odasına gider)
Anne                     : E bu ne kızım ben senden un istemedim ki şeker istedim … beni hiç dinlemiyorsun ki …hadi şunu değiştiriver..
Kırmızı       : Tamam peki
Anne                     : Ne zaman beni dinlemeyi öğrenecek ki bu kız..  ay telefon çalıyor nerde bu … ay nereye koydum şunu şimdi buradaydı… aman şuraya bırakmışım.. alo.. kimsiniz.. evet evet ben burcu hanım  siz kimsiniz?.. öyle mi .. aaa hiç fark etmedim.. gerçekten mi … ?size nasıl teşekkür edeceğimi bilemiyorum… cüzdanımı sizin dükkanınızda unuttuğumu hiç fark etmedim.. a demek kasanın kenarına düşmüş.. çantama koyarken düşmüş olmalı… dikkatsizlik işte….tabi tabi … ben daha sonra size uğrar alırım cüzdanımı… çok teşekkür ederim… iyi günler… (telefonu kapatır) ay hiç fark etmedim.. nasıl unuttum ki ben o cüzdanı içinde de bütün kredi kartlarım vardı ay iyi ki başına bi şey gelmedi cüzdanın ne iyi insanlar var şu dünyada … nasıl da fark etmedim cüzdanın düştüğünü Allah Allah…
Kırmızı       : Getirdim işte şekeri anne unu da geri verdim artık beni rahatsız etme de ders çalışmaya başlıyabileyim ödevim var
Anne                     : Bakim aferin işte şekeri almışsın… tamam hadi git…okulda derslerini de böyle dinliyor işte… bi büyüse de ben de rahat etsem şu dikkatsizliği geçse artık… aaaa e bu da ne böyle nişasta mıymış bu … ay nerde olabilir ki ayyy  yok mu yoksa … burada değil burada değil.. ay nerde bu yok yok yok… Kırmızı kırmızı
Kırmızı       : Efendim anne bu sefer ne var
Anne           : Evde un bitmiş kızım
2. Oyuncu   : Aaaa getirin ordan kurabiyeleri bu böyle olmıcak
1. Oyuncu   : Kurabiyeler burada
 
7.SAHNE
 
 
Anne           : Canım kızım sepet burada, bunu büyükannene götür olur mu?
Kırmızı       : Tamam annecim
Anne           : Ama yolda oyalanma sakın
Kırmızı       : Tamam annecim
Anne                     : Arkadaşına filan da gitme sakın.. hele şu karşı apartmanda oturan kızı gözüm hiç tutmadı çok bilmiş bi şey onunla arkadaşlık kurma, dersleri de pek kötüymüş zaten
Kırmızı       : Ama çok güzel gitar çalıyor anne konservatuara gidecekmiş
Anne                     : Aaaa annene karşı mı geliyorsun kızım unutma anneler her şeyin en iyisini bilirler.. şimdi söyle bakalım karşıdan karşıya nasıl geçiceksin
Kırmızı       : Önce sağa sonra sola bakıcam yol boşsa karşıya geçicem
Anne           : Aferin Kırmızı…peki dilenci görürsen napıcaksın
Kırmızı       : Koşarak başka yöne gidicem
Anne           : Biri gelip nereye gittiğini sorarsa napıcaksın?
Kırmızı       : Babama gittiğimi söylicem hemen hızla ordan uzaklaşıcam
Anne           : Yabancı biri yolunu keserse napıcaksın
Kırmızı       : Avazım çıktığı kadar bağrıcam
Anne           : Ne diye bağracaksın
Kırmızı       : Polis imdat diye bağrıcam
Anne           : Ya karşına kurt çıkarsa napıcaksın
Kırmızı       : Kurt mu ne kurdu?
Anne                     : Ne bilim ağzımdan çıkıverdi işte masalda sandım kendimi … Hadi bakalım kırmızı bereni tak kırmızı montunu giy hava soğuk üsütme..
Kırmızı       : Dışarısı o kadar soğuk değil anne üşümem merak etme
Anne                     : Üşütüp hasta olursun sıkı sıkı giyin böyle hah tamam sonra bak derslerinde geri kalırsın … hadi hoşça kal
Kırmızı       : Hoşça kal anne
2. Oyuncu   : Tamam artık sokak sahnesine geçiyoruz… ortalığı toparlayın .. ışıkları ayarlayın.. her şey yerli yerinde mi kontrol edin.. Oyun!
 
8. SAHNE
 
1. Oyuncu   : Hey bakın kim geliyor
2. Oyuncu   : Şu yeşil apartmanda oturan kız değil mi bu
3. Oyuncu   : Ta kendisi
1. Oyuncu   : Hadi bakalım iş başına çocuklar
2. Oyuncu   : Hey Kırmızı ne haber
3. Oyuncu   : Nereye gidiyorsun böyle
Kırmızı       : Size ne
3. Oyuncu   : Kızma canım beraber gideriz diye söyledik
Kırmızı       : İstemez kalsın
1. Oyuncu   : Sinirlenince ne güzel oluyorsun sen öyle
Kırmızı       : Sen de şaklabanlık yapınca ne güzel maymun oluyorsun öyle
2. Oyuncu   : Kırmızı bize gelsene bizde oturur eğleniriz biraz tabu filan oynarız
3. Oyuncu   : Kurabiyeler de hazır
Kırmızı       : Çek ön ayaklarını
1. Oyuncu   : Hadi bizimle gel de parti yapalım
Kırmızı       : Sizinle bakkala bile gitmem ben.. çekilin yolumdan yoksa görürsünüz gününüzü… aptal şeyler nolucak
3. Oyuncu   : Sen de kendini pek beğenmişsin kızım
2. Oyuncu   : Bulunmaz hint kumaşı mı sandı bu kendini ya
3. Oyuncu   : Boş ver ya bi de güzle olsa bari
1. Oyuncu   : Hadi biz işimize bakalım (giderler)
Kırmızı       : Aptal şeyler kendilerini ne sanıyorlarsa sanki ben onlara bakarım (yürümeye devam eder) Eeeee  trafik sahnesini unuttunuz burda ne diye bekliyorum ben
2. Oyuncu   : Ya dikkat etsenize kız tek başına kaldı ortada festivalde de yapın da bu hatayı rezil olalım millete
 
(Oyuncular trafik araçları olarak sahneye girerler, sahneyi bir baştan bir başa sürekli araç ve korna sesi çıkararak geçerler)
 
Kırmızı       : Sağa bakıyoruz araç geliyor… napıyoruz sola bakmıyoruz bile… eee buton da yok ki ( 9.Oyuncu trafik butonu olarak yanına gelir.. burnu kırmızıdır…Kırmızı butona basar ama çalışmaz tekrar dener trafik durmaz)
9. Oyuncu   : Bozuk, çek burnumdan elini
Kırmızı       : Bozuk bu ya
10. Oyuncu : Hey Kırmızı gelsene
Kırmızı       : Karşıya geçebilsem gelicem de baksana hale
10. Oyuncu : Öyle sağa sola bakarak geçemezsin ki
Kırmızı       : Napim uçim mi? (adımını yola atar, arabanın biri fren yapar)
7. Oyuncu   : Hop hop önüne baksana kızım
6. Oyuncu   : Hayatından mı bıktı nedir
10. Oyuncu : Anlaşıldı sen geçemiceksin…elini kaldır elini … birinden biri durur (Kırmızı elini kaldırır)
8. Oyuncu   : Hadi ya kim durucak sana acelemiz var
9. Oyuncu   : Beklesin…
6. Oyuncu   : Yok ya her yayaya dursak işimiz iş
4. Oyuncu   : Bu ne ya elimi sakat bunun ki
2. Oyuncu   : Ah yazık kıza kimse durmuyor… buyur küçükhanım
Kırmızı       : Teşekkür ederim
6. Oyuncu   : Buyur küçük kız
7. Oyuncu   : ne duruyorsunuz ya yürüsenize
4. Oyuncu   : Kör müsün be adam bekle iki dakika
 
(Kırmızı karşıdan karşıya geçer diğer oyuncular bi süre daha araçları oynarlar sonra sahneden çekilirler)
 
10. Oyuncu : Nihayet geçebildin
Kırmızı       : Valla ışık yok, buton çalışmıyor akşama kadar beklerdim herhalde durmasalar
10. Oyuncu : Bize mi geliyordun?
Kırmızı       : Çok isterdim ama büyükanneme gitmem lazım daha sonra size gelsem olur mu
10. Oyuncu : Benim de işim var zaten, bizimkilerle parkta buluşucaktık, benim gittiğim sanat merkezindeki arkadaşlarla… sen de gelsene
Kırmızı       : Bilmem ki geç kalmamam lazım annem merak eder yoksa
7. Oyuncu   : Bu da iyice rolüne kaptırdı kendini Kırmızı Başlıklı Kız gibi davranıyor
8. Oyuncu   : Kaptırdı gidiyor valla, iyi kız olucak ya
Kırmızı       : Aman tamam susun… orası yolumun üstü zaten beraber yürüyelim oraya kadar
10. Oyuncu : Akşam bize uğrasana hem sana gitarımla çıkardığım yeni melodiyi dinletirim
Kırmızı       : Çok iyi olur ben de senin eski gitarında biraz egzersiz yaparım (Sahneden çıkarlar)
 
9. SAHNE
 
(Oyuncular ellerinde sopalarla ritmik müzik eşliğinde dans hareketleriyle kavga sahnesi oynarlar. Dansın sonuna doğru Kırmızı ve 10. Oyuncu sahneye girer ve onları seyretmeye başlar. Kırmızı ürker. Dansın sonuna doğru ritm gerilimi artar oyuncular sanki kızlara saldıracak gibi hareketler yaparak onları ortalarına alırlar Kırmızı korkmuştur. Dansın sonunda bir çığlık atarak oyuncular dağılırlar, Kırmızı korkar ve çığlık atar)
 
3. Oyuncu   : Hey korktun galiba
4. Oyuncu   : Seni korkuttuk galiba affedersin
5. Oyuncu   : Ben Merve memnun oldum
10. Oyuncu : Hey gösteri çok güzel olmuş, elinize sağlık çocuklar
7. Oyuncu   : İnandırıcı olduğu kesin baksana arkadaşın hala kendine gelemedi (gülerler)
Kırmızı       : Pardon ya gerçekten şaşırdım … çok iyiydiniz
8. Oyuncu   : Bu sanat merkezinde çalıştığımız bir dans gösterisi
4. Oyuncu   : Sokakta yapmanın daha inandırıcı olacağınız düşündük
Kırmızı       : Gerçekten çok hoştu ben de yapabilmeyi çok isterdim
10. Oyuncu : Bizim merkeze uğra hafta sonları, sende bi şeyler yapabilirsin
6. Oyuncu   : Bekleriz aramıza ne kadar kalabalık olursak o kadar iyi olur
10. Oyuncu : Bende canlı gösteride gitarla onlara eşlik edeceğim
7. Oyuncu   : Bi tür doğaçlama dans yani
4. Oyuncu   : Temel hareketler sabit kalıcak ama
10. Oyuncu : Evet iyi bi çalışma olucak sende katılırsan sevinirim
Kırmızı       : Ayarlamaya çalışırım, sizinle tanıştığımıza çok sevindim ama şimdi gitmem gerekiyor
1. Oyuncu   : Biz de memnun olduk
2. Oyuncu   : Kendine iyi bak
3. Oyuncu   : Hafta sonu görüşürüz
4. Oyuncu   : Cumartesi bekliyoruz seni
5. Oyuncu   : Görüşmek üzere
7. Oyuncu   : Hoşçakalın
Kırmızı       : Hoşçakalın
 
10. SAHNE
 
2. Oyuncu   : Kestik.. valla bu sahne çok iyi oldu.. Bravo size bi türlü inanamıyorum nihayet sokakta bi sahne alabildik
4. Oyuncu   : Evet ama dilenciyi oynamadık dilenciyi görünce kaçması gerekiyordu
5. Oyuncu   : Yapmayın ya hangimiz dilenci görünce kaçıyoruz
2. Oyuncu   : Tamam orayı atalım o zaman sıra geldi finale
7. Oyuncu   : dındırınını büyükannenin evi!
8. Oyuncu   : E kurt yok kurt olmadan Kırmızı başlıklı Kız olmaz ki
10. Oyuncu : Bizim evde Sibirya kurdu var o olur mu
6. Oyuncu   : Kurt adam soksak oyuna? (başına bir kurtadam maskı takar ve ortaya oturur) fakire bi sadaka.. fakire bi sadaka… şu fakire bi estetik ameliyat parası atın ağabeyler ablalar… Allah sizi kurt adam olmaktan korusun… çoluğunuzu çocuğunuzu kurt adamlardan sakınsın… Allah rızası için bi estetik ameliyat parası verin
2. Oyuncu   : Tamam işte dilenciyse dilenci kurtsa kurt ikisi bir arada çıkmış oldu iş finale kaldı!
7. Oyuncu   : Napıcaz peki son sahnede
5. Oyuncu   : Ben masalın sonunu biliyorum şimdi kurtun büyükanneyi yemesi gerekiyor
6. Oyuncu   : Yok valla ben yeni yemek yedim büyükanne filan yiyemem
5. Oyuncu   : Ben de kendimi sana yedirticek göz var mı
2. Oyuncu   : İşte büyükanneyi bulduk hadi ortalığı düzenleyin başlıyalım
 
11. SAHNE
 
 
Kırmızı       : Büyükanne evde misin?
B. Anne      : Sen miydin Kırmızı bende takı yapıyordum, geç otur şöyle…beğendin mi?.. Sen niye nefes nefesesin öyle?
Kırmızı       : Parkta arkadaşlarıma rastladım biraz oyalandım geç kalmim diye de koşarak geldim buraya kadar
B. Anne      : Annen aradı geleceğini söyledi bana
Kırmızı       : Hep beni kontrol ediyor bi türlü güvenmiyor bana
B. Anne      : Hıh kontrol ediyormuş onu kim kontrol etsin, gelir şimdi zaten
Kırmızı       : Annem mi gelicek?
B. Anne      : Evet…seni gönderiyor kendisi gelmiyor, insan annesini arayıp sormaz mı ben ona yapacağımı bilirim
Kırmızı       : Çok hoşsun büyükanne… bak bu renkler nasıl oldu (takıyı gösterir)
Anne           : Geldim geldim geç kalmadım di mi?
B. Anne      : Tam yirmi dakika geç kaldın nerdeydin bakim sen?
Anne           : Nerde olucam anne evden çıktım doğru sana geldim
B. Anne      : Beş dakikalık yol ordan buraya kesin sen alışveriş yapmışsındır… yine bütün paranı ayakkabılara yatırdın di mi
Kırmızı       : Yok büyükanne bütün parasını dün ayakkabılara yatırmıştı
B. Anne      : Ben kızımı bilmez miyim
Anne           : Ama anne…
B. Anne      : Söyle bakim nerde oyalandın
Anne                     : Tam dışarı çıkıyordum kapının önünde arkadaşıma rastladım ayaküstü iki çift laf ettik hepsi bu
B. Anne      : Bilirim ben o laflamalarını senin yarım saat sürmüştür, bunca konuşacak şeyi nerden buluyorsunuz ki
Anne           : Ama anne
B. Anne      : Aması maması yok, ah Kırmızı bu çocuk hep böyleydi işte sürekli çan çan çene
Kırmızı       : (güler)
Anne           : Hişt çok ayıp
B. Anne      . Kızma bakim çocuğa, hem sizin karnınız açtır ben size karnıyarık koyim
Anne           : Aç değiliz yeni kahvaltı yaptık
B. Anne      : Eh o zaman bi makarna koyim şöyle mantarlı soslu
Anne           : Aç değiliz anne yeni kahvaltı yaptık
B. Anne      : O zaman size salçalı biftek çıkartim
Anne           : Tokuz annecim
B. Anne      : Süt ısıtim
Anne           : Ama anne
B. Anne      : Aması maması yok can boğazdan gelir
Anne           : Kurabiyelerin tadına baktın mı anne?
Kırmızı       : A unuttum onları vermeyi
Anne           : Aklı bi karış havada işte
B. Anne      : Sanki senin değil bakim şu kurabiyeye… hımmmm… bunun unu fazla olmuş… şekerini de az koymuşsun… hımmmm… ay altını da tutturmuşsun… bi yemek yapmayı öğrenemedin
Anne           : Ama anne
Kırmızı       : (güler)
B. Anne      : Aması maması yok
Anne                     : (eline masadan boncukları alır ama boncuklar dökülür yerlere) aman… pardon anne elimden kaçtı ucu düğümlü sanmıştım
B. Anne      : Ucu düğümlü sanmışmış.. ne zaman eline aldığın bi şeye baktın ki, dikkatsizsin dikkatsiz
Anne           : Ama anne…
B. Anne      : Hem nerdeydin bakim sen bunca zamandır bir aydır bana uğradığın yok.. en son geçen bayramda elimi öpmeye geldin sonra ara ki bulasın arada sırada torunumu da yollamasan öldüm mü kaldım mı haberin olmıcak senin… nasıl evlatsın bakim sen, insan annesini aramaz mı, sağlığı yerinde mi, bi şeye ihtiyacı var mı sormaz mı?
Anne           : Yok aslında ben gelicektim sana ama hep bi şeyler çıkıyor işte
B. Anne      : Bi şeyler çıkıyormuşmuş.. söyle bakim bunca zamandır ne diye bana uğramıyorsun
Anne                     : Yeter artık anne ben büyüdüm kocaman kadın oldum bak boyundan uzun kızım var bana bağırıp durma
B. Anne      : Aaaa bi de annesine karşı geliyor
Anne                     : Ama anne napmamı bekliyorsun ne yapsam suç ne yapsam olmuyor bi türlü seni mutlu edemiyorum bi kurabiyeyi yapamam, her şeyi kırar dökerim, başarısızım senin gözünde sürekli beni eleştiriyorsun… sıkıldım artık bunları duymaktan kaç yaşıma geldim hala aynı şeyleri söyleyip duruyorsun bana!
Kırmızı       : Avcı…. Nerde kaldı bu avcı tam avcının yeri burası
2. Oyuncu   : Avcı mı?
Kırmızı       : E anneme baksana gafil avlandı!
 
 
 
 
 12. SAHNE
 
(Oyuncular müzikten sonra selama geçerler. İlk sahnede ki 9. oyuncunun annesi seyir yerinden sahneye gelir)
 
Anne           : Çok beğendim kızım gerçekten çok hoş oynadınız
1. Oyuncu   : Biraz da gafil avladık galiba
9. Oyuncu   : Gerçekten beğendin mi?
Anne           : Evet tatlım bu çiçekleri de sana getirdim
9. Oyuncu   : Çok teşekkür ederim ne güzel çiçekler
Anne           : Akşam baş başa bi yemeğe çıkalım mı ne dersin
9. Oyuncu   : Çok iyi bi fikir anne
 
(Anne sahneden iner, alkış seramonisi devam eder)
 
 
 

Paylaş.

Yanıtla