“Duvarların Dili” isimli tiyatro oyununu yazan ve yöneten hükümlü Hakan Metin Mercan, tiyatro oyununun 2 perde olduğunu ve oyunun 1.5 saat sürdüğünü belirtti. Mercan, ‘Oyunun içeriğinde hem içerdeki mahkumlara ve tutuklulara hem de dışarıdakilere yönelik bir mesaj içeriyor. İçerdeki yaşamdan yola çıkarak aslında bütün yaşamı sorgulayan bir oyun. Toplam 25 kişilik bir kadromuz var. 25 oyuncu içinde yer alan Gaye Turgut ve Sema Şahingöz profesyonel oyuncu. Bize destek sunuyorlar’ dedi.
‘DUVARLARIN DİLİ İSİMLİ OYUNDA YER ALAN 23 OYUNCU MAHKUM’
Duvarların dili isimli oyunda yer alan 23 oyuncunun ise mahkum olduğunu belirten Mercan, ‘Oyundaki karakterleri biz grup olarak kendimiz normal cezaevi yaşamı içinde rastladığımız tiplerden oluşturduk. Oyunun kurgusunu öyküsünüde yazmak bana düştü. Burada aslında iki temel yaklaşım söz konusu. Birincisi toplumda cezevlerinin birbirlerine daha bir yakın olması gerektiğini düşünüyoruz. Burada toplumsal bir sorun olduğuna göre cezaevi suç ve suçlu toplum aslında bir bütünün parçaları. Dolayısıyla toplum çok daha yakın olmalı, duyarlılığını bizleride hissettirmeli. Bizde üzerimize düşeni yapacağız. Oyunumuzun bir çok bölümünde dışarıya yönelik mesajlarımızda olacak. ‘ diye konuştu.
‘DAHA ÖNCEDE KISA FİLM ÇEKTİM’
Mercan, daha öncede anı yaşamak isimli kısa filmi çektiğini anlatarak, ‘Duvarların Dili’ isimli oyunun galasının yılbaşından sonra ocak ayının ilk ya da ikinci haftasında yapılacağını söyledi. Uzun yıllar gazetecilik ve araştırma yaptığını belirten Mercan, ‘Gençliğimde de edebiyata ilgim vardı. Kısa öykülerim, şiirlerim, makalelerim ve araştırma yazılarım var. Cezaevine de girince böyle bir imkanda sunulunca çalışmalarımı geliştirdim. Önce film çektim. Şimdi tiyatro ve gelecekte de öykü kitabım olacak.’ dedi.
‘OYUNDA CEZAEVİNDE YAŞADIKLARIMIZI DİLE GETİRDİK’
3,5 yıldır tutuklu olduğunu söyleyen Mercan, ‘Oyunda cezaevinde yaşadıklarımızı dile getirdik. Oyuncu arkadaşlarımız içinde hayatında tiyatro binasının önünden geçmemiş arkadaşlarımız var. Arkadaşlarımız tiyatroyu severek hakkını vererek çalıştılar. Herbiri rollerini profesyonele yakın bir oyun çıkarttılar’ şeklinde konuştu. Mercan, ‘Cezaevinde de çıktıktan sonra cezaevi ve cezaevi toplum ilişkilerine yönelik projelerim söz konusu olacak. Yaşamım boyunca cezaevleri ile ilgili bir tür projeler içerisinde her zaman yer alacağım. Toplum biraz daha duyarlı olsun. Elbette suç cezasız kalmamalı. Ancak bu bir toplumsal sorun olduğuna göre toplumda herkes üzerine düşeni yapmak durumundadır. ‘ diye konuştu.
‘DAHA ÖNCE TİYATROYA HİÇ GİTMEDİM’
Mahkum oyuncu Abdurrahman Bilen, daha önce oyunculuk deneyiminin olmadığını, oyunda oynamaktan mutlu olduğunu söyledi. Tiyaroya daha önce hiç gitmediğini söyleyen mahkum oyuncu Hayri Güngör, oyunculuk deneyiminin olmadığını belirtti. Mahkum oyuncu Osman Karakaya, daha önce hiç tiyaroya gitmediğini, ‘Oyunculuk deneyimim yok. İlk kez bir oyunda yer alıyorum. Buradan çıkıncada inşallah oyunculuğa devam ederiz. Okul okumadık ama alaylı olarak devam ederim. Geçmişte böyle bir pozisyon olsaydı belkide suça karışmadan bu işlere yönelseydik belkide buralara yetişemezdik.’ dedi.
‘ONLAR KENDİLERİNİ SANATLA İFADE ETMEK İSTİYORLAR’
Oyuncu Sema Şahingöz ‘Duvarların Dili’ isimli tiyaroda yer almaktan memnun olduğunu söyleyerek, ‘Bu oyunun iki yönü var aslında bunlardan birincisi onlar kendilerini sanatla ifade etmek istiyorlar. Dertlerini yazanlar mahkum, oynayanlar mahkum. Kendi sorunlarını sanatla ifade etmeye çalışıyorlar, bu çok önemli. Dışarıdaki ön yargıları biraz bir kırmak istiyoruz. Çünkü bugün dışarıda olmamız yarın cezaevinde olmayacağımız anlamına gelmiyor.’ dedi. İlk kez cezaevinde oynanan bir tiyatroda rol aldığını belirten Şahingöz, oyunda kötülük perisi rolünü oynadığını dile getirdi. Diğer oyuncu Gaye Turgut böyle bir oyunda yer almaktan memnun olduğunu oyunda iyilik perisi rolünü oynadığını belirtti.
