(Yazgülü Aldoğan’ın Cumhuriyet’te yayınlanan yazısının bir kısmını okurlarımızla paylaşıyoruz.) Sahne tozu yutulur da 60 yıl mı yutulur, hatta daha fazlası……
“İstanbul’un merkezinde tiyatro kalmadı, yıllarca oynadığımız sahil bölgeleri zaten yangınla harap oldu, ancak yangın öncesinde de birçoğu tiyatroyu unutmuştu.”
“Hep aklımda, sanki 22 sene önceden olacakların kokusunu almışsın Can. ‘Benim adımı kârhaneye koymayın’ demiştin.”
“Bu paylaşımı ‘hadsiz’ olarak niteleyenleri, hadsizliğin ne boyutlara varabildiğini görmek için ekran başına davet etmek isterim.”
Oyuncunun bu sözlerinin ardından MHP’nin Genel Başkan Yardımcısı İzzet Ulvi Yönter, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda Gökbakar’ı hedef aldı.
Eğitim programlarının; kültür profesyonellerinin kültür politikaları ve yönetimi alanındaki bilgi, beceri ve yetkinliklerinin artırılması gibi hedefleri var.
“Yıllar sonra yeniden: Oya Başar, Cezmi Başar ve Levent Kırca anısına düzenlenen KüçükÇiftlik Bahçe Tiyatrosu’nda sahnede!”
Aslantuğ “Ormanlarımız tutuşabilir elbet; ama yangın uçaklarımız neden hangarda çürütülüyor? Haklı olarak hesabını soran bilinç de ağırınıza gidiyor üstelik! Neden?” diye sordu.
“Sinemaya, tiyatroya gitmek istiyorum, uçağa, şehirlerarası otobüse bineceğim diyorsanız… Aynı zamanda aşınızı da yaptırmadıysanız, PCR testi yaptıracaksınız.”
“Emre Kınay, “Bir abim, ablam Marmaris’te, yeğenim Selimiye’de. Durdurulmuş yangın yok. TRT alenen yalan söylüyor…”