New York’un Köklü Etnik Modern Dans Kuruluşları Yarım Yüzyılı Devirdi

Pinterest LinkedIn Tumblr +

[Şefik Onat’ın T24’te yayımlanan yazısını paylaşıyoruz.]

Her zaman New York’u dünyanın 1 numaralı kültür-sanat kenti olarak gördüm. ABD’nin gerçek eritme potası olduğunu da dikkate alırsak, bu zenginlik hiç kuşkusuz sözünü ettiğim etnik karışım neticesi.

Sayıları biraz da yuvarlarsak, bugün ABD nüfusunun yüzde 60’ı Beyaz (Kafkasyalı), yüzde 18,5’i Hispanik (Latino), yüzde 12,5’i Afro Amerikalı (Siyahi), yüzde 5,5’i Asyalı (Sarı), yüzde 1’i Kızılderili ve geriye kalan yüzde 2,5’i karışık kökenli.[*]

Böyle bir amalgam nüfusla dünyanın en demokratik ülkesi olduğunu iddia eden, ama tarihi boyunca sürüp giden ve son zamanlarda da gittikçe azan ırk çatışmalarıyla dünya aleme rezil olan dev bir ülke ABD. Neredeyse Avrupa’nın tamamına yakın yüzölçümüne sahip bu topraklarda, beyazların dışındaki kökenlerden gelenler kendi geleneksel kültürlerini yaşatmak, yaymak ve geliştirmek için her zaman büyük gayret içinde oldular. Başka bir gözlükle bakılırsa, eşitlik, insan hakları, adalet gibi demokrasinin temel ögelerini savunan, bu uğurda mücadele edenler de asıl bunlardır.

Londra, Paris ve New York dahil farklı kentler, ülkeler ve kültürlerde yaşamış şanslı bir kişi olarak her zaman New York’u dünyanın 1 numaralı kültür-sanat kenti olarak gördüm. ABD’nin gerçek eritme potası olduğunu da dikkate alırsak, bu zenginlik hiç kuşkusuz sözünü ettiğim etnik karışım neticesi. Şu pandemi döneminde evinizdeki hapis hayatınıza renk katacak çevrimiçi gösterilerini de dikkatinize getirerek New York’un ünlü iki modern dans topluluğundan bahsetmek istiyorum.

Bunların ilki, 1958’de, gruba adını veren Alvin Ailey ve altı diğer siyahi dansçı tarafından kurulan Alvin Ailey Amerikan Dans Tiyatrosu. 64 yıllık geçmişiyle en eski ve köklü olanı. Gerek Ailey’in koreografilerini yaptığı kendi eserlerini gerek diğer eserleri sahneleyerek 1970 yılına vardığında dünya çapında tanınır hale gelmişti. Çok iyi bir dansçı ve yönetmen olmasının yanı sıra, özgün bestelerden etnik müziğe, caza, “blues”dan İncil müziğine (Gospel music) pek çok müzik eseri kullanarak yarattığı koreografilerle modern dans hayranlarının ilahlarından biridir o. 1989 sonlarında ölmesiyle gönüllerdeki “Ünlü Dansçılar Panthéon”unda yerini aldı.

“Amerika’nın Tarihinde Engelleri Yıkan Alvin Ailey” başlıklı şu 10 dakikalık, ödüllü video, onun yaşamının bir özeti. İngilizce bilmeyenler dahi, Ailey’in nasıl bir adam olduğunu görmek için seyretmeli:

 

Başlangıçta tamamen siyahi temalar, duygular, acılı geçmiş üzerine kurulu gösteriler ve kadro, 1963 yılında önemli bir dönüşüm geçirecekti. O tarihte Alvin Ailey, mevcut yapılarının ve eğilimlerinin dahi aslında bir ayrımcılık anlamına geldiğini açıklayarak, “Dünyaya hepimizin eşit insanlar olduğunu göstermek istiyorum. Rengimizin ne olduğu hiçbir önem taşımaz,” diyerek, topluluğu tüm ırklara ve kültürlere açacaktı. 1963, siyahilerin eşitlik ve medeni hakları için mücadelesinin yaygınlaştığı, Virginia, Alabama ve Mississippi eyaletlerinde ırkçı beyazlarla büyük çatışmaların yaşandığı, Martin Luther King’in ünlü “Bir rüyam var” konuşmasını yaptığı ve sonrasında tutuklandığı ve unutmayalım, Başkan Kennedy’nin katledildiği yıldır ve o tarihten itibaren Alvin Ailey varıyla yoğuyla eşit haklar mücadelesinde önde gelenler arasında yerini almıştır.

Yazının tamamını okumak için tıklayınız.

Paylaş.

Yanıtla