[Tuğçe Çelik’in BirGün‘de yayımlanan haber yazısının bir kısmını okurlarımızla paylaşıyoruz.]
Etimesgut Belediyesi’nin düzenlediği 2. Uluslararası Kent Tiyatro Festivali başkentte devam ediyor. Belediye Başkanı Erdal Beşikçioğlu, “Festival, merkeziyetçi kültür politikalarına alternatif olacaktır” dedi.
Ankara Etimesgut Belediyesi tarafından düzenlenen Uluslararası Kent Tiyatro Festivali (KentFest), ikinci yılında tiyatroseverlerle buluştu.
Etimesgut Belediyesi Kent Tiyatrosu’nun sahneye taşıdığı ‘Kuşkondu Müzikali’ ile açılışı yapılan, eş sanat yönetmenliğini Mustafa ve Övül Avkıran’ın üstlendiği festival, geniş repertuvarıyla başkentte sanat rüzgârları estiriyor.
Yerli ve yabancı birçok tiyatro topluluğunun bir araya geldiği festival, 100. Yıl Cumhuriyet Kültür Merkezi’nde 14 Ekim’e kadar devam edecek. Etimesgut Belediye Başkanı Erdal Beşikçioğlu, festivalin gelişimini ve tiyatronun toplumsal işlevini BirGün’e değerlendirdi.
Festivalin ikinci yılında zengin bir programı sanatseverlerle buluşturmayı amaçladıklarını vurgulayan Beşikçioğlu “Talepler ve amaçladığımız ruh ile bir repertuvar oluşturduk. Davet edilen oyunlar ve yapılan seçki, yurtiçi ve yurtdışı prodüksiyonları, atölyeler ve konferanslarla niş bir organizasyon hedefliyoruz. Seyircinin tiyatroya odaklanmasını arzuluyoruz. Gelenekselleşen festivallerin bir zaman aralığında ilk kez yapıldığını unutmamak gerekiyor” dedi.
Öğüt Sanatı Değil
Beşikçioğlu, uluslararası programın yerelle ilişkisini ise şu sözlerle açıkladı: “Yerel olan, uluslararasıyla karşılaşmadan yozlaşır. Bir seyircinin masrafları göze alıp yurt dışına gitmesi pek mümkün değil. Sosyal adalet ve sanata erişim ‘getirmekle’ başlar. Organizasyon olursa seyirci erişir. Bunu sağlamaya gayret ediyoruz.”
Tiyatronun toplumsal meselelerle ilişkisini anlatırken sanatın özüne vurgu yapan Beşikçioğlu şunları aktardı: “Tiyatro, bir öğüt sanatı değildir. Soruya cüret eder, cevabını kabul eder ya da etmez. Her soru yenisi için sorulur. İnsana dair tüm konular tiyatronun konusudur. Tiyatro güvenli bir izlemedir. Oyuncu ölmez, ölü gibi yatar. Ancak ölümü anlarsınız. Kan görürsünüz, makyajdır. Şahit olursunuz ama yaralanmazsınız. Her şeyi yaşayarak öğrenemeyiz. Tiyatro, insanlığın tecrübesinden yola çıkmaktır.”
Devamı için tıklayınız.