Menekşe Tokyay: 27 Mart Gelmeden Tiyatro Konuşalım

Pinterest LinkedIn Tumblr +

[Menekşe Tokyay’ın Gazete Duvar’da yayımlanan yazısının bir kısmını okurlarımızla paylaşıyoruz.]

Tiyatro Kooperatifi, özel tiyatroların ekonomik, sosyal ve hukuki açıdan güçlenmesi ve sürdürülebilir hale gelmesi için çalışan sosyal bir kooperatif. 2019 yılında İstanbul’da faaliyet gösteren 32 tiyatronun bir araya gelmesiyle resmi olarak kuruldu. Birincil ve öncelikli talepleri; kurumlar ve gelir vergisinin yüksek dilimlerinin özel tiyatrolar üzerinde doğurduğu yükün kaldırılması.

“Bilmek anlamaya yetmiyor.”

Ayfer Tunç

Türk sinemasının usta oyuncularından Kâmran Yüce, vaktiyle sinemaların sorunlarına dair, “Bence, devletin, her ülkede olduğu gibi sinemalara yılda belli sayıda yerli film oynatma mecburiyetini koyması bu derdi kökünden halleder,” demişti. Zira, film maliyetlerinin yüksek olması ve devletin destek vermemesinden dolayı o dönemde yapımında yer aldığı iki film Anadolu’da en çok izlenenler arasına girmiş olmasına rağmen, Ran Film olarak zarar etmişti.

“Türk Sineması Nereye Gidiyor?” sorunsalı sanatın farklı alanlarına da yıllar içerisinde yayıldı. Peki Türk tiyatrosu nereye gidiyor?

Gelin, özel tiyatroların acil sorunlarını konuşmak için 27 Mart Dünya Tiyatro Günü’nü beklemeyelim.

Özel tiyatroların yıllardır çözülmemiş sorunları son dönemde bir kördüğüm olma yolunda ilerliyor. Taleplerini ilgili kamu kurum ve kuruluşlarına iletmiş olan sektör temsilcileri artık ivedi adımlar atılmasını istiyorlar.

Tiyatro Kooperatifi, özel tiyatroların ekonomik, sosyal ve hukuki açıdan güçlenmesi ve sürdürülebilir hale gelmesi için çalışan sosyal bir kooperatif. 2019 yılında İstanbul’da faaliyet gösteren 32 tiyatronun bir araya gelmesiyle resmi olarak kuruldu.

Amaç, tek çatı altında örgütlenerek özel tiyatroların sorunlarına kalıcı yasal çözümler bulunması için sivil düzeyde harekete geçmek. Bugün bünyesinde 75 özel tiyatroyu barındırıyor.

Kooperatif kısa süre önce dört maddelik bir talep listesi hazırladı ve 2023’te bu konularda “acil çözüm çağrısını” yineledi.

Birincil ve öncelikli talepleri; kurumlar ve gelir vergisinin yüksek dilimlerinin özel tiyatrolar üzerinde doğurduğu yükün kaldırılması.

Zira özel tiyatroların devlet veya şehir tiyatroları gibi ödenekleri yok. Gelişmiş ülkelerde, özel tiyatrolar ticari bir işletme statüsünde değilken ve “kültürel işletme” olarak tanınırken, Türkiye’de Türk Ticaret Kanunu’na tabi durumdalar ve ticaret odasına kayıtlı olmak zorundalar.

Gelişmiş ülkelerde özel tiyatroların gelirinin en fazla beşte biri biletlerden gelirken ve geri kalanı devlet, özel sektör ve yerel yönetimlerin sponsorluğunda desteklenirken, Türkiye’de özel tiyatroların temel geçim kaynağı bilet geliri. Bu da sanatsal üretimleri kısıtlayan, tiyatro sezonunda öngörülebilirliği azaltan, hatta oyunun ertelenmesine veya programdan çıkarılmasına dek varan bir durum.

Dolayısıyla, “Özel tiyatrolara sponsor olan gerçek ve tüzel kişilerin yaptığı harcamalar, Kurumlar/Gelir Vergisinden mahsup edilebilmelidir” diyorlar ve ekliyorlar: “Özel tiyatroların bağış ve/veya yardım alabilmesi sağlanmalıdır.”

Özel tiyatro işletmeleri, Ticaret Bakanlığı’nın halihazırda yürüttüğü “kâr amacı gütmeyen kuruluşlar” mevzuatının içinde yer almak istiyorlar.

21 Aralık 2022 tarihli Resmî Gazete’de yayımlanan Cumhurbaşkanı Kararı ile film gösterimleri ve konserlerden alınan eğlence vergisi oranının yüzde sıfır olarak belirlenmesi üzerine benzer bir düzenlemeyi kendi sektörleri için de talep ediyorlar. “Özel tiyatro biletlerindeki KDV oranı kalıcı olarak sıfırlanmalı veya en alt vergi diliminden değerlendirilmelidir” diyorlar.

Tiyatro Kooperatifi’nin Kültür ve Turizm Bakanlığı, Ticaret Bakanlığı, İstanbul Büyükşehir Belediyesi ve özel sektör ile de çocuk tiyatroları özelinde temasları devam ediyor ve çocuk tiyatrolarının desteklenmesi konusunda kooperatif bünyesinde özel bir çalışma grubu kuruldu.

Ancak, Kooperatif, Bakanlığın oluşturduğu Tiyatro Kurulunda yer alan bağımsız tiyatrocular ve Oyuncular Sendikası ile Kültür ve Turizm Bakanlığı arasında 2 Eylül’de yapılan son toplantıda KDV ve sponsorluk konularında mevzuat değişikliği için adım atılacağı konusunda yaptığı önerilerden olumlu tepki almış olsa da henüz bu cephede herhangi bir somut adım atılmış değil.

Bu konuda Tiyatrolar Kooperatifi yönetim kurulu başkanı ve Galata Perform isimli özel tiyatronun kurucusu olan Yeşim Özsoy, “Özel tiyatrolar bağış alabilmeliler. Kültürel işletme, sahne işletmesi gibi farklı bir statüye kavuşmaları için mevzuat değişikliğine ihtiyaç var,” diyor.

Yazının devamı için tıklayın: Gazete Duvar

Paylaş.

Yanıtla